"Komikti."

flashback end.

#KTH's POV

"Bak, kalemi çok bastırıyorsun. Kömür kalem böyle kullanılmaz."

Yerin'in elini tutup nasıl yapacağını gösterdim.
Kafasını sallayıp yanağının içini ısırdı ve tekrar denemek için gözlerini kıstı.
İyi konsantre oluyordu, bu yüzden onunla çalışmayı sevmiştim.

"Evet, evet böyle."

Tonlamasını güzelce yaparken gülümseyip saçlarını karıştırdım.
Bu hareketine afallasa da beceriksizce gülümseyip tekrar önüne döndü.
İnsanlar benimle konuşmaya çalışan kişiyi dövdüğümü sanıyordu galiba.

"Kahve ister misin?"

"Kahveye alerjim var aslında, ama soğuk çay içebilirim."

"Neli?"

"Limon, teşekkür ederim bu arada."

Sürekli teşekkür edip duruyordu.

Kasaya gidip içecekleri aldım ve masaya koydum, pipeti bulmakta milli mücadele verse de sonunda bakmayı akıl etmişti.

"Selam."

Tanıdık kalın sesle kafamı kaldırım.
Yoongi.

"Selam."

Aramızdaki soğukluk rahatsız ediciydi.

"Ufaklık kim?"

Yerin etrafına bakınıp bir ufaklık aradı.

"Adı Yerin."

diyip kahvemden bir yudum aldım.

"Otursana."

Yoongi dalgın bakışlarını Yerin'den çekip oturdu.
Cildinde makyaj mı vardı bana mı öyle geliyordu?

Yerin çizimine gömüldüğünde biz de gözlerimizi birbirimize dikmiştik.

"Konuşalım mı?"

"Olur."

Ayağa kalkıp Yerin'i dürttüm.

"Bu günlük bu kadar yeter sanırım, sonra tekrar bakarım."

"Ha, tamam aynen. Görüşürüz, yani gerek olursa. Resim için diyo..."

"Ne tatlıymışsın sen öyle."

Yoongi birden Yerin'in yanağını sıkıp gülümsedi.

"İyi akşamlar güzelim."

Yerin utangaç bir kızdı, Yoongi'nin sözlerindeki imayı anlamasa bile tırsmıştı.

"Yürü Taehyung."

Ona kızgındım ama bir insanın ters davranması bile nasıl hoşuma gidebilirdi manyak falan mıydım acaba?

"Görüşürüz Yerin."

Ona kısa bir gülümseme sunup kolumu Yoongi'nin omzuna attım ve sahte bir gülümsemeyle yüzüne eğildim.

"Ne yapmaya çalışıyorsun sen?"

"Sevgilimi ilkokul veledinden kurtarıyorum. Teşekkür etseydin?"

"Rahatsız olmuyorum, düşündüğün gibi bir şey değil zaten. Gidip evinde kalacak değilim."

Son cümlemde kaşları çatılmıştı , yine donuklaşan bakışları...
Bahçeye çıkacakken bir anda yönümüzü değiştirip kendimizi tuvalette bulduk.

"Yoongi, bu ne şimdi?"

"Şimdi ana avrat söveceğim için ve
iyi bir insan olduğum için burda söveceğim."

Sesli düşündüğünü fark edip bir
süre duraksadı.

"Düşüncelerimi sikeyim, her neyse. Açıklama yapmama bile izin vermedin ama Doyeon benim çocukluk arkadaşım. Onun evinde hep kalıyordum ben aramızda bir şey olacak olsa biz zaten sevgili olurduk ama bak ben seninle sevgiliyim!"

Histerik bir şekilde gülüp onu duvarla arama aldım.

"Bende kız arkadaşlarımın evinde kalayım o zaman?"

"Aynı şey mi?"

"Değil mi?"

"Bana güvenmiyorsun değil mi?"

"Nasıl anlamak istiyorsan öyle anla, ama sorun şu. Sen neden kötü hissettiğinde benim yanımda değilsin? Sana iyi gelemiyorsam biz neden sevgiliyiz Yoongi?"

Yoongi'nin sert bakışları yumuşadı ve o lanet yavru kedi gibi bakışları döndü.
Böyle bakmamalıydı.

"Doyeon, peşimden gelmişti. Ve beni suçlamadı."

Kafasını aşağı eğip devam etti.

"Ona rağmen, ben seni istedim. Bak, ben genelde insanların sinirleneceği şeyler yaparım. Tanrı aşkına bir kez de birisi benim için çabalasa ne olurdu?! Seni kızdırmış olmama rağmen gururunu siktir edip bana gidelim desen ben gelirdim!"

Geri çekilip şu an tuvalette olmamızı umursamadan yüksek sesle konuşmaya başladım.

"HER ŞEYİ BEN Mİ YAPMALIYIM? KENDİNİ ŞU DURUMDA NASIL HAKLI ÇIKARABİLİRSİN?!"

"İSTEDİĞİM HAKSIZ OLMAMA RAĞMEN YİNE DE BANA SIRTINI ÇEVİRMEMENDİ ZATEN!"

İçeri giren görevli ile bakışlarımızı kapıya çevirdik.

"Bir sorun mu va..."

"Yok!"

İkimizde aynı anda bağırmıştık.
Görevli garip garip bakıp hızlıca çıktı ve tekrar ikimiz kaldık.

Hızlı nefes alıp verdiğimiz için inip kalkan göğüslerimiz ve ters bakışlarımızla baş başaydık.

"Ben gidiyorum , kime laf anlatıyorsam zaten. Hataya yer yok senin için değil mi? O halde üzgünün ama benimle çıkmak hayatının en büyük hatasıydı Kim Taehyung."

Söyledikleri ile içimde hissettiğim ağırlık neydi bilmiyorum ama Yoongi kapıdan çıktığında nefesim kesilmiş gibi elimi kalbimin üzerine koyup destek almak için diğer elimde duvardan tutundum.
Beni öldürecekti.



***

Şimdi siz okurken sinir krizi geçirdiniz büyük ihtimalle ama dikkatinizi çekerim iLk CiDdİ kAvGaLaRıNı EtTiLeR.

Ve ben Doyeon'u cidden çok seviyorum, hikayelerde sevilmeyen karakterleri aşırı sevme gibi bir huyum var.

Bu arada şu anda tatile gidiyorum, kardeşimi öldürmek üzereyim belki bu bölümde susmak bilmeyen kardeşime olan nefretimi çıkarmışımdır asdksşxlaş.
Ben neden tek çocuk değilim...

NISE 偽 | taegiWhere stories live. Discover now