Hemen eğildim ve merida'yı kucağıma aldım ve aldığım gibi arabaya koştum. Bunu bana yapamazsın merida beni bırakamazsın,ikizlerimizi bırakamazsın,emiri bırakamazsın. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı bir yandan da korumalara küfür savuruyordum. Arabayı durdum ve merida'yı kucağıma alarak hastaneye koştum. Doktorlar merida'yı görünce hemen sedye'ye yatırdılar ve bana bakıp "Ne oldu ?" dediler bende "Merdivenlerden düştü" dedim doktorda "Rötgen çekin" dedi ve merida'yı götürmeye başladılar. Hemen mete'yi aradım ve "Mete beni dinle birincisi eğer o adama bir şey olursa kafa'nı yerinden uçururum ikincisi evi ara ve efsu ile emiri bul" dedim ve telefonu kapadım. Allahım lütfen merida'ya bir şey olmasın. Telefonum çaldı ve arayan kim diye baktığımda baran'dı hemen telefonu açtım ve "Aylin nasıl ?" dedim baran'da "O iyi de yengem ?" dedi bende "Bilmiyorum" dedim ve gözümden düşen yaşları geri sildim baran'da "Nerdesin sen ?" dedi hafif kızdım ve "Baran sen aylin ile ilgilen" dedim baran'da "Eğer beni bir gram bile seviyorsan söyle nerdesin ?" dedi ona hastane'nin adını söyledim ve telefonu kapadım ...
Baran'ın Ağzından
Babam'a döndüm ve "Ben gidiyorum" dedim babam'da "Nereye ?" dedi bende "Yengeme bir şey olmuş galiba abim hastane'de annemede o kalsın aylin'in yanında" dedim ve koşarak kapıdan çıktım. Arabya atladım ve abimin dediği hastaneye doğru sürmeye başladım. Giderken gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Bu ne içindi ? Meridaya olan aşkım mı ? Yoksa abimin karısı diyemi ? Galiba ona olan aşkım yüzünden. Göz yaşlarımı sildim ve arabadan indim ve hastane'ye doğru koştum. Abim duvarın oraya çökmüş elleri'nin arasına kafasını almış bir vaziyette idi. Yanına gidip çöktüm ve "Abi" dedim göz yaşlarını sildi ve "Aylin nasıl bebek doğdumu ?" dedi yanına çöktüm ve "Bırak sen şimdi aylini evde ne olmuş yengem nasıl ?" dedim "Eve geldiğimde bütün korumalar ölmüştü içeride'de merdivenlerin başında o adam ile merida vardı mete arkadan geldi ve adam'ın boğazına yapıştı sonra adam dengesini kaybetti ve düşerken merida'nın kolundan tuttu onuda çekti" dedi hafifçe "Şerefsiz" dedim ve "Eee bebekler" dedim abimde "Bilmiyorum baran bilmiyorum ben" dedi ve telefonu çaldı. "Tamam tamam sen emire bir şey deme oyala onları bizim eve götür orda kalmasınlar diğer korumalara de onlar gelsin temizlesin evi" dedi ve telefonu kapadı "Mete" dedim kafa salladı bende "Adamın derdi ne olabilir yengem ile" dedim abim düşündü ve "Bilmiyorum demek ki bizim gittiğimizi görünce çocuklara zarar vermek istedi galiba" dedi kafa salladım oda'dan doktor çıktı abim hemen ayağa kalktı doktor "Yoğun bakımda kalması lazım biraz hasar görmüş kemikler" dedi abim hemen "Bebekler ?" dedi doktor ise "Onlar onlar şey bakın doğru söylemek istiyorum bebeklerin düşme tehlikesi %90 hayatta kalmaları bir mucize olur" dedi ve gitti. Abim hemen saçlarını çekti ve "Duydun mu baran duydun mu bu kadar kısa olmamalıydı" dedi kollarından tuttum ve "Zaten bu kadar kısa değil önünüzde uzun bir zaman var" dedim abim "Ama burda bitti burda bitti her şey şu dakikadan itibaren bitti yaşamak için hiç bir sebep yok" dedi haif bende sesimi yükselttim ve "Emir ! O ona ne olacak ha onuda düşün abi oda var" dedim "Oda bitti baran oda bitti" dedi. Doktor geri geldi ve abim hemen "Yanına girebilir miyim ?" dedi doktorda "Olmaz buna izin veremem" dedi abimde "Teşekür ederim" dedi ve içeri girdi ....
