6.Bölüm- İlk Toplantı -

251 13 5
                                    

Ginny'nin Ağızından

Uykumdan metalimsi bir ses duyarak uyandığımda birinin yatağımın yanındaki sandalyeye oturduğunu anlamıştım. Tam gözümü açacakken tanıdık sesi duymamla vazgeçtim çünkü yanıma oturan kişi Draco Malfoy'dan başkası değildi. Konuşmaya başladığında bütün dikkatimi ona verdim. "Herkesi  bu kadar düşünürken kendini düşünmemen kadar büyük bir aptallık yok Weasley. Neden sıkı giyinmezsin ki? Neden bana bunu yapıyorsun? Neden gecenin bir vakti yatağımda değil de yanındayım? Cevaplar sende. Cevapları bende biliyorum ama, ama kabul edemem. Bu olamaz. Olmamalı. Hem sen aptal Potter'ı seviyorsun. Hayatımdaki imkansızlıklara bir yenisini de sen katıyorsun." dediğinde şok içindeydim. Düşündüğüm şeyleri mi söylüyordu? Tepki vermeli miydim? Bu kararımdan vazgeçip dinlemeye karar verdim. 

"Ateş gibisin Weasley

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Ateş gibisin Weasley. Yandığın kadar yaklaşanı da yakıyorsun. Dokunursam yanar mıyım?" dediğinde kalbim gümbür gümbür atıyordu. Elini saçlarımda hissettiğimde ise nefesimi tutmuştum. O ise yavaşça saçlarımı okşuyordu. Eli saçımdan çekilip sandalyenin sesini duyduğumda hemen gözerimi açtım. "Dışardan buza benziyorsun." dediğimde hızla bana döndü. "Dokunursam donar mıyım?" dediğimde sandalyeye geri oturmuştu. Bense yatağımda doğrulmuş tam karşısında duruyordum. Elimi yüzüne uzattığım anda hızla elimi havada yakaladı. "Yapma." "Neden?" dediğimde bakışları bana döndü. "Buzu eritirsen, Ateş, yok olurum." deyip sandalyeden kalktı ve hızla revirden çıktı. O gittiğinde ben yine ateşler içinde kalmıştım, yalnız. 

Hermione'nin Ağızından

Yemekten çıktığımda kendimi kütüphaneye giden koridorda bulmuştum. Ayaklarım beni ihtiyacım olan yere götürüyordu. Kütüphaneye girip kendi masama ilerlediğimde Zabini'yi de burada görmeyi beklemiyordum. Beni fark etmemişti bile. Kafasını önündeki tabağa eğmiş, çikolatalı pastasını parçalıyordu. Karşısına oturduğumda kafasını ancak kaldırmıştı. "Senin yemekte olman gerekmiyor mu? Weasley yanlış anlayabilir." dediğinde gözlerimi devirmeden edemedim. "Ron ile aramda bir şey olduğunu nereden çıkarttın bilmiyorum ama saçmalamayı kes artık Zabini." dediğimde şaşırmış gibi duruyordu ama öfkesi hala yerindeydi.

"Bu bana olan tavırlarını yine de değiştirmiyor ama değil mi? Ben hala herkesten sakladığın biriyim. Slytherin'li, kötü, kurnaz çocuk." dediğinde dayanamıyordum artık. "Kes sesini." dediğimde susmuştu. "Ben sana bunların hiç birini söylemedim." dediğimde güldü. Sandalyesinden kalkıp yanıma geldiğinde bana tepeden bakmasını sevmemiştim. Bende sandalyemden kalktığımda şimdi yüz yüzeydik.

"Söyledin diyen olmadı, ima ettin. İnsanlar bize bakıyorlar mı diye etrafı incelemen, Weasley'e buluşmadığımızı söylemen. Cesuruz diye geçinirsiniz ama insanların ne dediğini sizin kadar umursayanları görmedim. Bunlar her şeyi açıklıyor." dediğinde ofladım. "Neden buna bu kadar takıyorsun? Slytherin'in sessiz prensi neden benim yanımdayken bu kadar konuşkan olmaya başlıyor?" "Bunu çağın en zeki cadısı bilemiyorsa demek ki o kadar zeki değildir." dediğinde diyecek bir şeyim yoktu. Daha fazla tartışmak istemiyordum. Ona son kez baktıktan sonra kütüphaneyi terk ettim. Zabini'nin bu gereksiz öfkesi beni delirtecekti.

Bir Hansy HikayesiWhere stories live. Discover now