4

382 34 85
                                    


En son konuşmalarından sonra ikisi de birbirine farklı bakıyordu. Her şey farklıydı. Birbirlerini önemsiyordular. Katsuki kızıllıya ders çalıştırmaya başlamış her gün beraber takılıyorlardı.

''Sen dersleri nerenle dinliyordun lan boktan saç!'' Katsuki sinirlenip kızıllının kafasına kağıtla vurdu. Evet artık Eijirou'nun adı 'boktan saç' olmuştu. Katsuki insanlara isim takmayı seviyor, kızıllıya 'kirpi' demek istese de bunun utanç verici olduğunu ve yanlış anlaşılabileceğini düşünmüştü. Eijirou ise bu ismi sevmiş sesini çıkartmıyordu.

Sonunda ders bittiğinde ortalığı toplamışlardı. Haftasonu olduğu için dışarıda fazladan bir gürültü vardı. ''Ben çok sıkıldım'' dedi kızıllı sessizlikten şikayet ederek. Katsuki derin bir nefes aldı. 

''Dışarı çıkmaya ne dersin kafede oturabiliriz evde olmaktan iyidir'' Eijirou'nun gözleri parladı. Sanki sarışının bunu söylemesini bekliyormuş gibi kabul etti. Ardından üstlerini giyindiler.

Hazır olduklarında Eijirou söze başladı. ''Bir arkadaşımı daha çağırabilir miyim? Ne kadar fazla o kadar iyi'' Dedikten sonra Katsuki'nin asla hayır diyemeyeceği gülümsemesini sundu. Sarışın, sıkıntıyla kabul etti. Dışarı çıkıp kafenin yolunu tuttular.

Vardıklarında ikisi de sıcak çikolata istemiş içmeye başlamışlardı bile. Katsuki gözlerini etrafta gezdirdikten sonra ''Arkadaşın gelmeyecek mi acaba?'' dedi. Kızıl saçlı da gözlerini etrafta gezdirip arkadaşını gördüğünde ''İşte orada geliyor'' dedi. Fakat Katsuki başka bir yere bakıyordu. Kırmızı-beyaz saçlı çocuğun yanında birisi vardı, el ele tutuşuyorlardı ve onlara doğru yaklaşıyorlardı. Bu Katsuki'nin eski erkek arkadaşı Midoriya Izuku'ydu.

Katsuki sinirlenmişti ama kızıllı için sinirini tutmaya çalışıyordu. Sıcak çikolatasını alıp Eijirou'nun yanına geçti ve yeşil saçlıya bakmamaya çalıştı. Belki de onu tanımazdı bile. 

Onlar da karşı tarafa oturduklarında derin bir sessizlik oldu. Çünkü yeşil saçlı da onu tanımış kendinden utanıyordu. Şimdi böyle yakışıklı olduğunu görünce pişmanlık duyuyordu.

Eijirou sarışının telefonunda gördüğü yeşilliyi tanımış ve Katsuki sakin kalsın diye elini tutmuştu. Utanç vericiydi. Sarışın, kızıla baktığında Eijirou her zamanki gibi ışık saçan gülümsemesini sundu ve söze başladı. ''Pekala sizi tanıştıracağım. Bu Todoroki benim çocukluk arkadaşım. Bu da Bakugou benim...şey..'' Katsuki kızıllının elini sıkıp bir şeyler anlatmaya çalışsa da anlamıyordu Eijirou. Sarışın derin bir nefes verip kızıllının sözünü tamamladı.

''Onun erkek arkadaşıyım.''

Kızıllı şok olup sarışına uymaya çalıştı. ''E-Evet erkek arkadaşım. Peki ya sen Todoroki'nin sevgilisi misin?'' Yeşilli gülümseyip başını salladı. Katsuki hiç bir şey hissetmemişti. Ona göre Eijirou'nun gülümsemesi daha güzeldi. 

Bir süre zaman geçtikten sonra hepsi iyi anlaşmaya başlamıştı. Katsuki hala yeşilliye sinir oluyordu. Masadan kalktı ve tuvalete gideceğini söyledi. Sarışın gittikten bir kaç dakika sonra yeşillide masadan kalkıp hemen döneceğini söyledi.

