|17|

193 11 0
                                    

Kyungsoo'Dan...

Her şeyi anlamaya başladım. Arabama binerek uçurum kenarından ayrıldım. Bizimkileri bulmam gerekiyordu. Arabamı aniden durdum. Arkadan korna sesleri gelmeye başladı. Kai.. Kai'de biliyordur belki. Arabamı sahile sürdüm. Orası genellikle sessizdir ve deniz insanın ruhunu yumuşatır. Arabamı sahilin arka tarafında kalacak şekilde park ettim. Telefonumu cebimden çıkardım ve Luhan'ın telefonumdan silmeye çalıştığı numarayı yazdığım not defter bölümünü açtım. Numarayı rehbere kaydetip hemen aradım. Biliyorum.. Bu Kai'nin numarasıydı.
~Aradığınız kişiye şuanda ulaşılamıyor.
Kaç kez aradım bilmiyorum. Tanıdık birilerinin seslerini duydum. Baktığımda bizimkiler buradaydı. Onları dinledim. Dinlemek denmez aslında kulak misafiri oldum.
Kai birini özlediğini fakat kimi özlediğini bilmiyormuş. Ben de öyleydim.
Doktor Eun-Ah mı ? O ne alaka ? O kim ?
Sehun, Kyungsoo her şeyi biliyor mu ki diye sordu. Yanlarına gittim.
"Evet, evet biliyorum."
Ayağa kalkıp bana baktılar. Şaşırmış gibiler.
"K-kyungsoo senin burada ne işin var?"
"Kafa dinlemek için gelmiştim, Tao"
"Ve duydum her şeyi. Artık biliyorum. Her yerden her şeyi kaldırdığınız mı düşünüyorsunuz? İnternet lütfen, internette hakkımızda bir şürü şey yazıyor. Ünlüymüşüz de haberim yokmuş. Kai'yi arıyorum açan yok. Doktor Eun-Ah kim? Kai kimi seviyor? Neden siz bizden bir şeyler saklıyorsunuz? "
Dolu gözlerimle baktım onlara. Chenyeol ve Baekhyun'nun gözleri dolmuştu. Patladım artık. Daha fazla dayanamıyorum.
" Ne bizden bunca yıl  sakladığınız şey? "
Xiumin bir adım atarak hepsinden öne çıktı.
" Bak Soo. Biliyorum merak ediyorsun. Fakat bunları öğrenmek istiyorsan sakin olmasın."
"Sakinim ben Xiumin. Anlatın artık şu lanet konuyu! "
"Tamam gel otur önce." *chen*
İleri geçip Sehun'un önüne oturdum. Sanırım o anlatacaktı. Boğazını temizleyip kızarmış gözlerini benim dolu gözlerime çevirdi.
"Sen doğrusu siz 1 yıl önce büyük bir kaza geçirdiniz. Kaza anında yalnız değildiniz. Yanınızda Chenyeol ve Baekhyun'da vardı. Onlara bir şey olmadı çünkü siz motordaydınız onlar ise arabadaydı. Kai'nin kask kamerası su geçirmez olduğu için olanları çekmişti. Bir kamyonla çarpıştınız ve uçurumdan yuvarlandınız. Kai her ne yapsa da durduramadı. Uçurumun sonunda deniz vardı. Ve... Ve siz denize düştünüz. Kai'nin ayağı motorda sıkışmıştı. Seni itiyordu fakat sen onu bırakmadın. Kaskınız su geçirmezdi. Fakat içerisinde de yeterli hava yoktu sizin için. Kai en sonunda ayağını kurtardı ama sen baylımıştın bile. Kai sizi yukarı çıkarmaya çalışmıştı ama yosunlu taşa çarpmış. Suya kan karışmaya başlamıştı. Kendi kaskını ve senin kaskını çıkarmış. Sonraysa seni öpmüş. Yeol ve Baek ise sadece yaralandılar. Doktora götürdük sizi. Doktor uyandığınızda size bir şey anlatmamızı istemedi. Durumunuz ağırdı. Yaşama imkanınız yoktu. Zar zor hayata tutundunuz. Doktor hafıza kaybı geçirdiğinizi söyledi. Ama geçmişe dair anılarınızı hatırlarsanız baş ağrısı, kafanızın arkasında ki yara ve burnunuz kanayacak demişti. Şimdi sen ve Kai her şeyi biliyorsunuz. Neden bir şey olmadı anlamadım. Lütfen bize kızma Soo. Biz sadece sizin iyiliğinizi düşündük. Hatta sizi karşılaştırmak için Tao ve Kris'i almaya gönderdik. Kai seni ilk kez okulda gördü. Biz senin okulunun oralarda ara sokakların birindeydik. Okulun bitimine gelmişti. Zil çalınca Kai de okula bakmıştı. O gün gece sayıkladı. Fakat bunu bilmiyor. Sürekli bizimle konuşur ;
özlediğini ama kimi özlediğini bilmediğini söylerdi. Buraya gelirdi. Çünkü deniz onu rahatlatırdı. Şimdi.. Şimdi Kai kayıp. "
Gözlerim dolu bir şeklide ayağa kalktım.
Nehire daha çok yaklaştım. Yere oturup ellerimle yüzümü kapattım. Gözyaşlarımın akmasına izin verdim.
Çaresizim. Umutsuz ve kırık. Onlara da kızamıyorum. Tek amaçları bizi düşünmek. Gözyaşlarımı silip ayağa kalktım. Kai kayıptı. Benim onu bulmam gerekiyor. Aklıma gelen şeyle durdum. Bizimkilere baktım.
"Benim ara sıra aklıma bir anı geliyor. Başım ağrıyor ve terlemeye başlıyorum. Hatta bazen rüyalarıma bile giriyor. Yüzünü göremediğim biri.. O.. O kişi Kai.. Kai'ymiş. Benim sevdiğim kişi meğer Kai'ymiş. Size anlattığım kişi... Her gün rüyalarıma giren, göz kapaklarımda fotoğrafı olan kişi Kai'ymiş.. "
Gözlerimden yaşlar süzülürken Sehun'un yanına gittim.
" Kai'yi bulmalıyız. Onu bulalım. Ona özlediğimi söylemeliyim. Onu bulalım Sehun. "
Dolu gözlerle beni onayladı.
" Hadi herkes arabaya. "
Suho'nun seslenmesiyle herkes ayaklandı. Arabaya doğru yürümeye başladım. Hala gözyaşlarım akıyordu. Gülümsedim. Bulacağım seni Kai. Bulacağım söz veriyorum. Tekrardan biz olacağız. Tekrardan birbirimizi seveceğiz...

U Hurt Me | Kaisoo Where stories live. Discover now