13

960 88 14
                                    

Sıcak çikolatanın kokusu burnuma gelirken soğuk parmaklarımı kupanın etrafına doladım. Bir kulağım çalan hafif müziği, bir kulağımda karşımda oturan iki sevgiliyi dinliyordu. Fakat, aklımı ne konuşmalara verebiliyordum ne de çalan müziğin sözlerine odaklanabiliyordum. Resim dersinden çıktıktan sonra olanları anlatmak için onları aceleyle bu kafeye tıkamıştım.

"Ayağın çizgiye basıyordu. 3 sayı almamalıydın."

"Sevgilim, o 2'lik bir sayı olsa da yine kazanan değişmedi."

Konuştukları konunun odak noktası olmadığıma seviniyordum. Beynimdeki sesler hiç bitmeyen bir müzikte dans ediyorlardı. William'ın, Jonathan'ın arkadaşı olduğunu bilmiyordum. Ah, bilseydim bile artık bazı şeyleri geri almak için çok geçti. Onun kalbini kırmıştım ve o kalbi onarmayı çok istediğim söylenemezdi. Fakat, beni gördüğünde hiçbir şey olmamış, onun kalbini ve aşkını avuçlarımın içinde kırmamışım gibi bana gülümsemiş, konuşmuştu. Jonathan gözlerini bir kere bile bize değdirmemişti. Neyse ki, William o an sadece neden burada olduğumla ilgileniyordu. Ona kısaca resim yapmayı sevdiğimi söylemiştim. Buna inanmıştı. Bende inanmıştım. Lakin, Bayan Bell, çizimlerimi görmek isteyinceye dek...

"Jess, bize anlatman gereken şeylerin olduğunu söylemiştin."

Deniz'in sesini duyduğum an beynimde asla bitmeyen o müzik durmuştu ve dans eden düşünceler birden kesilmişti. Derin bir nefes aldım ve Yağmur'un ayrıntılarıyla bildiği şeyin bir kere daha üstünden geçtim.

"Çok eski olmayan eski aşkım, Jonathan'ın en yakın arkadaşı ve ne tesadüftür ki o da resim dersinde."

Deniz'in ağzından küçük bir şaşkınlık nidası fırladı. Yağmur kollarını birbirine dolamış, sandalyesine yaslanmış ve gözlerini bana dikmişti. Düşüncelerimi öğrenmek istiyordu. Ben de düşüncelerimi öğrenmek istiyordum ama onları bulamıyordum. Sadece gürültü çıkartıyorlardı. Başka işe yaradıkları yoktu.

"Hâlâ Jonathan'a hislerini anlatmandan yanayım, Jess."

Yavaşça güldüm. Bu gülüş sevinçten oldukça uzak ve acı dolu bir gülüştü. Ona hislerimi anlatmak kalbimin ölümü olurdu. Zehirlediği kalbime bir kılıç saplardı. Bana merhamet etmeyecekti. Bana aşık olmayacaktı. Beni öldürecekti.

"Bunu yapmayacağım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Bunu yapmayacağım. Ona bunu söylersem ne olur sanıyorsun? Benden nefret ediyor. Benden her zaman nefret edecek."

"Senden nefret ettiğini düşünmüyorum," dedi Yağmur.

"Bana, onun elinden her şeyi almışım ve onu ölüme terketmişim gibi bakıyor, Yağmur. O gözlerinde yanan hırsı, öfkeyi ve nefreti kalbimin en derinliklerine tuzak olarak gömüyor. Beni öldürmek istiyor. Fakat, bununla uğraşmayacak kadar beni değersiz görüyor."

Kelimelerin ağzımda bıraktığı tat, acıydı. Boğazıma düğümlenen gerçekleri bir kere daha dile getirmek midemi bulandırmıştı. Ona olan sevgim her gün katlanarak artıyordu. Bana olan nefreti her gün katlanarak artıyordu. Belki de karşımda oturan çocukla aynı kaderi yaşıyordum.  Fakat, o çocuk kadar şanslı olamayacaktım.

"Senden nefret etmesi için hiçbir neden yok. İlkokuldan beri konuşmuyorsunuz ki..." Yağmur'un sesi cılızdı. Buna kendini inandırmak istiyordu.

"Belki de senden, onu hiçbir zaman görmediğin için nefret ediyordur," dedi Deniz. O sırada çakan şimşek ile başlayan yağmur kafenin camlarına hırsla vurmaya başlamıştı.

Jonathan Heart haricinde herkesi görmüştüm. Onun en yakın arkadaşını bile...

-------

Bilinmeyen Numara: Bana, kalbinin başka bir kalbin duvarlarına dayandığını söylemiştin.

Bilinmeyen Numara: O kalbi merak ediyorum.

Jonathan Heart yazıyor...

Jonathan Heart çevrimiçi

Jonathan Heart yazıyor...

Jonathan Heart: Ben de seni merak ediyorum.

Jonathan Heart: Kim olduğunu, beni neden sevdiğini?

Bilinmeyen Numara: Bir önemi yok.

Jonathan Heart: O zaman, bir önemi yok.

Bilinmeyen Numara yazıyor...

Bilinmeyen Numara çevrimiçi

Bilinmeyen Numara yazıyor...

Bilinmeyen Numara: Sana acı mı çektiriyor?

Bilinmeyen Numara: Geceleri uyuyamamamın sebebi, acı çekmen mi?

Jonathan Heart yazıyor...

Jonathan Heart çevrimiçi

Jonathan Heart yazıyor...

Jonathan Heart: Geceleri uyuyamamamın sebebi, kalbimin ölmesi

Jonathan Heart: Seninde mi kalbin ölüyor, yoksa?

Bilinmeyen Numara yazıyor...

Bilinmeyen Numara çevrimiçi

Bilinmeyen Numara yazıyor...

Bilinmeyen Numara: Benim kalbim çoktan öldü, Jonathan.

Bilinmeyen Numara: Kalbim, başka bir kalbin duvarlarında çoktan öldü.

-------

William Adams: Seni gördüğüme gerçekten sevindim, Jessica.

Williams Adams: Ne kadar itiraf etmek istemesem de, seni özlemişim.

Jessica Lawrence yazıyor...

Jessica Lawrence çevrimiçi

Jessica Lawrence yazıyor...

Jessica Lawrence: Ben de seni gördüğüme sevindim, William :)

Jessica Lawrence: Uzun zaman olmuştu.

William Adams yazıyor...

William Adams çevrimiçi

William Adams yazıyor...

William Adams: Çok çok uzun zaman.

William Adams: Ama artık her gün görüşebiliriz!

Jessica Lawrence yazıyor...

Jessica Lawrence çevrimiçi

Jessica Lawrence yazıyor...

Jessica Lawrence: Evet, öyle :)

YN/ Telefonu kırmak istediğine eminim, Jess.

Heartbreaker |TextingWhere stories live. Discover now