14. Abril Bucarelli.

1.1K 98 18
                                    

Aracne olayından, iki gün sonra okula geldik. Hala Kara Kedi için Mucize'mi vermemekten pişman değildim, ama Şanslı Tılsımı veya başka bir şeyi kullanabilirdim ve bu düşünce bana işkence ediyordu.

"Hey, Sabrina'a bak!" - Chloé, elinde bir defterle okulun kapısından içeri koşarken bağırdı.

"Kişisel günlük!" Sabrina, not defterine bakmak için Chloé'e yaklaştığında, her ikisi de gülmeye başladılar. Kahverengi, ela gözlü bir kız onların peşinden koşarak yanlarına geldi.

"Hey, onu geri ver!" Kız sarışın kızın elindeki günlüğü almaya çalışırken bağırdı. Ayrıldıklarında, Lila onu çektiğinde kız yere düştü.

"Neden günlüğümü alıp onlara verdin?"-diye bağırdı Lilaya.

"Onu boşver April."-diye Lila, gururla söyledi. "Sadece seni Paris'e davet etmek istedim."

"Yine okulda olduğu gibi." Kız ayağa kalktı ve Lila'nın önünde durdu.

"İtalya'da kalmalıydık!"

Yeşil gözlü kadın arkasını döndü ve ayrıldığında, esmer kız yine günlüğünü kurtarmaya çalışıyordu.

"Yeter, Chloé!" -diye Adrien olaya el atarak günlüğü sarışından koparıp aldı. Chloé kızmıştı ve bu yüzden fazla sorun çıkarmayıp tekrar okula girdi.

Kızı merak ettiğim için ona yaklaşarak, "İyi misin?"-diye sorduğumda, Adrien da ona günlüğü verdi. Kız günlüğü alarak çantasını çabucak sakladı.

"Evet, teşekkür ederim."-diye bize teşekkür etti. "Bu arada, adım Abril."

"Ben Marinette." Kendimi tanıttıktan sonra arkadaşımı ve sarışın çocuğu da tanıtmayı ihmal etmedim. "Onlar Adrien ve Alya."

"Merhaba."

"Lila'yı tanıyor musun?"

"Lila mı? Birlikte okula gittik "dedi Abril omuz silkerek. "Çok iyi geçinemedik."

Bir birimizle tanıştıktan sonra dersin başlamasına az kaldığı için sınıfa gittik. Dersten önce uzun bir sunum yaptıktan sonra Abril İvan'ın yanına oturdu. Fen dersine geçtiğimizde, öğretmen bize bir iş verdi.

"Çok iyi, sınıf, çiftler halinde bir iş yapacağız." Öğretmen, tahtadaki çiftlerin isimlerini not ederek bize okudu.

"Chloé ve Alya, Sabrina ve Nathaniel, Adrien ve Juleka, Nino ve Rose, Kim ve Max, Lila ve Iván, Alix ve Milène ve son olarak, Marinette ve Abril."

Esmer kız bana baktığında yüzünde şirin bir gülümseme belirdi. Dersin sonunda, Abril benimle birlikte ayrıldı.

"Bunu yapmak için öğleden sonra burada kalabiliriz." Elini kahküllerinden geçirerek söyledi.

"Evet, elbette. Evimde kalabiliriz."

Abril, "Saat beş senin için uygun mu?"-diyerek bana baktığında, sadece başımı sallamakla yetindim.

Öğleden sonra, Akumize kötülerin olduğu kitabını yeniden okumak için masa sandalyesine oturdum. Birisi odanın kapısını çaldığında Volpina'nın sayfasına geldim.

"Girin"-diyerek seslendiğimde, gelen kişinin Abril olduğunu gördüm. Önce kapını aralayarak kahverengi saçlı kız bana baktı ve sonra içeri girdi. Oturduğum sandalyenin yanındaki yere oturdu. Hızlıca kitabı ondan uzaklaştırmaya ve biraz gizli tutmaya çalıştım. Kimsenin onu görmesine izin verememeli idim. Ama bu anda midemden garip sesler gelmeye başladı.

"Bir şeyler atıştırmak ister misin?" Onun da karnının guruldadığını fark ederek konuştum.

"Evet, elbette istersen yiyebiliriz."-diye biraz utangaç şekilde konuştu.

Mutfağa gittiğimde ona yukarıda odada kalmasını söyledim. Birkaç portakal alarak, portakal suyu ve biraz kurabiye hazırladım. Suyu bardağa döküyordum ki, aniden bir şeyi hatırladım.

Kitabı saklamamıştım! Meyve suyunu bıraktığım gibi odama doğru koştum. Ve çok büyük bir felaket. Abril orada oturuyordu ve ütüne kitabı okuyordu.

"Ne yapıyorsun? "

Sinirlenerek kitabı hemen elinden aldığımda, pişmanlıkla bana baktı.

"Afedersin. Ama bunu akumaları gördüm ve ilgimi çekti."

"Onlar hakkında ne biliyorsun?"-diye merakla sordum.

"Çok fazla şey!" Bağırarak heyecanını belli etti.

"İtalya'da iken, Akumatizeler, Uğur Böceği ve Kara Kedi ile ilgili haberlerde birçok şey söyler!

"Süper kahramanlardan hoşlanır mısın?" Diye merakla sordum.

"Evet, onları seviyorum, ama süper kahraman olmayacağım, yani olmam istemem."-diye Abril itiraf etti. "Ben çok utangaç ve korkak biriyim."

Bir süre konuştuk ve o kadar geç oldu ki, projeyi hiçbir şekilde yapamadık. Bu yüzden projeyi başka bir gün yapmayı kabul ettik. Abril ayrıldıktan hemen sonra, tavan arasında bir Kedi silueti gördüm.

"Asla gitmeyeceğini düşündüm."-diye Kedi arkamdan gelerek duruma yorum yaptı.

"Girmeden önce sana kapıyı çalman gerektiğini öğretmediler mi?" Diye güldüm.

"Önemi yok." Sırtında bir şeyle bana yaklaştı.

"Senin için bir şey getirdim." Uğur Böceği deseni olan bir takım elbise çıkardı. Ama ne tür birşey olduğunu anlayamamıştım.

"Bu nedir?"-diyerek paketini açtığımda, bunun bir Uğur Böceği kostümü olduğunu gördüm. Benimkine çok benziyordu.

"Uğur Böceği için geçici bir kostüm." Dedi ve bana bir yo-yó ve maske verdi.

"Gerçek değiller, ama bu bir örtü gibi olacak." Ona teşekkür ederek yanağından öptüm. Gerçekten çok sevinmiştim. Ben gülümserken o masadaki kitabı görerek eline aldı.

"Bu nedir?"

"Bir gün öğreneceksin."

◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆◆

Ben geldim. Hoşgeldim. Sizde hoş geldiniz. Ama ne siz ne de ben boş gelmedim...Sizden oy ve yorum benden de bölümler geldi.

Bölümü nasıl buldunuz bakalım? Beğendiniz mi? Kitap sizce nasıl gidiyor?

Vote ve yorumlarınızı unutmayın. Fikirleriniz benim için çok ama çok önemli. Sizi seviyorum...

Benim Küçük Uğur Böceğim (TR)حيث تعيش القصص. اكتشف الآن