15.25 / Final

15.4K 1.5K 1.4K
                                    

Gri na kulaklarının uğuldamasıyla kapalı olan gözlerini yavaşça aralamıştı. Bakışları hâlâ bulanıkken yüzünü buruşturup başını tutarak doğrulmuştu olduğu yerden.

"Lanet olsun."

Başı dönüyor, görüş alanı bir türlü netleşmiyordu. Ellerini başının iki yanına yerleştirip sıkmaya devam etti. Bir müddet bekleyip tekrardan etrafına bakındı. Sudan içmesine rağmen değişen hiçbir şey olmamıştı. Oysa ki her yerin değişmesi gerekiyordu.

"Nasıl olur bu?"

Yavaşça ayağa kalkıp etrafına daha bir dikkatli baktı. Kimse yoktu. Üzerine atlayan kanlı dişin onu yok edeceğini sanıyordu ama öyle olmamıştı.

"Bir terslik var. Saraya dönmeliyim."

Kibritleri takip ederek koşmaya başlamıştı. Ruhlar aleminin neden değişmediğini merak ediyordu. Uzun bir koşmanın ardından saraya varmıştı. Ne bir kanlı diş ne de siyah gölgelerden birine rastlamıştı.

Kemer kapıların olduğu yere geldiğinde yolun sonunda bekleyen beden çekmişti dikkatini. Jungkook olduğunu anlaması uzun sürmemişti. Tekrar koşmaya başlamıştı. Hiçbir şey değişmese de denemeye değerdi. Sahi değişmemesi tuhaftı.

Yolun sonunda Jungkook'a vardığında kollarını ona dolaması bir olmuştu. Başını Jungkook'un omzuna yaslayıp soluklandı.
"Olmadı Jungkook. Sudan içtim, ama olmadı."

Geri çekilip Jungkook'a baktığında gülümsediğini görmüştü. "Oldu, Gri na. Sadece saraya geri dönmen kalmıştı."

Gri na anlamaz bir şekilde Jungkook'a bakarken bir anda etrafında oluşan hareketlilikle başını çevirdi. Yükselen beyaz ışık yüzünden gözlerini kapatmak zorunda kalmıştı. Ellerini yüzüne bastırıp öylece bekledi. Dakikalar sonra ellerini çekip yavaşça gözlerini aralamıştı. Gözleri şaşkınlıkla açılmış, hayranlıkla etrafına bakınmıştı. Ruhlar aleminin bu kadar güzel bir hâle geleceğini beklemiyordu.

Üzerinde fark ettiği beyaz kıyafetle başını eğip üzerine bakmıştı. Kıyafetleri bile değişmişti. Ruhlar aleminde olan herkes, her şey değişmişti..

Dakikalar önce karşısında olan Jungkook'u göremeyince etrafında bir tur dönüp onu aradı.Sonunda gözleri dalları sarkık olan söğüt ağacının altındaki bedeni görünce gülümsemişti. Arkası dönük olan bedene doğru ilerlerken kalbi hızını artırmıştı. Siyah olan kıyafetinde parlayan kırmızı taşlar göz alıcıydı.

"Jungkook?"

Jungkook beklediği sesi duyduğunda tebessüm ederek ağır bir şekilde arkasını dönmüştü. Gözleri Gri na'yı tepeden tırnağa incelerken aynısını Gri na yapıyordu. Gözleri buluştuğunda Gri na şaşkınlıkla işaret parmağını Jungkook'un yüzüne doğrultmuştu.

"Gözlerin.. artık siyah değil."

Jungkook gülümseyip başıyla onaylamıştı. Gri na elini indirip karşısındaki bedenin yüzünü inceleyip sıcak bir şekilde gülümsedi.

"Giderin vardı ama şimdi daha iyi gözüküyorsun."

Gri na gülerek söylediğinde Jungkook da gülümsemişti.

"Sonunda her şey istenilen gibi oldu."

Jungkook yüzünü düşürüp başıyla onaylamıştı. Henüz son gelmemişti.. yapılacak en önemli başka bir şey vardı. Ama nasıl yapacağını henüz kafasında belirlememişti.

Dark ᴶᴶᴷحيث تعيش القصص. اكتشف الآن