Izuku kapıdan içeri girdiğinde sarışın ellerini yıkıyordu. Aynadan yeşilliyi gördüğünde kaşlarını çattı. ''Yanındaki çocuğa üzülüyorum sonuçta onu da aldatacaksın değil mi? Bana yaptığın gibi...''

Yeşilli başını sağa sola sallayıp reddetti. ''Ben artık öyle değilim onu seviyorum. Ama biliyor musun seni daha çok seviyorum Kacchan.'' 

Izuku sarışına arkadan sarılmış ellerini yaramaz bir şekilde Katsuki'nin vücudunda dolaştırdı. Sarışın Izuku'yu itip ona sinirli bir şekilde baktı ve tuvaletten çıktı. Ne zaman o an aklına gelse sinirden etrafını göremez oluyordu ama sakinleşmeliydi en azından Eijirou'nun onu böyle görmesini istemiyordu.

Eijirou sarışını sinirli bir şekilde gördüğünde bir şeyler olduğunu anlamış olacak ki ayağa kalktı. Katsuki masanın yanında durdu ve Todoroki'ye baktı. ''Ben senin yerinde olsam Deku'ya güvenmezdim.'' Bunu söyledikten hemen sonra kızıllının elini tutup kafeden çıktı ve evin yolunu tuttu Katsuki.

Eve vardıklarında sarışın Eijirou'ya tüm olayı anlatmıştı. 

Kızıllı, suçlu bir şekilde söze başladı. ''Özür dilerim, Todoroki'yi çağırmamalıydım. Yanında onu getireceğini bilmiyordum.'' Katsuki gülümseyip kızıllıya sarıldı. Eijirou sarışının gülümsemesinden etkilenmişti. Kokusu da onu mayıştırıyordu. Bu şekilde uyuyabilirdi. Tabi sarışında Eijirou'nun kokusunun tadını çıkarıyordu. 

Ayrıldıklarında kızıllı gülümsemesini sundu. Her ne kadar kabul etmek istemese de Katsuki şu anda kızıllıyı o kadar çok öpmek istiyordu ki.

Bir süre bakıştılar. Sarışın dayanamayıp Eijirou'nun dudaklarına bakmaya başlamıştı bile. Kızıllının da bir farkı yoktu. O da Katsuki'yi öpmek istiyordu. Eijirou ilk adımı atıp yaklaştı. Katsuki korkmuştu. Gözlerini kapattı ve teslim oldu.

Eijirou, sarışının yüzüne yayılan korku ifadesini görünce derin bir nefes verdi ve geri çekildi. Katsuki gözlerini açtığında kızıl saçlı çocuk çoktan ayağa kalkmış odasına gitmeye hazırlanıyordu. Sarışın onu durdurmak istiyordu. Öyle de yaptı.

Katsuki, kızıllının elini tuttuğunda ikiside şaşırmıştı. Ne Eijirou ne de Katsuki bunun olmasını bekliyordu. ''Üzgünüm hala hazır değilim, biraz daha bekler misin?'' dedi Katsuki utanarak. Kızıllının yüzüne bakmaya utanıyordu bu yüzden başını eydi ve Eijirou'nun bir şey söylemesini bekledi.

Eijirou elini sarışının çenesine koydu ve kaldırdı. Sıcacık bir gülümseme sunduktan sonra yanağına masum ve küçük bir öpücük bıraktı. Şimdilik bu, ikisine de yeterdi. Eijirou sarışının kalkması için elini uzattığında Katsuki eski günlere gitti. İlk tanıştıklarında yine Eijirou ona böyle elini uzatmıştı. Katsuki kızıllının elini tutup kalktığında zaman geçirmek için başka şeyler yapmaya başladılar.

~~~~~~~~~~~~~~

Selaaam

Tododeku ekliyim dedim ama önceden Deku, Katsuki'yi aldattığı için biraz kötü karakter oldu xd

Umarım beğenmişsinizdir

Yorum ve oylarınızı bekliyorum

İbne (Kiribaku)Where stories live. Discover now