BÖLÜM ON BİR:"YARIM"

776 300 316
                                    

Herkese merhaba! Biricik okuyucularım benden bölüm isteyecek ve ben de onlara olmaz diyeceğim... Hayır, imkansız. Yepyeni bir bölümle karşınızdayım!

Bu arada 3.5K olduk, okuyan ve desteğini esirgemeyen herkese çok teşekkür ederim. 

İyi okumalar!

**

RÜYA BATI

Eralp'in söylediklerinin şokunun yanı sıra onu burada, bu kılıkta görmenin verdiği apayrı bir şoku şiddetli bir şekilde yaşıyordum. Bana göz kırptığında gözünü oyup eline vermek ve bağırarak onu buradan çıkarmak istedim. Sinirlerim acayip şekilde bozulmaya başlamıştı çünkü girdiğim bu saçma sapan ortamda Eralp'in bu kafesin içinde olması beni cidden rahatsız etmişti. O bana bakmaya devam ederken karşı taraftaki adamın da kendi yardımcısıyla bir şeyler konuştuğunu gördüm.

"Eralp, buradan çıkmak istiyorum." İçimdeki korku dudaklarımdan dökülen her bir kelimeyi kıskacına almış, sesimin ağlamaya yakın çıkmasına neden olmuştu. Eralp'in gülen yüz ifadesinin yerini çatılan kaşları aldığında benim için endişelendiğini anlamamak imkansız sayılırdı. Bana dikkatlice baktıktan sonra yanındaki adama doğru eğildi ve benim duyamayacağım bir ses seviyesinde bir şeyler söyledi.

"Rüya, senden bir şey istemem lazım." Eralp, benim korkmuş halim karşısında paniklemiş gözüküyordu çünkü burada cidden ne aradığıma bir anlam verebilmesi imkansızdı. Gerçi şu an bu koca kafesin dibinde, yüzlerce erkeğin içinde, sigara ve iğrenç alkol, ter kokuları arasında ne halt yemeye bulunduğumu ben de gram bilmiyordum. Cidden filmlerdeki aptal kızlar gibi onun peşine düşmüştüm, neden sadece ona seslenip kutuyu almasını söylememiştim ki... Aptallığıma karşın yüzüm buruşurken Eralp'in dediklerine odaklanmaya çalıştım ama bu kadar sesin arasında onu duymak cidden zordu. "Az sonra yanına bir adam gelecek, benim arkadaşım. Bana güvenip onunla gitmeni istiyorum. Söz, sadece on dakika içinde yanına geleceğim."

YANGIN #wattys2023Where stories live. Discover now