14🌟Arkadaş

50K 5.4K 2.7K
                                    

Multimedya: Şuraya bir şarkı bırakında bölüm şarkımız olsun 👽

Keyifli Okumalar...

🌟
"Yık kafeyi, tamam mı Uzay!
Yık şu kafeyi başımıza da sen de rahatla biz de rahatlayalım."
🌟

"🌟

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🌟

Sabah Sedef ve Yavuz, Tuna'yı kodesten çıkarmak için evden ayrılınca biz de Uzay'la Sedef'in arabasını alıp kafeye gelmiştik. Tabii arabayı benim kullanmamdan bahsetmiyorum bile. En son dedenin biri bizi yolda geçerken takma dişlerini göstere göstere nanik bile yapmıştı. Sonra bir at arabası dıgıdık dıgıdık yanımızdan geçmiş ve üstündeki adam, "Abla isterseniz arabayı yormayın, ben sizi bırakayım istediğiniz yere!" diye bağırmıştı.

Hayır, ne vardı yani hız kurallarına uyarak ilerliyorsam? Yasalara uymakta mı suç yani?

Eh, günümüz pek de güzel başlamamıştı sonuç olarak. Güzel de devam etmiyordu. Sabahtan beri mutfakta bulaşık yıkıyordum. Firdevs sağ olsun estetikli burnunu havaya dikip karşıma geçmiş ve bulaşık makinesi bozulduğunu söyleyip işi bana kitlemişti. Allah'ın tavuzkuşu örümceği... Yavuz'a olay çıkarmayacağım söz vermiş olmasam ben onu böcek ilacıyla bir güzel imha ederdim ama işte elim kolum bağlıydı.

Uzay içeri girip elindeki bulaşıkları tezgaha bıraktığında ofladım. Tavuzkuşu örümceği ona da servisi kitlemişti ve Uzay her soluğu yanımda aldığında tepemize dikilmişti.

"Asel sen biraz dinlen, ben bunları yıkarım," dedi asık bir yüzle. O da en az benim kadar durumdan memnun değildi.

"Tavuzkuşu örümceği gelir şimdi Uzay. Sen içeri bak, ben bunları hallederim."

"Ama seni özlüyorum Asel," dedi iç çekerek.

Köpüklü ellerimle yanaklarını sıktım. "Ben de seni özlüyorum be Uzaylım ama o tarantulalarla akraba tavuzkuşu örümceği sevenleri ayırmaya yemin etmiş."

"Uzay!"

Duyduğum ince sesle, "Atalarımız şu ana uygun çok güzel bir atasözü söylemiş Uzay ama Yavuz'un hatrına onu da içimde tutacağım," dedim.

Firdevs düşük omuzlu siyah triko elbisesinin içinde ince topuklarının çıkardığı sesle salına salına yanımıza yürüdü. "Uzay'cım içeride sipariş bekleyen masalar var." Uzay'cım diyen dilini arı sokasıca... "Ama sen burada oyalanıyorsun."

"Bulaşıkları bırakmaya gelmiştim Firdevs Hanım," dedi Uzay ters bir sesle.

Firdevs bana öylesine bir bakış attı. "Tamam, bıraktın. Gerisini Asel halleder. Zaten seninle ufak bir işimiz var. Benim odama gel."

"Senin ağzını y-" diye çığıracaktım ki tek kaşını kaldırıp, "Pardon?" diye sözümü kesti.

"Ağzınız ne güzel diyecektim Firdevs Hanım," dedim dişlerimin arasından. Ulan Yavuz! Ulan Yavuz! Sedef'ten yediği dayak olmasa sözmüş mözmüş umurumda olmazdı ama Sedef onu nasıl dövmüşse sabah arabaya topallayarak gidiyordu. Hak etmişti de ama işte benim kahrolası vicdanım yok mu?

UZAY'LIWhere stories live. Discover now