Şaşkınlıktan kaşlarını çatsa da lafımı kesmemek için konuşmamayı tercih etmişti. Ben ise daha fazla beklemeden az önce söylediklerime kaldığım yerden devam ettim.
"Daha fazla bu duruma dayanamayarak dün bir psikiyatriste gittim ve bana aslında bu gördüklerimin rüyadan daha fazlası olduğunu, aslında onların paralel evrenler olduğunu ve..."
Devamını getiremedim. Getiremedim çünkü ben bile hâlâ inanmak istemiyordum olacaklara. Yaşananlar zaten bir hayal ürününden farksızken bir de ölüm meselesi iyice ürpermeme sebep oluyordu işte.
"Ve?"
Benden bir cevap beklercesine suratıma bakarken, nereye gittiğimizi anlamak için etrafıma bakındım fakat pek anladığım söylenemezdi. Sadece iki üst sokağa çıkmıştık ve hâlâ daha yürümeye devam ediyorduk.
"Ve, ölümden bahsetti. Bende dahil olmak üzere rüyamda hikayelerini gördüğüm bu insanların kısa bir zaman içerisinde öleceklerinden bahsetti."
Soluksuz bir şekilde söylediklerim karşısında önce anlamsızca bana bakmış, ardından gözlerini büyültmüş ve en sonunda ise kahkaha atmıştı.
"Siz gerçekten fazla film izliyor olmalısınız. Teşekkürler benimle buraya kadar geldiğiniz için ama ben daha fazla bu saçmalığı dinleyemeyeceğim."
Benden bir cevap beklemeden arkasını dönüp ne ara geldiğimizi anlamadığım ama şu anda önünde durduğumuz şirkete doğru ilerlediğinde hızla ona yetiştim ve kolundan tuttum.
"Bakın, bu anlattıklarım uydurma şeyler değil! Gerçekten olan bir şeyden bahsediyorum size! Evet, deli olduğumu düşünüyorsunuz belki ama durum öyle değil. Hem adınızı nereden bilecektim yoksa? Bir de böyle düşünün lüt-"
Sözümü tamamlamama izin vermezken, tekrardan bana doğru döndü. "Çalıştığınız kafeyle, çalıştığım şirket arasında çok az bir mesafe var. Belki de bir sipariş üzerine buraya geldiğinizde beni görmüş ve adımı öğrenmiş olabilirsiniz."
Ağzımı açıklama yapmak için açtığımda yine izin vermemiş ve son sözlerini de söyleyerek şirketten içeri girmişti. Ben ise sadece arkasından bakakalmıştım.
"Şimdinin dolandırıcıları için oldukça basit yöntemler bunlar. Eğer sizi güvenliğe haber vermemi istemiyorsanız lütfen bir daha karşıma çıkmayınız. İyi günler!"
Ne yani, o bana dolandırıcı mı demişti?!
Başka paralel evrenlerde boynuma kocaman sarılıp, beni sevdiğini söylemeyi biliyordu ama!
Sinirli bir şekilde oflayarak arkamı döndüm ve yürümeye başladım. Bu işin içinden nasıl çıkacaktık bilmiyordum. Onu nasıl ikna etmeliyim ya da daha ne söylemeliyim bunu da bilmiyordum.
Ayrıca, dün Namjoon'un odasına aniden giren Jin ile beraber daha da şok olmuştum. Namjoon'a, Jin'in paralel evrenlerdeki aşık olduğum insan olduğunu söylemeye bile o an için cesaret edememiştim. Yani, o gün o kadar çok şeyi bir anda öğrendiğim için bir yenisiyle daha uğraşmak da istememiştim aslında.
Namjoon'la Jin'in arkadaş olduklarını ve Jin'in de o hastanede kalp cerrahı olarak çalıştığını öğrenmiştim. Zaten dün Jin, Namjoon'a yakında evleneceği için düğün davetiyesini getirmişti. Kaderde hayatımın aşkının düğününü görmek de varmış diye kendi kendimle dalga geçsem de, işin ciddiyetinin oldukça farkındaydım.
Anlamadığım bir başka nokta ise, dün Jin'i gördüğümde hızlanan kalbimdi. Sanki bir an için o gördüğüm rüyaların içinde gibi hissetmiştim. Yani ona aşıkmışım gibi hissetmiştim ve bu canlı canlı ilk defa gördüğüm bir insan için oldukça garip bir duyguydu.
Kafeye gitmek istemiyordum şu anda hiçbir şey yapmak istemiyordum bu yüzden bir iki saat boş boş dolanmaya karar verdim. Hava yavaş yavaş kararmaya başlıyordu. Nereye gitmem gerektiğini de bilmiyordum sadece ayaklarım nereye götürüyorsa oraya gidiyordum şu anda.
Ne kadar böyle yürüdüm, kaç dakika ya da saat geçti emin değilim ama etrafıma birazcık bakındığımda ıssız bir yere geldiğimi ve havanın iyice karardığını fark ettim.
Sahi ya, ben buraya ne ara gelmiştim? Burası da neresiydi?
Etrafıma bakınmaya devam ederken, ileride bir duvarın dibine çökmüş beş beden gördüm. Hava karanlık olduğundan tam seçemiyordum yüzlerini ama iki kız, üç erkek olduklarını anlayabilmiştim.
Neden bilmiyorum ama ayaklarım beni onlara doğru götürürken, ses çıkardığımdan olsa gerek hepsinin gözleri bana doğru döndü ve o an için kafamda tek bir ses yankılandı.
"Tesadüfler Jisoo... Onlarla karşılaşmandaki en büyük etken tesadüfler olacak ve bunlar sen bile fark etmeden gerçekleşecek."
༄༄༄
YOU ARE READING
Endless Loop
Fanfiction"Sadece sen değil, rüyanda hikayelerini gördüğün herkes sırayla ölecek. Belki bir intihar, belki de bir trafik kazası... Ama bir şekilde hepsi ölecek!" ༄ Sonsuz Döngü • Bts❦Bp ༄ Jinsoo • Liskook • Jirosé • Yoonnie ༄ Başlangıç Tarihi: 08.05.2020 ༄ Bi...
