°•.19.•°

1.8K 148 20
                                    

"korktum.
ikimiz mutluluğumuzu yaşarken birisi gelip bozar diye korktum.
o zaman seni tamamen kaybederdim.
hoş, şimdi de kaybettim ya."

"o gece sinirle bir şeyleri kırıp döktün.
kendi odamda çaresizce sakinleşmeni bekledim.
yatağın üzerinde cenin olmuş beni görseydin kendine kızar mıydın?

sabah sakince kahvaltı yaptık. konuşmadık ikimiz de.
sonra ise..
odama gelip bana bağırdın.

seni severken başkası ile olmuşum.
benden zaman istemişsin ama senden vazgeçmişim.
seninle oyun oynamışım.
duygusuz bir o.."

Jungkook bu satırları okumadan geçti.
kendi söylediklerinden kaçıyordu.
hıçkırık kaçtı boğazından.

"Busan'a otobüs bileti aldım.
akrabalarımın yanına gideceğim.
bavulumu da topladım.

otobüs 16.30 da.
iki saatim var.

bu defteri burada bırakacağım.
Jungkook. yalvarırım gitmeme izin verme.
affettim seni, bana söylediğin sözleri unutalım hadi.

'gitme' de bana.

Jungkook..
neden beni biraz olsun sevmedin ki?
neden bana aşkını vermedin?"

Jungkook defterin son sayfasını da okuyunca kapattı.
portmantodan ceketini alıp hızla arabasına bindi.

bazı şeyler için geç kalmış olsa bile. onun hep ümidi vardı.
Jimin'in tükenen ünitelerine nazaran.

söz verdiği gibi her şey güzel olacaktı Jimin ile.
bundan sonra korku yoktu.
mutsuzluk yoktu.
acılarını beraber iyileştireceklerdi..

why? • kookmin Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora