24|Yemek

6.6K 417 117
                                    

Pazar

"Abla bokunu yiyeyim yapma!" diye bağıran Kerem'e aldırmayıp telefonunun şifresini açtım.

Tam ayağa kalkıp yanıma gelecekken Emir ayağından tutup çekti. Böylece yere kapaklandı. Burçak kahkahalara boğulurken WhatsApp'ına girdim ve eski sevgilisiyle olan sohbetini açtım.

"Yavrum acı bana ne olur!" diye bağırdı yerde debelenirken. Emir tuttuğu için gelemiyordu tabii.

"Ne acıyacağım be! Sen sokaktaki amcaya 'Alayım mı seni bu gece?' dedirtmeyi biliyorsun!" diye bağırdım.

"Bana da klozeti öptürmüştü. Acıma Güneş!" dedi Burçak.

"E siz de bana annemi aratıp Emir'den hamile kaldığımı söylettiniz!" diye isyan etti Kerem de.

Evet, şişe çevirmece oynarken fazla abartıyorduk ama bizim oynama stilimiz buydu. Yanındakinin yanağından öpme faslı biteli çok olmuştu bizim için. Biz pisliğin içine batmayı seviyorduk.

Eski sevgilisine geçmişte attığı sesli mesajı açtım. Salonu Kerem'in "Dün gece harikaydı İpek." diyen sesi kapladı.

Kerem'in gözleri kocaman olurken "Lan o gece ortak bir arkadaşın doğum günü partisi vardı. Ondan bahsediyordum ben!" diye bağırdı.

Sinsice sırıtıp "Valla biz inanırız ama Ezgi inanır mı bilemem." dedim.

Kerem ve Ezgi flört etmeye başlayalı birkaç gün olmuştu. Biz de sonradan öğrenmiştik tabii. Kerem salağı mutluluktan söylemeyi unutmuştu çünkü. Ses kaydının üzerine tıklayıp Ezgi'ye gönderdim. Ekranı Kerem'e çevirip salladığımda debelenmeyi bırakıp ekrana isyan edercesine baktı.

Emir ile Burçak gülerken birkaç saniye bekledim. Ardından Ezgi'ye mesaj attım.

Kerem: Aşkım pardon ya... Sana atmayacaktım.

Ekranı tekrardan Kerem'in gözüne sokarcasına gösterdiğimde gözleri yukarı kaydı.

"Galiba tansiyonum düşüyor..."

"Mesajı görene kadar telefon bizde kalacak." dedi Burçak sırıtarak.

"Neyse hadi devam!"

Kerem'in telefonunu cebime koydum ve yere bağdaş kurarak oturdum. Kerem de hırsla yerine geçti ve "Sıçtınız oğlum siz!" dedi. Ardından ortada duran şişeyi çevirdi.

Soru kısmı bana, cevap kısmı Burçak'a geldi.

"Doğruluk."

Fazla abartmıştık yine. Bu yüzden çitayı düşürecek bir soru soracaktım.

"En son kiminle ve ne hakkında mesajlaştın?"

Suratı anında değişti ve gözleri büyüdü.

"Hobaaa!" diye bağırdı Kerem.

Burçak'ın yüzü şekilden şekile girerken bana değişik hareketler yapıyordu. Anlamadığımı belli edercesine kafamı salladım. "Kızım söylesene?"

Burçak'tan bir eylem göremeyen Emir bağdaş kurmasından dolayı yere düşmüş telefonunu aldı. Şifre olduğunu görünce telefonu bana uzattı. Telefona uzanırken Burçak öne atladı ve telefonu kapmaya çalıştı. Ondan önce davranıp ben aldım. Şifresini bildiğim için kolayca girdim ve WhatsApp'ı açtım.

En yukarıda gördüğüm isimle gözlerim büyürken Burçak'a döndüm. Panikle Keremgili işaret ediyordu. 'Sen merak etme' dercesine kafamı salladım ve konuşmaya tıkladım. Okuduklarımdan sonra gülsem mi ağlasam mı bilemedim.

Tüylü Şeftali Where stories live. Discover now