Life

53 13 11
                                    

Medya  ağabeyimiz Tae, Seni çok seviyorum ben ya.

Şarkı Pied piper şarkıyı açmayı unutmayın anlamı ile dinleyin ben aşık oldum şarkıya. (ANLAMI İLE ALAKASI YOK AŞKIMIN.  BEN ŞARKIDA MELODİYE BAKARIM.AmaSiz yinede anlamla dinleyin.😂😂)

SinB'nin anlatımından

"Alo?"
"Eunbi . Seninle hemen konuşmalıyım." Diye nefes nefese konuşan Tae sanki koşmuş gibiydi.
"Ne oldu? Neden nefes nefesesin sen?"diye sordum merakla. Derin bir nefes aldığını duymuştum .
"Neredesin?"
"Bu da soru mu Tae sence neredeyim?"diye sordum şaşkınca. Nerede olmamı bekliyordu.
"Tamam geliyorum prensesim. "Diyip kapattı. Bu çocuğu kesinlikle anlamıyordum. Ama içimde iyi bir his vardı. Nedenini bilmiyordum.

Merdivenden gelen adım sesleri ile odaya dönerken gözlerimiz buluştu.
"İşim var bugün gelmem. "Dediğinde istemsiz konuşmuştum.
"Tabi canım git. İşin vardır"dedim imalı çıkan sesimle. Kapıya giden adımları seri bir şekilde dönerken korkuyla açıldı gözlerim. Hızlı hızlı yanıma gelip kolumu tuttu. Koltuktan kaldırıp kolumu sıkmaya başladı. Beni peşinden sürüklerken en son ne zaman bunu yaşadığımızı sorguladım birden.
"Benimle gel. İşimi göstereyim sana. "Dediğinde kaşımı çatmıştım. Kolumu kendime çekip ovaladım. Cidden eli çok ağırdı. Kolum ağrıyordu.
"Gelmem ben . Git nereye gidiyorsan."diyip geri dönecektim ki yine kolumdan tutup çevirdi beni. Sırtımı kapıya yasladığında çarpmanın etkisi ile nefesim kesilmişti. Canım yanmıştı ama onun pek umurunda değil gibiydi. Bir saatte gözleri kararmış eski Jungkook dönmüştü. Peki ama beni görmediğim o şey onu neden bu kadar sinirlendiriyordu.
"Canımı yakıyorsun"dedim bileğimdeki eline bakarak. İyice bana yaklaşıp yüzüme üfledi ızdırap verici bir şekilde.
"Sende benimkini sıkıyorsun. Bu evde isen benimsindir. Anladın mı ? Ben ne dersem yaparsın . Ha sanmaki buradan gidersem bu esaret biter. Sen sonuna kadar bana esirsin. Kendi dünyanda prenses olabilirsin ama bu dünyada benim esirimsin. Ve burada kral benim."diyerek sıktığı kolumu bırakıp beni kapının önünden ittikten sonra kapıyı açıp dışarı çıktı. Ben ne yapmıştım şimdi?
"Bunun derdi ne ? Sinir küpü "diyerek giren Tae'ye baktıktan sonra sarsak adımlarla salondaki yerime döndüm. Kapıyı kapatıp yanıma gelen Tae yüzüme düşen saçları çekip kulağımın arkasına koydu. Ben yere bakarken o bana bakıyordu.
"Ne oldu ?"
"Ben kör müyüm Tae?"diye sordum. Bir anda açılan gözleri bana komik gelmişti ama gülecek halim yoktu.
"Bu kaç?"diyip eli ile iki yaptı. Göz devirip bakışlarımı tekrar yere çevirdim.
"Öyle birşey değil. Jungkook sürekli bana kör olduğumu söylüyor."dediğimde arkasına yaslanıp ayak ayak üstüne attı.
"Ha o zaman evet körsün."
"Nasıl işte. Ben neyi görmüyorum.?"dediğimde bana yaklaşıp ellerini birleştirip psikolog havalarına girdi.
"Boşversene. Böylesi daha eğlenceli. "Diyip geri arkasına yaslandı. Ellerimi saçlarıma atıp yukarıdan bağladıktan sonra ona döndüm.
"Sen ne konuşacaktın?"diye sırduğumda az önceki rahat tavırları yerini gergin Tae'ye bıraktı.
"Konuuu..."dediğinde gülümseyip "Yerin"dedim. Yere dönük kafası bana döndüğünde yüzündeki tek ifade şaşkınlıktı.
"Nereden bildin?"dediğinde ben rahatça arkama yaslandım.
"Gördüğün gibi o kadar da kör değilim Tae"dedim kollarımı göğsümün üzerine bağlarken.
"Bak ben ne olduğunu bilmiyorum. Ama onu gördüğümde heyecanlanıyorum. Öylece ona bakasım geliyor. O gülümsediğinde bende istemsiz gülümsüyorum. Sonra bakışlarımız buluşuyor ve nefesimin kesildiğini hissediyorum. Bu ne bilmiyorum ama ilk defa hissediyorum"dedi tek seferde. Elimi omzuna atıp alayla konuştum.
"Ondan hoşlanıyorsun."dediğimde irkilerek ayrıldı benden.
"Ne!"
"Ne ne ? Öyle işte bende Jungkook ile iken öyle oluyorum Tae."dedim gayet rahat bir tavırla. Ondan duygularımı saklayamıyordum.
"Ama siz iyisiniz. Biz sürekli kavga ediyoruz."dediğinde şaşırma sırası bendeydi. İşaret parmağımı kendime çevirip "biz mi ?"diye sordum. "Biz kedi ile köpek gibiyiz Tae en iyi sen biliyorsun."
"Orası öyle ama. Bizim kadar değildir."dediğinde az önce Jungkook'un sıktığı kolumu açıp gösterdim. Oradaki kocaman morluğu gösterdim.
"Emin misin?"dediğimde kolumu tutup morlukta parmağını gezdirdi. Acı ile geri çektiğimde sinirle ayağa kalktı. Kolunu yakalıyp kendime çevirdim .
"Nereye ?"
"Gitmeliyim."diyip evden çıktı. Arkasından aptal gibi bakakalmıştım.

YOU ARE NOT ALONE (SİNKOOK)Where stories live. Discover now