~~Watashi O Shinjite ~~||MARKSON (BİTTİ)

~~31~~

"Memur bey!"

Polis memuru arkasına döndüğünde Jackson Mark'ın bacağında duran eliyle sıkmış , sert gözlerini üzerine dikmişti.

Jackson Mark konuşamadan memura gülümsedi.
"Kolay gelsin diyecektik  ,iyi günlerr!"

Memur teşekkür ederek uzaklaştığında Jackson arabayı çalıştırdı.Polis arabalarından uzaklaştıklarında durdu.

"Beni şikayet mi edecektin sen?APTALCA BİRŞEY YAPMA! "

Sıktığı kollarını bıraktırdığında Mark acıyla kollarını ovuşturdu.

Yolculukları epeyce uzun sürmüş , Mark kafasını cama yaslayarak uyuya kalmıştı.

Kçşede bir marketin önünde arabayı parkedip , atıştırmalık ve yiyecek birşeyler almak için indi.

Elinde birkaç poşetle arabaya döndüğünde bagaja koydu.
Ön kapıyı açarak Mark'ı yavaşca kuvakladı ve arka koltuğa yatırdı.
Üzerine de bagajdan çıkardığı küçük battaniyeyi örttü  ve yerine geçti.

Saat gece yarısını biraz geçmiş , ormanın içerisinde bir dağ evine gelmişlerdi.Arabayı bahçrye parkettiğinde Mark'ı kucaklayarak eve götürdü ve odalardan birini yatırmış , kendisi de başka bir odada uyumuştu.
                 *************

Yumuşak yatakta doğrulup etrafına bakındı.Yataktan kalkıp merdivenleri indiğinde şöminenin karşısında oturan Jackson'ı görmüş , adımlarını yavaşlatmıştı.

Jackson onu görsede ilgilenmemiş , şömineye odunları koymaya devam ediyordu.
"Kalkmışsın."

Mark kafasını salladı.

"Ne duruyorsun git yemek hazırla."

Emir verici ses tonu karşısında Mark şaşırmıştı."Emir mi veriyorsun.."

"Evet.Çok konuşma git ve hazırla.Sana davranış şekli böyle olmalı sanırım.HADİ"

Mark derin bir nefes alarak tartışmayı uzatmamaya karar vermiş  ,mutfağın yolunu tutmuştu.

Tezgahın üzerindeki malzemeleri çıkararak elinden  geldiği kadar birşeyler hazırladı.

Tepsiyle içeriye geri döndüğünde Jackson'ın yemesi için sehpaya bıraktı.
"Hazır."

Jackson başına oturup eline çubukları aldığında Mark koltuğun kenarına oturmuştu.
"Gelsene?."

Mark omuz silkti."Yemeyeceğim."

"Mark otur şuraya.!"

Sarışın olan sinirle iç çekerek çıkıştı.
"Yemicem diyorum sağırmısın!"

"OTURUR MUSUN DEMEDİM! OTUR DEDİM!" Kolundan aşşağı çektiğinde Mark istemeden de olsa oturmuştu.

Tabağı önüne uzatıp kaşığı eline tutuşturdu."Ye."

Yavaş yavaş yemeye başlamıştı.
Jackson da biryandan yiyor , bir yandan Mark'ın hareketlerini inceliyordu.

"Buraya niye geldik.? Böyle mi yaşayacağız? Kaçak?'

Jackson sırıtarak kafasını salladı ve yemeğinden son lokmasını da ağzına attı.

"Evet.Şimdilik.Ehh tabi hazır koskoca ormanda yalnızken sen de bedel ödemelisin değil mi?"

"N-ne bedeli?"

Jackson kahkaha atarak koltuğa çıktı ve yayıldı."Elbette beni salak yerine koymanın cezası var.Ayrıca hmm güvensizlik? Sır saklama ve yalan? Bunların bedeli tabii."