1:"Beginning"

4K 124 70
                                    

(Lady Gaga - Born This Way)

Çoook uzun bir aradan sonra yeniden, merhabalar.

Bu fic benim en acemi yazım olabilir. Bu sebeple birçok yerinde değişiklikler yapmaya karar verip ardından kurgunun temelinde hatalar bularak işin içinden çıkamaz olduğumu fark ettiğimde tamamen salmıştım fakat, taslaklarımda kendisiyle her göz göze geldiğimde içim rahat etmedi ve temelden düzeltmek için kolları sıvadım.

Evet yeniden ve yeniden hoş geldiniz. İlk defa gelenlere de ayrıca önerim buraya sağ ayakla giriş yasak gençler:'')

Özellikle 18 yaş altı kesimin okumasını şiddetle önermiyorum. Karşılaştığım ve karşılaşabileceğim olumsuz yorumlarınızı görmek istemiyorum çünkü. Eğer ki kaldıramıyorsanız, çıkışı biliyorsunuz. Açık ve net.

Kalanlardan da ricam, güzel yorumlarınızı görmek en büyük motivasyonumdur. Ayrıca oy vermeyi de unutmayın lütfen. Şimdiden teşekkür ederim.

İyi okumalar^^

...

"Taehyung! Acele et biraz."

"Geliyorum ya çatladın sen de!" Yukarıdan yüksek sesle karşılık verdiğinde gözlerimi devirmiştim.

"Yaklaşık bir saattir duştan çıkıp giyinmeni bekliyorum." Evet abartmıyorum, tam bir saattir duştaydı. Sadece bara gidecektik, neden bu kadar uzatıyordu ki?

Yukarıdan öfkeli adımlarla inmiş kaşları çatılı bir şekilde bana bakıyordu.

"Geldim işte!" Aşağı indiğinde baştan sona süzmüştüm, onu. Taehyung'la liseden beri arkadaştık ve kabul, oldukça yakışıklıydı it herif.

Kahverengi saçlarının arasında hafif dalgalar, gözlerinde, siyah bir far ve dudağında, vişne çürüğü rengi bir ruj vardı. Dudağının kenarında ki piercingiyle de yüzü oldukça çekici duruyordu.
Üzerinde siyah, transparan bir gömlek, bacaklarında ise deri, dar bir siyah pantolon vardı.

"Bazen arkadaşlığımızı farklı bir noktaya mı getirsek diyorum..." dudağımı yalayıp flörtöz bir ses tonuyla konuştuğumda kıkırdamış, ''Piçleşme Jimin! Hem sen kendine bak, melek gibi görünüyorsun.'' dediğinde yüzümü buruşturmuştum.

"Zırvalıyorsun yine. Çıkalım artık." kıkırdayıp, beni başıyla onayladığında, kenarda ki askılıkta duran anahtarımı almış ve dışarıya çıkıp arabaya binmiştim. Taehyung kendi arabasını tamire verdiği için benim arabamla gitmek zorunda kalmıştık. Yüzünde ki heyecanlı ifadeyle evden çıkıp yan koltuğuma oturduğunda arabayı çalıştırmış ve bara sürmüştüm.

Eşcinsel olduğumuzu, Taehyung'la lisede öğrenmiştik. Ailemizden ve herkesten önce birbirimize söylemiştik. Bunu, izlediğimiz hetero pornolarından keşfetmiştik, klişe ama gerçek. Hiç bir şekilde ikimize de etki etmiyorlardı. Taehyung, bu konu üstünde çok durmuş ve araştırmalar yapıp bana dünya kadar makale okumuştu. En sonunda, eşcinsel olduğumuzu fark etmiştik.

Gay pornoları izleyip, denemiştik ve gerçekten de işe yaramıştı. Bundan hiç kimseye bahsetmemiştik. Nasıl tepki alacağımızı bilmiyorduk, fakat lisede birkaç çocukla birlikte olmuş ve kendimizin bir yönünü keşfetmiştik.

...

Bara geldiğimizde, Taehyung'la köşede gözümüze kestirdiğimiz masaya geçip oturmuştuk.

"Çok da kalabalık değilmiş." çalan müzikten dolayı kulağıma yaklaşıp biraz sesini yükselterek konuşmuştu.

