In the Blink of An Eye || Hood

44

Geçen bölümdeki yorumların azlığı beni üzdü doğrusu :((

Calum: Riley

Calum: Bir sorun mu var?

Riley: Hayır, neden?

Calum: Son günlerde çok sessizsin ve ben seni hiç öyle görmemiştim.

Riley: :)

Riley: Mutluyken sessizleşirim

Riley: Bir süre sonra alışınca eskisi gibi konuşmaya başlarım, hiç merak etme.

Calum: Olamaz

Calum: Alışmasan olmaz mı başımın ağrıdığı günleri hiç özlemedim doğrusu

Riley: Gıcık yaratık

Riley: Olmaz

Riley: Konuşacağım ve sen de beni dineleyeceksin

Riley: Yanına ağrı kesici ol memnun değilsen

Calum: Bana vereceğin rahatsızlıktan olmamak ne haddime?

Calum: Sadece, ben de mutlu olmak istiyorum.

Riley: Bu mutlu olmadığın anlamına mı geliyor yani?

Calum: Hayır, beni yanlış anladın.

Calum: Ben mutluyum

Calum: Ama tamamlanmamış şeyler var

Calum: Tamamlamak da senin elinde, biliyorsun.

Riley: Nasıl yapacağım onu?

Calum: Çok basit

Calum: Konuşarak

Calum: Henüz konuşmadın

Riley: Az önce konuşunca başını ağrıttığımdan şikayet ediyordun!

Calum: Bu öyle bir konuşma değil ki

Calum: Başımı ağrıtmayacak bir şey söylersen, başım da ağrımaz.

Riley: Çok zekice

Riley: Yani fısıldamamı istiyorsun, öyle mi?

Calum: Ri, bir şey söyleyeceğim ama alınma.

Calum: Aklın yarım mı senin?

Riley: Hayır Calum, değil.

Calum: Evet, biliyorum.

Calum: Ve bunu bildiğim için salak ayağına yattığının da farkına varabiliyorum.

Calum: Ama bunu yapmana gerek yok, ben seni seviyorum.

Calum: Beni gülümsetmene çok ihtiyacım var.

Calum: Benim için bunu yapacak mısın?