İtiraf Edilecek Konular Var

7.4K 430 38
                                    

Hastanede geçen bir aydan sonra, doktorların yaptığı bütün kontroller ve testler Şafağın daha iyi olduğunu gösterdiğinde taburcu olması için hiç bir engel kalmamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hastanede geçen bir aydan sonra, doktorların yaptığı bütün kontroller ve testler Şafağın daha iyi olduğunu gösterdiğinde taburcu olması için hiç bir engel kalmamıştı.

Ben hasta olduğumda o nasıl her gün yanıma geldiyse bende o hastanedeyken başından bir dakika ayrılmamıştım.

Bazen beni duymakta sıkıntı çekiyor, her iki saatte bir kulağının çınladığını söylüyordu. Çoğu zamansa bacağının dayanılmaz bir acı verdiğini söylüyor ve beni korkutuyordu. O tüm bunları yaşarken ben yanındaydım. Umudunu yitirdiğinde, askerliğini bitiremeyeceğini düşündüğünde ben destek oldum ona.

O kız değil. Durup dururken aklıma gelmedi bu. Hastanede olduğumuz sürede bir kaç kez aramış ama Şafağın görmesini istemediğim için açmamıştım.

Ve tabi ki. Selma abla. O da olaydan bir hafta sonra hastaneye gelmişti. Ben bir tek onu beklerken yanında annemi görünce çok şaşırmıştım.

Selma abla ve annem. Ne kadar mükemmel bir ikili değiller mi? Bazen başbaşa verip muhabbet ettiklerinde onlara imrenmeden edemiyorum.

Annelerimiz bile böylesine yakınken biz niye hala böyleyiz be askerim.

En başından beri Şafakla yakından ilgilenen doktor son bir kontrol için odaya uğradı. Uzunca elindeki dosyalara baktı ve nihayet başını kaldırdı.

- Evet. Bence artık taburcu olmanız için hiç bir engel yok. Ha ama yine de kalmak isterseniz memnuniyetle misafir ederiz.

Güldü ardından. Bu doktor hayatımda gördüğüm en samimi insandı galiba.

- Yok ben hiç almayayım doktor bey. Bir aydır hastane kokusu bezdirdi vallahi.

Sevmediği şeylerden sadece biriydi hastane kokusu. Günlerce mızmızlanmıştı bu kokuyu duymak istemiyorum diye.

Önce Şafağın evine uğradık. Bir kaç eşya  alması gerektiğini söylemişti.

Kapıdan içeri girince şaşırmamak elde değildi. Ne yalan söyleyeyim bir bekar evine göre o kadar derli topluydu ki bu Şafağın dağınıklığıyla hiç mi hiç örtüşmüyordu.

- Naparsın? Arkanı toplayan biri olmayınca mecbur topluyorsun.

- Ay ben sesli mi düşündüm az önce?

Burnuma hafifçe dokundu.

- Birazcık öyle oldu bacım.

Sırıtarak çıktı sonra. Üssün önüne gelince veda havası sardı etrafı. Herkesin yüzü düştü.

Önce annnesine sımsıkı sarıldı. Ardından annemin elini öpüp ona da sarıldı. Sıra bana geldiğinde kollarımı açtım sarılmak için. Ama izin vermedi.

- Vedalaşmadan önce itiraf edilecek konular var Neva.

- Neymiş o?

- Eğer olurda dönmezsem bunu söylemediğim için çok pişman olurum.

- Allah korusun. Konuşma öyle.

- Bir dakika sonrası için garanti veremeyiz yaşayacağımıza. Bu yüzden sonrdan pişman olmamak için şimdi itiraf ediyorum sana bunu.

Derin bir nefes aldı önce. Sonra bacağıma yapıştırdığım ellerimi tuttu ellerimden güç alırcasına.

- Ben seni seviyorum be bacım.

Sonra alnıma hafif bir imza bıraktı ondan geriye bana.

ŞAFAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin