18.Bölüm🌼

30.7K 1.5K 88
                                    

Kadın harabeydi sevdiğinin gidişine,Kadın paramparçaydı nefes alamıyordu ciğerlerine.Aşık olduğu adamı göremeyişinin ikinci günüydü.
Sesini duymadığı,varlığını tüm hücrelerinde hissedemediği lanet olasıca iki gün.Bir çok kez aramıştı Selen hiçbirine cevap alamamıştı.Kendine kızmadığını biliyordu Selim'in en çokta içini bu yakıyordu ya.Kendine kızsa kırılsa bir şekilde düzelirlerdi.Selen çabalardı.Elinden ne geliyorsa çabalardı.Ama Selim kendi korkuları yüzünden gitmişti.Belki hiç gelmeyecekti.Ama Selen iki gündür beklediği gibi sabırla bekleyecekti

Sevdiği adam gelirim dediyse gelirdi.Belki gelir bitirirdi ama gelirdi.
Gelsindi.Ona son kez sarılmak bile Selen'e armağan gelirdi.Son kez dudaklarımı dudakları ile buluşturmak istiyordu.Son kez kokusunu ciğerlerine hapsetmek istiyordu.

Melek'in sesi ile daldığı düşüncelerinden sıyrıldı.

"Üzme kendini bukadar.Selim bey geleceğim dediyse gelir illaki "

Selen ağlamaktan kızarmış gözleri ile arkadaşına bakıp;

"Geleceğini biliyorum"

"Ozaman neden kendini bukadar harap ediyorsun"

"Çare gelmesinde değil ki Melek.Geldiğinde bu ilişkiye nokta koyarsa onu engelleyemem.Ben daha Selim'i kaybetmeye hazır değilim.Hiçbir zaman da hazır olamam."

"Çünkü onu çok seviyorsun"

"Evet çok seviyorum.Ama bu sevmekten de öte birşey.İçime işleyen o huzur ve güven hissi yok artık.Üşüyorum Melek içim buz kaplı sanki.Onu görmediğim,sesini duymadığım,ılık nefesini tenimde hissetmediğim zaman eksiğim ben
bu sevmekten de öte birşey.

Melek arkadaşına sıkıca sarılıp;

"Bukadar kendini yıpratma.Ben Selim bey'in sana bakışlarını gördüm Selen.Sende kayboluyor gibi bakıyordu.Öyle bir enerji yayıyorsunuz iki ortama herkes sizin birbiriniz için yaratılmış olduğunuza inanıyor.Selim bey kesinlikle sana karşı boş değil.Bak Melek dedi diyeceksin kızım o adam seni seviyor."

Selen Melek'in söylediklerinin gerçek olmasını tüm kalbi ile diledi.Tüm kalbi ile Aşk'ını aşkı'na nasip etmesini diledi Rabbinden.

Akşama doğru Selen yatağında yorgunlukla uyuya kalmıştı.Beklemekten yorulmamıştı da belirsizlikten yorulmuştu.Çok birşey istememişti ki Sadece Selim ile mutlu olmak istemişti.

Baş ağrısı ile uyandığı kısa süreli uyku sonrası mutfağa gidip kendine bol kafeinli bir kahve yaptı.Selim olsa çay içerdi.Genel de çay severdi.Sadece toplantısı olduğu günler sert kahve içerdi.Kahvesini alıp bahçeye çıkıp cimlerin üzerine oturdu.Bahçenin girişine baktı.
Selim'in ona elini uzatıp evimize gidelim dediği zamanı düşündü.Önce dudakları mutlulukla kıvrıldı.Sonra gözlerinden damlalar akmaya başladı.

Özlemişti.Kokusunu deli gibi özlemişti.Sıcaklığını özlemişti.Her bir zerresi Selim olmuşken onsuz olmak sanki hayatına haksızlık gibi geliyordu.

Nekadar süre aynı noktaya baktığını bilmiyordu.Nice sonra bahçeye giren araba ile başını inanmazcasına iki yana salladı.Sanırım artık uyanıkken de rüya görüyordu.

Selim'in arabası park halinde durunca Selen içine derin bir nefes çekti.Hala gerçekliğine inanamadığı durumun hayal mi gerçek mi olduğunu algılayamıyordu.Gözlerini bir kaç dakikalığına yumdu.Gerçekmiydi şimdi gelmişmiydi sevdiği adam.geleceğini biliyordu.Hızla gözlerini açtığında karşısında özlediği yeşilleri gördü.O gözler öyle içine çekiyordu ki Selen'i önce ellerini uzattı Selen gerçekliğine inanmak istiyordu.Ellerini uzatıp Selim'in erkeksi yüz hatlarında gezdirdi ellerini.Ellerinin altında ki sıcak ten ve Parmak uçlarına batan sakallar ile hipnozundan çıktı.Gelmişti Selim tam da karşısındaydı.Uzanıp özlediği dudaklara bastırdı dudaklarını minik ama özlem dolu bir öpücük kondurup geri çekildi.

ACI BAL(Tamamlandı)Where stories live. Discover now