3.0

3.9K 307 340
                                    

İthaf: uzunmakrna8

"Pardon bölüyorum ama?" diye yabancı bir ses duyulduğunda Erne küçük bir küfür mırıldanarak geri çekildi ve kişinin yanına gitti.

"Kime bakmıştınız?"

"Erne, sen misin?"

"Benim."

"Ben de artık üvey abinim." diyerek elini uzattığında Erne ona tip tip bakıp bakıp elini sıkmıştı.

"Bu arada adım Sarp." dedikten sonra başka bir şey demeyip yanımızdan gitmişti.

"Anın büyüsü gitti ama şimdi." diyerek isyan edercesine konuşurken yanıma oturdu.

Ben ise hâlâ kendimi iyi hissetmiyordum.

"Adel, kızardın sanki sen?" diyerek güldüğünde elimi yanağıma koymuştum ve resmen alev alev yanıyordu!

Bir şey demediğimde bir elimi alıp kendi yanağına koymuştu.

"Heyecan." diye mırıldanmıştı. Onun yüzü de benim yüzümden farklı değildi. Alev almışçasına sıcaktı. Tek fark Erne kıpkırmızı olmamıştı.

Kulaklarımın uğuldaması geçmişti ancak kalbimin hızla çarpması geçmemişti. Nefes almam hâlâ zordu.

Erne'den etkilenmiş miydim yoksa?

Elim hâlâ yanağındayken Erne kafasını hafif yana eğip gözlerini kapamıştı. Eli de elimin üzerindeydi.

Şu an yakışıklıdan daha çok tatlı duruyordu bence.

"Şu an uyusam, bana çok kızar mısın?" diye gözleri kapalı konuştuğunda istemsizce gülümsedim.

"Kalk yerine yat." diye dalga geçtiğimde gözü kapalı gülümseyip birden dizlerime uzandığında şaşkınca ona bakıyordum.

"Benim yanım senin yanın." diye mırıldandı. "Şu an dizlerin gibi gözüküyor tabii." diye devam edip güldü.

"Biri görecek kalksana." diyerek onu kaldırmaya çalışsam da pek başarılı olamamıştım. Zaten birinin görmesi de pek umrumda değildi.

Bir şey demeyip birkaç dakika sessiz kaldığında "uyudun mu?" diye seslenmiştim ama cevap vermemişti.

"Ya kalk üşüyeceksin." diyerek dürttüğümde kendi kendine gülümsediğini görmüştüm.

"Ya gülüyor bir de. Kalksana." dememle kendi kendine gülerken kalkmıştı.

"Senin yanındayken üşüyeceğimi sanmıyorum. Kalbime alev aldırıyorsun resmen." derken birden beni kendine çekip yanağımı öpmüştü.

"Üşüyorsan ceketimi verebilirim?" dediğinde gerek olmadığını söylemiştim. Haklıydım, üşümüyordum.

"Ya ceketimi al ya da aşağı iniyoruz."

"Üşümüyorum Erne!"

"Ceketimi al o zaman?"

"Üşümüyorum, ayrıca alsam bile bu sefer sen üşüyeceksin Erne."

"Bak üşürsen anında haber ver o zaman." dediğinde başımla onu onayladım.

"İstersen omzuma kafanı koyabilirsin." dedikten sonra bana baktı. Bana fikir sunuyormuş gibi değil de kendi isteğini belirtiyormuş gibiydi.

Yanına yaklaşıp kafamı omzuna koyduğumda bir kolunu omzuma koyup kafasını da kafamın üstüne yasladı.

"Bu anda takılı kalabiliriz." diye mırıldandı. Gülüp gözlerimi kapadım ancak bu an fazla uzun sürmemişti.

NepentheWhere stories live. Discover now