"Öyle, zaten istediğimiz çok kalabalık olması değildi." aynı şekilde cevapladığımda başıyla onaylayıp gözlerini etrafta gezdirdi. Bize yaklaşan garsonu görmesiyle dikleşmişti.

"Hoş geldiniz." Taehyung sırıtarak kafasıyla adamı cevapladığında dişlerim arasından güler gibi bir soluk bırakıp başımı onaylamaz bir şekilde iki yana salladım.

"Bize bir votka, bir de bira?" kendisinin içkiye dayanıklı bedeni sebebiyle votka istemişti. Birayı bana bakarak sorarcasına söylediğinde başımla onu onayladım. Gülümseyip ardından adama dönmüştü.

"Sigara yasağı var mı?"

"Yok efendim."

"Güzel." sırıtıp arkasına yaslanmış ve oturduğu yere yayılmıştı, eliyle adama git işareti yaptığında kahkaha atmıştım.

"Bazen gerçekten şerefin olmadığını düşünüyorum." sırıtması devam ederken kaşlarını havaya kaldırıp kafasını yana yatırdı ve tekrar normal haline döndü.

Etrafta ki insanları izlerken gelen içkilerimizle mutlu bir şekilde gülümsemiş ve biramı alıp yudumlamıştım. Taehyung, çoktan sigarasını çıkarmış kirli dumanını ciğerlerine çekerken bende kendi sigaramı çıkarıp yakmıştım.

Sigaram bittiğinde biramdan bir yudum alıp Taehyung'a yaklaştım.

"Ben tuvalete gideceğim." beni, başıyla onayladığında kendisinin yanına yaklaşan gence bakıp sırıtmış, o sırada bende masadan kalkarak tuvaleti aramaya başlamıştım.

...

Tuvalette işim bittiğinde tam masaya geri dönecektim ki yan tarafta fark ettiğim merdivenlerle ve merdivenlerin aşağısından gelen çığlık sesiyle kaşlarım çatılmış, endişelenmiştim.

Ağır adımlarla merdivenin başına yaklaşıp aşağıya doğru bakmıştım ama, tam olarak bir şey görememiştim. Dayanamayıp bir kaç basamak indiğim de hala herhangi bir şeyin görünmemesiyle pes edip tüm merdivenlerden indim.

Aşağıya indiğimde uzun bir koridor vardı ve sadece iki üç beyaz ışığın bulunduğu, bir sürü odalardan oluşuyordu. Korkunç ve tüyler ürpertici bir auraya sahip olan bu yer, içimde bir şeylerin rahatsızlanmasına sebebiyet vermiş, yine de ilerlemeye devam etmiştim. Merak ediyordum ve bu dürtüye karşı koyamıyordum.

Uzun koridorda biraz ilerledim. Tam karşıda görünen kırmızı led ışıkların varlığıyla merakım daha da artmış, oraya kadar yürümeye devam etmiştim. Sahiden de insanlar fazla meraktan ölüyorlardı.

Işığın dışarı yayılmasını sağlayan kapının önüne ulaştığımda gördüklerim karşısında ağızım açık bir şekilde kalakalmıştım.

Kırmızı ışıkların gözleri kör ettiği tavan ve altında bir kadın, kollarının ve bacaklarının haç şeklinde ki bir tahtaya bağlanmış olması, kadına işkence diyebileceğim türde şeylerin yapılması yüreğimi ağzıma getirirken, gördüklerimin bilinmezliğinde kaybolmuştum. Tek sorun şu ki, kadın halinden oldukça memnun görünüyordu. Çevresinde halka halinde toplanmış insan kalabalığından, türlü türlü çığlıklar duyuluyordu. İçerisi tamamen sigara, alkol ve...kan(?) kokuyordu.

Korku ve dehşetle açılmış ağzımı kapattım.

Buradan gitmeliydim.

Geri geri adımlayarak oradan uzaklaşmaya çalışırken sırtımın çarptığı sert bedenle yerimde sıçramış, korkuyla yönümü ona dönmüştüm.

...

Bölüm sonu.

Sizi seviyorum.

ineedyourbody | jikook (Düzenleniyor.)Where stories live. Discover now