26🌟Düşmek

45.9K 5.3K 5.6K
                                    

Multimedya: Buray - Deli Divane

Keyifli Okumalar...

🌟
"Civciv,
sen boş zamanlarında Asel'i nasıl düşürebilirim diye araştırma mı yapıyorsun acaba?"
🌟

🌟"Civciv,sen boş zamanlarında Asel'i nasıl düşürebilirim diye araştırma mı yapıyorsun acaba?"🌟

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌟

Tuna ile Sedef'in düğün gününü hatırlıyordum da, Sedef gelin çiçeğini bana doğru atarken muşmula kocası topa elle müdahale eden rakip takım oyuncusu gibi çiçeğin yönünü değiştirmiş ve güzelim gelin çiçeği en az 80 yaşında bir nineye gitmişti. Nine kısmetini bulmuş muydu, bilinmez ama ben kesinlikle o zaman belamı bulduğumu anlamıştım. Bu adam tam bir belaydı.

Tuna burnunu tutarak sanki bizi görmeye çalışır gibi gözlerini kırpıştırdı. Sonra başını yukarı kaldırdı. "Sedef!" diye bağırdı ağzında ismini yuvarlayarak. Zil zurna sarhoş olduğunu anlamak için bu yeterliydi. Of! Bunun sarhoşluğu da hiç çekilmiyordu. Susmak nedir bilmeden konuşup duruyor, kardeşim benim diye bana sarılıp öpmeye falan çalışıyordu. Bu gibi durumlarda genelde Sedef çareyi ağzını kapatıp onu yatak odasına kilitlemekte bulurdu. Evet, en az iki kez sarhoş bir kaniş güvesi vakası yaşamıştık ama onu zapt edebilecek kraliçe arımızı ilaçladığımızdan o da yoktu. Yani, almıştık başımıza belayı.

"Sedef affet beni! Ben sensiz yapamam Sedef!"

"Bağırma be!" diye bağırdım ben de.

"Ne olmuş ki buna?" dedi Uzay.

"İçmiş, ne olacak? Allah'ın ayyaşı."

Tuna bize baktı boş boş, sonra ileri doğru bir iki adım atınca yalpaladı. Düşeceğini anlayınca Uzay'ı aşıp ona ilerleyecektim ki Uzay bana doğru dönüp, "Hayır, Asel!" dedi ve beni şöyle bir süzdü. "Dışarısı soğuk ve senin üstün küçük. Üşürsün. Onu ben getiririm."

Ben de kendime şöyle bir baktım. Üzerimde askılı bir atlet, altımda ise kısa bir pamuklu şort vardı. Soğuk da o anı bekliyormuş gibi kendini hissettirince titredim. "İçeri gir!" dedi Uzay tatlı bir sertlikle. O Sedef'e süt hazırlamadan önce uzun kollu bir tişört geçirmişti üzerine ama benim yine ateşim çıkar diye kıyafetlere yaklaştırmamıştı beni.

Yine Sedef bağırışının ardından güm diye bir sesle bakışlarımız Tuna'yı buldu yine. Daha doğrusu yere bir seksen uzanmış kaniş güvesini... Okkalı bir küfür savurdu. Uzay ona doğru ilerleyip Tuna'yı hiç zorlanmadan yerden kaldırarak sırtına attı ve, "İçeri girelim de senin ağzına biber sürmezsem ben eğer," dedi. Gülmekten kendimi alamadım.

Uzay, Tuna'yı içeri taşırken ben de kapıdan içeri girdim. Tuna'nın yine küfretmesiyle onlara baktığımda onun başını tuttuğunu gördüm. "Başını çarptı da," dedi Uzay sırıtışını gizlemeye çalışarak.

"Uzay!" diye çıkıştım.

"Ne?" dedi masumca. "Ben suçsuzum. O koca kafalı."

"Tabii, tabii!"

UZAY'LIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin