Laughed to Life • Zayn Malik | (UNEDITED)

Episode 13| Discussion

Episode 13| Discussion

Tiffany

Gözlerimi kırpıştırarak açtığımda ilk gördüğüm şey karşımdaki kitaplık olmuştu, ilk hissettiğimse belime dolanmış ellerin sıcaklığıydı.

Yavaş olmaya çalışarak, yatakta ellerin sahibine döndüğümde gülümsedim. Yastıktan düşmüş başı, bugün boynunun ağrımasına neden olacak gibi görünüyordu. Yeni yeni çıkmaya başlamış sakalları çenesinde siyah bir gölge yaparken, hafifçe sarkmış pembe dudağı ve kıvrılmış uzun kirpikleriyle mükemmel duruyordu. Dağılmış siyah saçlarıyla aynı renk giydiği eşofman altı, üzerinden sıyrılmış yorgandan belli oluyordu. Arapça bir yazı yavaş aralıklarla inip kalkan göğsünü süslüyordu.

Dün geç saate kadar gözden uzak bir yerde oturup her şeyi konuşmuştuk. Gülmekten karnımızın ağrıdığı pek çok an yaşarken yine ağladığım zamanlar da olmuştu ve bana sarılıp saçlarımı okşamaya başladığı zaman bir anda mutlu olmuştum, her şeyi yapabilecek gibi. Sonrasında sarılarak uyumuştuk.

Ona bakarken ne kadar mükemmel olduğunu düşündüm, her sabah uyandığınızda görmek isteyeceğiniz bir şeydi bu.

Dudaklarımı, hafifçe yanaklarına dokundurduğumda kirpikleri hafifçe titreşse dahi gözlerini açmamıştı. Gülümseyerek "Zayn." diye fısıldadım.

Anlamadığım bir şekilde mırıldandığında "Uyanma vakti." diye konuştum, cevap vermemesine güldüğümde onun da dudakları kıvrılmıştı. 

"Eğer beni uyandırırsan sana kötü şeyler yaparım." dediğinde "Ah," dedim. "Peki, o zaman. İyi geceler." 

Gözlerini araladığında ikimiz de gülmüştük. Uzanıp dudağımı dudakları arasına aldığında elimi boynuna doladım ve rahat olmak için ikimiz de dudaklarımızı ayırmadan doğrulduk. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki, öleceğimi sandım. 

Nefes almak için ayrıldığımızda alnını alnıma yasladı ve "Sana kahvaltıyı ben hazırlamak istiyorum." diye konuştu. 

Ona ne hazırlarsa hazırlasın yiyemeyeceğimi söylemek yerine sadece gülümsemekle yetinip başımı salladım.

Oturduğumuz yerden kalktığımda o, üzerindeki beyaz örtüyü itti ve kollarını geriye doğru uzatarak gerindi. Kasları belirginleşirken nefes almaya çalıştım, her sabah uyandığınızda görmek isteyeceğiniz bir şeydi bu. 

"Hayatımda gördüğüm en sevimli pijamaya sahip olduğunu söylemiş miydim?"

Beyaz pijamamın üzeri gökkuşağı sembolleri ve gökkuşağı işeyen tek boynuzlu atlarla süslüydü. Bir eşcinselin katıldığı eylemlerde gördüğünden daha fazla gökkuşağına sahip bir pijama olarak tanıtılabilirdi veya gökkuşağı takıntımın olduğunu anlayabilirdiniz.

Kendimi yüzüne bakmak için zorlarken gülümsedim ve "Gökkuşağının hayatımda özel bir yeri olduğunu söylemiştim dün." dedim. 

Annemi ve annemle geçirdiğim tüm o güzel günleri hatırlatıyorlardı.

Önünde toplanmış örtüyü itip ayağa kalktığında neredeyse çıplak vücuduna baktım. O ise yarattığı etkinin farkındalığı ile sırıtarak "Yüzümün ilgini çekmemesi kalbimi kırmalı mı?" dedi. 

Bakışlarımı gözlerine odakladığımda "Ne?" diye sordum ve bu sırıtışının büyümesine neden oldu. 

Giydiği eşofman altını aşağıya kaydırdığında yarısı belirgin olan kalp dövmesinin belirmesini sağladı.