9

1.8K 148 57
                                    

Calum: Riley

Riley: Efendim Calum

Calum: Neden son mesajıma cevap vermedin

Riley: Güzel soru

Riley: Vermedim çünkü çalışmalar çok yoğun, aklımdan çıkmış olmalı

Calum: Hıı peki

Riley: NE BULDUĞUMA İNANAMAYACAKSIN

Calum: YOKSA KAYBETTİĞİM MODİFİYE ÇIKARTMALARINI MI BULDUN

Riley: Ne

Riley: Hayır

Calum: Of ya

Calum: Neden heyecanlandırıyorsun kızım o zaman

Riley: Üzgünüm, ilk okulda bana taktığın tacı bulmuştum da, çıkartmaların yanında o kadar önemli olmasa gerek.

Calum: Oha

Calum: O tacı unutmuşum

Calum: Nasıl buldun

Riley: Annemin atmadığım ama hiç kullanmadığım gereksiz şeyleri tıktığı bir dolap var

Riley: Bir şey ararken rastladım

Calum: Gereksiz şeyler dolabı demek

Riley: Senden gereksiz şey mi var Calum :)))

Calum: Var

Calum: Senin esprilerin :)))

Riley: Pis yaratık

Calum: Pis bir yaratığın sana taktığı tacı bulmak seni neden mutlu etti?

Riley: Mutlu etmedi sadece bunca yıldır aramızda geçen güzel bir anı olması tuhafıma gitti, o kadar.

Riley: Tacı bana nasıl taktığını hatırlıyor musun?

Calum: Ağlıyordun ben neden prenses değilim diye

Calum: Yanlış hatırlamıyorsan disney prenseslerinden birini kıskanmıştın

Calum: Şimdi düşününce çok komik aslında

Riley: Duygularımla alay etme Cal

Calum: Bir güzellik yapıp sana o tacı takmışım o zaman, şimdi dalga geçmek hakkım bence.

Riley: Sus ve bana hikayeyi anlatmaya devam et.

Calum: Araya giren sendin, hatırlatırım.

Calum: Neyse

Calum: Ne kadar küçük olduğunu ve sana tacı takarken ıslak gözlerinle bana nasıl baktığını hatırlıyorum

Calum: Birinci sınıftaydık, ağlaman beni üzmüştü.

Riley: Ama sen küçükken beni hep ağlatıyordun ki

Calum: Evet ama konumuz bu değil şu an

Calum: O zaman üzülmüştüm işte 

Riley: İnsafa geldin herhalde

Calum: Olabilir

Riley: Çok mutlu olmuştum ama 

Calum: Hatırlıyorum

Calum: Gözlerini silip aynaya koşmuştun

Calum: Sonra da gördüğünü beğenip beni öpmüştün

Calum: Hatırlıyor musun?

Riley: Aaa evet, şimdi sen deyince hatırladım

Riley: Öptüğüm ilk erkek olman ne büyük felaket

Calum: Ya senin beni ilk öpen kız olman

Calum: Küresel ısınmadan beter

Riley: Hemen savunmaya geçme Calum, şakaydı

Riley: Küçükken yanakların kocamandı

Riley: Sevimli bir ufaklıktın

Riley: Ama sonra o yanakların her yeri sivilce oldu

Riley: Ve hala da o durumda

Riley: Hiç öpülesi kalmadı şimdi

Calum: Öp diye ölüyordum sanki ben

Riley: Sanırım seni öptükten sonra prensten kurbağaya dönüşmene neden oldum

Calum: Kıytırık prenses, ne olacak.

Riley: Senin prensesinden anca kıytırık prenses olur zaten.

Calum: Benim prensesim mi?

Riley: Evet, öyle demiştin ya, unuttun mu?

Riley: Üzülme sen artık benim prensesimsin diye

Riley: Yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum?

Calum: Hayır hayır, doğru hatırlıyorsun.

Riley: Bir taç takmayla prenses sanmıştım kendimi, çocukluk işte :)))

Calum: Aynen

Calum: Bir demeyle prensesim olmuştun, çocukluk işte.



In the Blink of An Eye || HoodWo Geschichten leben. Entdecke jetzt