Adel'in Ağzından
İçeri girdim ve merida'nın yanına oturdum. Elini sarmışları. Yavaşça sargılı elini tuttum ve "Uyanmayacak mısın ha bırakcak mısın beni,emiri. Bunu yapabilecek misin merida ? Hadi uyanda bebeklerimiz için alış-veriş yapalım. Uyanda bi merida bu kadar çabuk pes edemezsin merida. Emir ona ne olucak eğer sana bir şey olursa ona ne olucak ha ? Ben ona bakmayı beceremem merida uyan merida uyan beni birazcık seviyorsan uyan gözlerini aç. Hatırlıyor musun ben o çatışma gününde senin için uyanmıştım ya sende benim için uyan" dedim ve yanına yattım *multi*
YARIN SABAH
Gözlerimi açtım ve direkmen meridaya baktım ama hala gözlerini açmamıştı. O deniz mavisi gözlerini açmamıştı. Dışarı çıktım ve baran boynu'nu büküp uyuya kalmış omzuna dokundum ve gözlerini açtı "Abi" dedi olanca kısık sesi ile "Ben gelicem sende burda üşüme geç merida'nın yanına ora biraz sıcak" dedim ve kapıdan çıktım. Arabaya bindim ve merida'nın günlüğünü gömdüğüm yere gittim. Günlüğü sakladığım yerden çıkardım ve sayfaları çevirdim. İşte burda.
Sevgili Günlük:
Bu gün çok kötü günlerimden birisi çünkü merve yine hastalandı. Onun için çok dua ettim ama yinede iyleşmedi. Birazdan hastane'ye gideceğim nasıl olmuş,durumu nasıl diye. Ama gitmekte istemiyorum onun yanında ağlarım eğer ağlarsam daha da güçsüz olur. Onunla bir sözümüz var "İyleş iyleş iyleş hadi hadi hadi şimdi şimdi şimdi" bu. Biz bunu söylediğimiz zaman birbirimize güç veriyoruz ve ben hasta olduğum zaman oda bu sözü söylemiş de iyleşmişim ama oda çok dua etmiş neyse şuan gitmem lazım.
Belki bende bunu söylesim olur mu ? Olmaz ama merve evet ya merve bunun diyebilir. Hemen günlüğü kutuya koyup kutuyu gömdüm ve merve'nin evine doğru sürmeye başladım. Dışarda halı çırpıyordu. Arabadan indim ve onu kolundan tuttum ufak bir çığlık attı ve herkes bize baktı. Kadınlar bana bir değişik bakıyordu merve'de "Merida'nın eşi" dedi ordan bir kadın "Neden götürdün merida'yı geri getir" dedi merve'nın kulağına "Merve sizin eve gidelim" dedim merve'de "Tamam" dedi gitmeye başladık. Kapıyı açtı ve içeri girdim. Hemen kapı'nın orda "Merida hasta hemde çok" dedim merve'de "Nasıl ne oldu benden niye sakladın adel" dedi ve ağlamaya başladı. Kolarından tuttum ve "Sakin ol zaten bu olay dün oldu" dedim merve'de hıçkırarak ağlamaya devam etti ve "Olsun hıçkırık dün hıçkırık söylebilirsin hıçkırık" göz yaşını sildim ve "Bak dün" dedim ve her şeyi anlattım merve daha çok ağlamya başladı ve "Yalan dimi bu" dedi bende "Yalan olsa şimdi gül gibi eşimin yanında olurdum" dedi ve "Bak merida'nın günlüğü elimde" dedim merve hemen "Nee !" dedi bende "Sus eğer bunu meridaya söylersen kafanı yerinden koparırım" dedim kafa salladı bende devam ettim "Bir şey diyormuşsunuz iyleş hadi falan diye bak bunu denememiz lazım" dedim merve güldü ve "Adel biz onu en son sekiz dokuz yaşımızda deniyorduk" dedi bende "Merida'nın ölmesine göz yumamam şimdi'de dene bi konuş" dedim. Kafa salladı ve ona sıkıca sarıldım "Cansın sen can" dedim ve ordan bir ses aynen şunu dedi
"ALLAH BELANIZI VERSİN SİZİN !!"
