Patience

60 14 4
                                    

Medya: Uzun saçları ile kalp durduran Jungkookumuz~~

Karşımda duran adama baktım.  Onu tanıdığımı düşünüyordum ama belkide onu hiç tanımıyordum. Bu zamana kadar bana gösterdiği Jungkook'u tanımıştım. Bana gösterdiği ile o kötü biri değildi. Belkide iyi bir oyuncu ve zeki bir adamdı. Ya onun hiç görmediğim yönlerini ortaya çıkaracak yada böylece sürünmeye devam edecektim. Gülüşünde bile bir psikopatın gölgesi duruyordu. Korkmuyordum korkmamalıydım. Bunn için gelmiştim buraya tanrı benim yanımdaydı.
"Aptal aptal gülmeyi kes Jungkook."diye tısladım yatağa geri otururken.
"Neden gülüşüme aşık gibi bakardın oysaki."dedi sinsice.
"Artık midemi  bulandırıyor. Gülmeyi kes!"diyip ona bakmaya devam ettim.
Çok yakışıklıydı ama daha önemli bir görevim vardı.
Üzgünüm küçük kız artık bu bedenin sahibi benim. Sen bir müddet bekleyeceksin. Görünüşe bakılırsa uzun bir müddet.

Kapı çaldığında ayaklanıp odanın kapısına doğru yürüdüm. Bir anda bileğime dolanan sıcak ellerle bakışlarımı arkamda bıraktığım Jungkook'a çevirdim. Ona ne var dercesine kafamı salladığımda bileğimdeki tutuşunu sağlamlaştırdı.
"Bana küs değilsin değil mi ?"diye sordu aptal aptal. Bu çocuğun kesinlikle psikolojik sorunları olmalıydı.
"Küs olmamı haketmiyorsun. Bırak kolumu ."diyip kolumu kendine çekmeye çalıştım. Bırakmadığında sinir katsayım artmaya başlamıştı.
"Ahh siktir! Ne yapıyorsun sen ?"diye bağırıp elini benden aniden çekti. Çektiği eline baktığımda gördüğüm kızarıklık panik yapmama sebep oldu.
"Ahh tanrım çok üzgünüm. Ben istemeden oldu."diyip ona doğru yürümüştüm ki gülümseyip elini çekti.
"Birdaha olsun istemeyiz değil mi ?"diyip sırıtarak banyoya girdi. Bu ikinci kez oluşuydu. Bedenim istemediğim bir temasa izin vermiyordu. Tanrı aşkına neydim ben?
Sen bir şeytansın! Jongin  böyle demişti değil mi ? Peki ben gerçekten şeytan mıydım?

"Hoşgeldiniz!"diyerek hepsi ile göz teması kurup gülümsedim. Ne demişti o? "Onlara gülümseme " çokta umurumdaydı.
"Sowon sana bir tarif soracağım. Sen kesin bilirsin. Eunbi mutfağı kullanıyoruz"diyen Jin ile gülümseyerek başımı salladım.
"Tabii ki Jin oppa. Ama bende yiyeceğim. Çok açım."diyip arkalarından seslendiğimde Jungkook bey merdivenlerden iniyordu. Gözgöze geldiğimizde bakışlarımı ondan çekip ortada kart oynayan Suga ,j-Hope,Yerin ve Taehyung dörtlüsüne çevirdim. Yerni ve Tae karşılıklı Suga ve Jhope karşılıklı oturuyorlardı. Yerin elindeki kartı atıp sevinçle bağırdığında korkuyla bir adım geri gittim. Arkamdaki bedene çarpmamla elini karnımın üzerine koydu. Fırsatçı! Önümde bağladığı elini çözmeye  çalışıp bir yandanda diğerlerine karşı garip durmamaya çalışıyordum.
"Kazandık!"diye bağıran ve Tae ye sarılan Yerin ile yüzümde bir sırıtış oluştu. Tae onu etrafında bir tur döndürüp sevinçle kahkaha attı.
"Bence evlenin siz !"diye beğırdığımda anında ayrıldılar. Kahkaha atarken kulağıma fısıldayan Jungkook ile yüzümdeki gülümseme soldu.
"Bence bizde evlenelim."Az önceki lanet şey neden olmuyordu. Elini yakmak için nelerimi vermezdim.
"Bence sen çok televizyon izleme."diyip elini çözdüm. Tae bana öyle demişti. O zaman Jungkook ile ilgili hayaller kuruyordum. Aptal kalbim.

"Ne yapalım?"diye sordum. Herkes omuz silkerken Jungkook bir fikir sundu ortaya.
"Doğruluk mu cesaret mi ?"dediğinde herkes olur anlamında başını salladı. Bakışlarım koltukta oturup öylece halıya bakan Hoseok oppaya kaydı. Asık suratını görmek bende çok garip bir etki bıraktı. O hep gülerdi şimdi neden somurtuyordu ki ?
"Ne oldu oppa?"diye sordum. Herkesin bakışı hoseok'a dönerken Tae alayla konuştu.
"İlk defa yeniliyor. Hemde bir kıza."dedi sırıtarak. Hoseok oppa,Tae ye yastık fırlattığında o kafasını eğdiği için yastık doğruca benim yüzümü bulmuştu.
"Ahh! Oppa!"diye bağırdım acıyla. Bağırmamı duyan Sowon unni koşarak salona girdi .
"Kızlarımdan biri bağırdı. Ne yaptınız benim kızlarıma?"diye bağırdığında Jungkook elimle kapattığım yüzümü incelemeye çalışıyordu.
"Çeksene elini !"
"Sen cek elini!"diye çemkirip ayağa kalktım. Sowon bana doğru yürüyüp elimi yüzümden çekti. Jungkook sinirli bir nefes verip kalktığı yere geri oturdu.
"Tamam birşey yok. "Diyip elini yüzümden çekti.
"Üzgünüm Eunbi."
"Önemli değil oppa."dedim gülümseyerek.
"Yalnız Sowon muhteşem gelmedi mi salona? Tam evlenilecek kadın."diye hayran hayran konuşan Jin ile Sowon kızardı . Jin Sowon'un önünde diz çöküp "yemeklerime lezzet katan, Kalbimi çarptıran , güzelliği ile aklımı başımdan alan dileğim. Benimle evlenir misin?"dediğinde salondan bir ooo sesi yükseldi. Sowon gülerek elini Jin'in omuzlarına koydu.
"Komik değil !"diye cırlayıp onu ayağa kaldırdı.
"Evet de evet de !"diye bağıran Yerin ile Sowon iyice domatese döndü.
"Biz daha yeni sevgili olduk. Ne evlenmesi"diye mırıldandı .
"Siz sevgili misiniz?"diye sordum şaşkınca . Jin kolundakı lüks saatine bakıp "evet 25dk dır "dedi . Shiplerimden biri gerçek olmuştu. Diğeri de olmak üzereydi hissediyordum. Tek sap kalacaktım ama sorun değildi. Bakışlarım sırtımı delen bakışların sahibine döndüğünde uzun uzun gözlerime baktı.

YOU ARE NOT ALONE (SİNKOOK)Where stories live. Discover now