5 ay sonra
"Jacksonn."
"Hmmmm.?" gözlerini açmadan mırıldanmıştı.
"Jacksomn..canım antep fıstıklı çikolata istiyorr.Allsanaa."
Jackson yine gözlerini açmadan "hm" lamıştı."Sabahın 8 inde mi? Sonra alırım aşkım...".
"Yaa jacksonn ! Canım çekiyorr diyorumm .Ay tansiyonum falan düşecek şimdii.Hadii yaa ."
"Tamam tamam alıyorum birtanem hemen."
Yataktan fırlayarak üstüni hiç değiştirmeden en yakın süpermarkete girmiş ve büyük bir çikolata alarak çıkmıştı.
Tam eve 2-3 dakikalık yolu kalmıştı ki Mark aramaıştı.
"Efendim aşkım?"
"Jacksonn..benim canım böğürtlen çekti şimdi de."
"Ne? Bu mevsimde mi? Ama nerden bulacağım ki aşkım şimdi?"
"Hayatında başkası mı var yoksaa! İnanamıyorum.."
"Markk! Aşkım tamam tamam bulacağım tamammı başka istediğin birşey varmı?"
Mark kıkırdayarak telefona öpücük attı."Yok. Çabul gel.."
Telefonu kapattıklarında Jackson 3-4 market daha gezerek böğürtleni nihayet bulabilmişti.Eve geri döndüğünde böğürtlenleri yıkayıp çikolatayla birlikte odaya getirmişti.
Ama Mark mışıl mışıl uyuyakalmıştı bile.
Yanına uzandığında elini beline koyarak boynuna öpücük kondurmuştu.
"Nasıl beni sabahın köründe ordan oraya koşturduktan sonra uyudun ki?
Bebek gibisin.."
Saçlarını okşayarak kendi de yorganın altına girmiş ve uykuya dalmıştı.
*******
Yugyeom'un doğum günü için içkili bir mekana gelmişlerdi.
Pasta kesildikten sonra herkes kadehlerini doldururken bir kadeh de Mark almıştı.
Kafasına dikleyeceği sırada Jackson'ın sesiyle durmuştu.
"Mark! İçemezsin sen! Saçmalama bebek?"
"Ya doktorlad dedi ya fazla içmezse sorun yok dedi?"
"İyi ama sadece 1 kadeh."
Mark onaylayıp içmişti.Yeterli gelmeyince 1 kadeh daha doldurdu.
Jackson kadehi elinden alarak kendi içmişti."1 tane dedimm? Sana meyve suyu isteyelim mi?"
"İçemem meyve suyuu."
Başka bir kadeh alarak doldurmuş ve kafasına diklemişti.Ama Jackson bu sefer fazlasıyla sinirlenmişti ve kolunu canını biraz acıtacak şekilde tutmuştu.
"SANA İÇMEYECEKSİN DEDİM YA! LAF ANLA BİRAZ ! İÇMEYECEKSİN ANLADIN MI!"
Mark biraz ürkerek geri çekilmiş ve yüzü düşmüştü.Oturduğu yerden kalktığında Jackson onu geri oturttu.
"Nereye hemen? Triplimisin? Boşa naz yapma.Laf anla! İçmeyeceksin diyorsam içmeyeceksin.Sana gıcıklık olsun diye demiyoruz herhalde."
"Bırak bi ya."
"Markk! Otur şuraya . Kızdırdın beni ama ne yapabilirim? İçmemen gerek.İçince hemen kusuyorsun zaten.Birazcık anla ya."
"Bağırıyorsun ama.Canım istemişti.İki tane içsem de olurdu ki?"
Markı kendine çekerek yanaklarını okşamış ve gözlerinin içine bakmıştı.
"İçemezsin birtanem üzgünüm.Ve bağırdığım içinde üzgünüm.Hadi meyve suyu isteyelim sana."
"Meyve suyu sevmem..Çikolatalı düt isteyelim ozaman."
Jackson kıkırdayarak Mark'ın yanaklarını sıkmış ve büzülen dudaklarına öpücük kondurmuştu.
"Çikolatalı süt mü istiyorsun sennn! Masumluğa bak yerim ben senii ! Minnoşum benimm.Kocaman isteyelim ozaman."
BINABASA MO ANG
~~Watashi O Shinjite ~~||MARKSON (BİTTİ)
Short StoryJackson tekrar sırıtara sert bir şekilde ar arda beline vurdu kırbacı. Mark artık acıdan bayılacaktı.Tek yaptığı sessizce yorganı ısırmak olmuştu. Jackson sırıtarak kulağına eğildi. "Öldün mü Mak-kııı~"
