22. BÖLÜM

3.6K 211 115
                                    

Sınır geçilmedi bunun için çok üzgün olduğumu belirtmek isterim ama okuyan okurlara bur süpriz yaparak yeni bölüm ü atıyorum...

Sınır 70  vote  70 yorum

  Zeynep  ve Yunus Efe  kahkahalar içinde kafeye yürümeye devam ediyorlardı.

Zeynep duraksamıştı  bu yüzden elini tutan  Yunus Efe' de durmak zorunda kalmıştı. Yunus Efe  Önce Zeynep ablasına  baktı sonra onun bir yere baktığını görünce  o da  oraya baktı.

Bir arabaya bakıyordu evet bu arabayı tanıyordu. Sabah  bu araba ile okula gelmişti. Genç adam arabadan inince Yunus  Efe'nin gözleri büyümüştü hayranlıkla arabadan inişini izledi . Bunu gören genç adam  samimiyet ile gülümsemişti. Ablasıyla hiç benzemiyorlardı ama ikisinin de farklı bir güzelliği vardı. Birinin gözleri mavi ötekinin yeşil biri duygusallağı tam yansıtırken diğeri diğeri sanki bütün acıları hüznü ve duygusallığını gizliyordu..

" Merhaba küçük bey.." Yunus Efe' nin boyuna  gelmek adına önünde diz çökmüştü  ama yinede işe yaramamıştı. Yunus Efe  karşısında ki adama başını kaldırıp  bakmak zorunda kalmıştı..

"Merhaba kahramanım.." dediği gibi boynuna sarılması bir olmuştu. Genç adam bunu beklemiyordu ama hoşuna gitmişti bunu inkar edemezdi. Yunus Efe' nin sarılışına içtenlikle karşılık  vermişti..

Zeynep ikisinide yüzündeki geniş gülümsemesiyle izliyordu. Yunus  Efe  geri çekilince Ares de geri çekilmişti...

" Bizi almaya mı geldin Ares abi" demişti Yunus Efe, genç adam Yunus Efe'nin  hala ismini hatırladığına şaşırmıştı. Ama belli etmedi..

" Evet sizi almaya geldim sen  istersen arabaya geç ben Zeynep ablana bişey söyleyip gelicem.." genç adamın bunu söylemesiyle Yunus Efe'nin gözleri parlamıştı.

" Tamam olur ama kapıyı kapatmayalım.." Genç adam hala servis olayını unutmadığını  fark etmişti...

" Tabikide nasıl istiyorsan öyle olucak Efe bey.." bu Yunus Efe' yi gülümsetmişti. Yunus Efe' yi kucağına almıştı genç adam, sonra  Zeynep' in elindeki çantayı da alarak arabaya doğru yöneldi bir kaç adım ile arabaya ulaşmıştı. Tam arka kapıyı  açıyordu ki Yunus Efe' nin  isteği ile vazgeçti..

" Şey ben öne binebilir miyim.." utanarak söylemişti Yunus Efe.. bu isteği ile genc adam gülümsemişti ve hemen sürücü tarafındaki kapıyı  açıp Yunus Efe' yi koltuğa oturttu. Sonra üzerindeki anahtarı da her ihtimalle karşı almıştı. Geri çekilip...

" Biz hemen dönücez tamam mı.." Yunus  Efe  elini direksiyonda gezdirirken başını tamam dercesine sallamıştı. Genç adam Yunus  Efe'nin başına ufak bir öpücuk kondurup  geri çekilip Zeynep' e doğru yöneldi..

" Merhaba abi Yunus Efe' yi görünce beni unuttun sandım kıskanırım ama.." genç adam içten bir kahkaha atarak..

" Deli kız sen hala aynısın hiç büyümez misin sen..." dedi kollarını açarak...

" Gel bakalım küçüğüm ben seni hiç unutur muyum.." Zeynep beklemeden abisinin  kollarının arasına girmişti bile...

Kısa bir sarılmanın ardından ikiside bir anda ciddileşmişlerdi..

" Ares abi benimle konuşmak istediğin konu ne.." genç adam etrafına bakıp..

" Zeynep şimdi sana söyleyeceklerimi çok iyi dinle.." Zeynep abisine dikkat kesilerek dinlemeye başladı..

" Sabahleyin  Asel' i okula bıraktıktan  sonra bir telefon geldi ve ordan ayrılmak zorunda kaldım .." Zeynep araya girerek..

" Evet az buçuk biliyorum Asel o yüzden sana sinirliydi.." genç adam kaşlarını çattı haklıydı  ama sonra gönlünü  alırdı elbette...

BİRAZDA SEN AĞLA #wattys2019Where stories live. Discover now