Episode 7. "Steal my girl."

10.8K 551 81
                                    

Bölüm 7. "Benim kızımı çalmak."

Arabanın motor sesi kulağıma çalınıyordu. Zayn, elini vitese atıp değiştirirken çıkan ses sessizliği delip geçiyordu. "Bu gece inanılmazdın.' dedi çözülmesi zor bir ses tonuyla. Sesindeki duygu anlaşılamıyordu. Bunu bir iltifat olarak aldım ve içten içe sevinirken lafı yapıştırarak hevesimi kursağımda bıraktı. "Bir ara o kadar saygısızlaştın ki, bu gerçekten benim karım mı diye düşünmeden edemedim."

Sözleri kafa karıştırıcı ve bir o kadarda kırıcıydı. "Anlamadım?" dedim uzun süredir konuşmadığım için garip çıkan sesimle. "Tuvalete gittin ve geldiğinde tamamen farklı biriydin. Gereksiz ima barındıran cümleler, laf sokmalar. Britney ve Bayan Gibson'a olan küçümseyici bakışlarından söz etmiyorum bile." Gözünü yoldan ayırıp bana baktı. "Sen çok mu mükemmelsin de insanlara öyle bakıyorsun?" Sokak lambaları sayesinde yüz ifadesini görebilmiştim.

Gözlerimi O'ndan ayırıp ellerime diktim. Dediği laf, bende şimdiden hazımsızlık oluşturmaya başlamıştı. Yutkundum ve kısık bir sesle "Tartışmak istemiyorum." dedim. Kırıldığımı fark etmesini umdum.

Ama O aksine devam etti. "Kaçıyorsun." Cevap vermedim. Çünkü tartışma uzadıkça kırıcı laflar devam edecek, içimde baş kaldıran saçma duygu daha da büyüyecekti. Sustum. Arabayı evin önünde durdurdu. Bu genel bir rutindi. Ben arabadan inerdim ve o garaja arabayı sokarken bende kapıyı açardım. İnmemi bekliyordu. Elimi kola attım ve çekerken yine kendimi tutamayıp konuştum. "Sadece.. Br dahaki sefere cümlelerinin kırıcılığını daha az dozda tercih et."

Evin kapısını açtım ve Zayn'inde girmesi için hafif aralık bıraktım. Yatak odasına girdim ve çantamı açıp telefonumu sarja bağladım.

"Kişiliksiz olmaya gerek yok, Arabell."

Duyduğum ses ve ağır laf içimin acımasına, kalbimin kırılmasına ve parçalarının ayrı yere savrulmasına neden oldu. Sırtım O'na dönüktü. İçkiyi fazla kaçırmıştı ve bütün bu dengesizlikleri o yüzdendi, biliyorum.

"Evet." diye mırıldandım. "Ortalıkta senin yüzünden karın değil de asistanın hatta daha ağırından metresin gibi gezdiğim için kişiliksiz olan benim. Ya da senin yüzünden sürekli Perrie ile karşılaştığım için kişiliksiz olan yine benim. Haklısın." Giyinme odasına girip kapıyı sertçe kapattım.

***

Gecenin kaçıydı ve neden uyandım bir fikrim yoktu. Elimi yan tarafa yavaşça attığımda soğuk bir boşlukla karşılaştım. Oflayarak yataktan kalktım ve terliklerimi giyerek merdivenleri indim. Mutfağın ışığı yanıyordu. "Hey?" Başımı içeri uzattığımda berbat halde bir Zayn ile karşılaştım. "Başım çatlıyor." dedi benim sormama fırsat bile bırakmadan.

Size içki yüzünden olduğunu söylemiştim.

"İlaç içtin mi?" dedim olduğum yerden. Başını salladı. "Bence biraz uyursan geçer." Sesim fazla yumuşak çıkıyordu. "Ben yatıyorum." dedim ve adımlarımı odaya yönlendirdim.

Bir süre sonra yatağın diğer tarafı çöktüğünde yattığını anladım. Bana onca lafı söylemesine rağmen hala O'nu ve baş ağrısını önemsiyor olmam koca bir saçmalıktı.

**

Arabayı marketin büyük otoparkına çekip arabadan indim. Yeni yemekler için yeni malzemeler gerekiyordu.

Önümde sürdüğüm market arabasıyla makarna reyonuna girdim. Marka marka, çeşit çeşit makarnalar bana göz kırpıyordu. Uzun, kısa, çiçek, kalp, yıldız, harf ve hatta araba şeklinde bile makarnalar vardı. Kepekli makarnaları geçtim ama daha sonra kepeklinin daha sağlıklı olacağını düşünerek geri gitmeye başladım.

Never Been Hurt || A New LifeWhere stories live. Discover now