Ertesi Gün
Mark herzamanki gibi otomattan soğuk kahvesini almış, pratik odalarına ilerlemişti.
Enerji kazanmak için önce kahvesini içti, daha sonra keografiye çalışmaya başlamıştı.
Odada onun haricinde kimsecikler yoktu.
Kapı yavaşca açılmış, Jackson içeri süzülmüştü.
Mark hızla yanına oturdu.
"Jackson?.."
"Hm?"
Sevimlice gülümseyerek başını sağa eğdi.
"Hediyeler..çok güzeldi..Teşekkür ederim."
Jackson kafasıyla onayladı.
"Birşey söylemeyecek misin?"
Jackson derin bir iç çekti ve kafasınım olumsuz salladı.
"Doğum gününde yaptıkların..yanlıştı Mark. Beni çok kırdın.Tamam anlıyorun kıskandın , bende hata yaptım evet ama... Hediyemi bari güzelce kabul etseydin."
Mark kafasını sallayarak dudağını büzdü.
"Yaa..biliyorum ama çok sinirlendim.Ve çok ta üzüldüm.Kendimi tutamadım işte.Sen nasıl kendini tutamadıysan ben-"
Jackson lafını keserek araya girdi ve kaşlarını çattı.
"Konuyu yine oraya getireceksen , özür dilemesen daha iyi Mark ."
Ayağa kalkıp odadan çıktığında Mark öylece bakakalmıştı.
---------------------------------
JACKSON
"Jungkook :
Hey Jack! Koreye geldim.Dün gece.Bi ara görüşelim dostum.😜"
Yemeğini yerkwn gelen mesajı okuyup oflayarak masaya bırakmıştı.
Masadaki tabakları kaldıracakken alacaklı gibi çalınan kapıyla irkilmiş,
kapıya ilerlemişti.
"Lan kırdın kapıyı hangi hayvansın sen!"
Kapıyı açtığında karşısında 32 diş sırıtarak kapıdan içeri neredeyse düşecek olan Mark'ı görmeyi beklemiyordu.
Şapşal gibi gülümsüyor ve elindeki bitmiş bira kutusunu hala içiyor, sallıyordu.
"Zil zurna sarhoş olup kapıma dayanmandaki sebep ne Mark?"
Mark sevimlice güldü ve kendini boynuna attı, sımsıkı sarıldı.
"Seniiiğğ Özledimmm *hıgk!!*"
Jackson kaşlarını çattı ve bu halina gülerek onu içeri çekti ayağıyla kapıyı ittirerek koltuğa oturttu.
Mark hala bitmiş bira şişesini kafasına dikliyordu.
Jackson elinden çekerek sehpaya bıraktı.
"Bitmiş bitmişş kutuyu mu yiyeceksin? Alkolik oldun başıma niye içtin yine leş gibi...?"
Mark yanına yaklaşarak beline sarıldı.
"Jackieee Makkıyı affetsin., Makkıda Jackie yiii!!"
Jackson gülerek izliyor saçlarını kokluyordu.
"Niye affedecek mişim? Hem ayrılmıştık ya biz.."
Mark kafasını kaldırıp gözlerinin içine baktı ve kucağına oturdu .
(SMUT VAR OKUMAYACAK OLAN GEÇSİN.)
"Boşver şimdi ayrılmayı felan.Jackie..Makkıyı özlemedi mi?"
Jackson'ın yüzüne eğilerek dudağına üfledi ve malum yerine kalçasını bastırarak oturdu.
KAMU SEDANG MEMBACA
~~Watashi O Shinjite ~~||MARKSON (BİTTİ)
Cerita PendekJackson tekrar sırıtara sert bir şekilde ar arda beline vurdu kırbacı. Mark artık acıdan bayılacaktı.Tek yaptığı sessizce yorganı ısırmak olmuştu. Jackson sırıtarak kulağına eğildi. "Öldün mü Mak-kııı~"
