İçeriye girdiğimizde gelin ve damadın daha gelmediğini görünce rahatladık. Düğün daha yeni başlamış, 1-2 çift pistte dans ediyordu.
Yere yığılmış adamlar ayaklandıktan sonra bizi bulmasınlar diye köşelere çekildik. Biraz etrafa boş boş bakındık.
"Napıcaz?" dedi Begüm.
Aslında aklımda bir fikir yoktu. Burçak'ın aramasıyla aklıma 'düğün basma' fikri gelmiş ve bir şey düşünmeden gelmiştim.
"Bence kızı kaçıralım..." dedi Emir.
Bir süre herkes birbiriyle bakıştı. Hiç kimse bunun nasıl olacağını bilmediği için karar da veremiyorlardı.
"Tamam." diyince tüm gözler bana döndü. "Önce gelin odasını bulalım."
Gelin ve damadın o mikemmel şarkı eşliğinde içeri girmeleri gereken yolda ters yönde ilerledik.
Karşımızdaki merdivenleri çıkmaya başladık hiç düşünmeden. Etrafıma bakındım. Altın rengindeki harflerle yazılmış olan 'GELİN ODASI' yazısını görünce solumdaki Burçak'ı dürttüm. O da baktığım tarafa baktı.
"Bora, Arda, Emir ve Kerem. Siz gidin damadı oyalayın. 2 kişide kapıda nöbet tutsun. Biz kızlarla gelini alıcaz." dedim.
"Damadı tanımıyoruz. Hangisi olduğunu nerden bilicez?" dedi Arda.
"Kafasında sim varsa damattır." dedi Burçak.
Arda, Burçak'ın dediğine ufak bir tebessümle karşılık verip damat odası olduğunu düşündüğüm odaya doğru ilerledi.
Kerem de onun peşinden gidince Bora ve Emir nöbet tutmak için koridorda kaldılar.
Begüm'e işaret verip gelin odasının kapısını tıklattım. 'Gir' komutunu beklemeden içeri daldım.
Koltukta beyaz gelinlikli Esra'yı görmem içimi rahatlatırken, onun tepesinde dikilmiş orta yaşlardaki kadını görmem içime korku salmıştı.
Bir süre bakıştık o kadınla. Uzun süren bakışmamızı Begüm bozdu.
"Ay çok yakışmış gelinliiik!" diyerek Esra'ya sarıldı.
Esra da bozuntuya vermeden sarıldı Begüm'e. Kapıda daha fazla dikilmeyip içeri girdik.
"Siz kimsiniz?" dedi kadın bir bize bir de Begüm'e bakıp.
'Gelinle ilgilendiğine göre gelin tarafındandır' mantığıyla cevap verdim.
"İbrahim'in kuzenleriyiz." dedim.
Esra'nın attığı uyarıcı bakışları umursamayarak salakça sırıtıp baktım kadına.
"İbrahim kim ayol?"
İbrahim'in kim olduğu hakkında benim de bir fikrim yoktu. Aşağıda gelin-damat masasında İ&E yazıyordu. Ve İ ile başlayan erkek ismi olarak aklıma ilk İbrahim gelmişti.
Sorduğu soruyu duymamazlıktan gelip asıl merak edilen soruyu sordu Burçak.
"Memnun olduuk. Siz nesi oluyorsunuz gelinin?" dedi neşeli sesiyle.
"İsmail'in ablası Meryem ben. Esra'nın görümcesi yani." dedi böbürlenerek.
Ben de diyorum bu tepesindeki fazladan kafa ne ayak? Hayır yani o kadar büyük topuz olur mu?
YOU ARE READING
Tüylü Şeftali
Teen Fiction•••• "Her şeyi öğrendim. Belli ki eski sevgiliden daha fazlası. Hala onu mu seviyorsun?" "Bora yapma..." dedim yalvarır gibi bir sesle. "Öyle, değil mi?.." Elimin altındaki elini çekti hemen. Boşluğa düşmüş gibi, elime bakakaldım. "Ben neyim peki...
