Kafeterya

44.5K 1.3K 58
                                    

Multimedia : DEFNE 

Kız arkadaşım..

Cenker neden böyle bir şey demişti? Ne dediğinin farkında mıydı yoksa ben mi yanlış duymuştum? Gözlerim şaşkınlıktan kocaman olmuş bir şekilde Yusuf Beyle göz göze geldiğimde hemen gözlerimi eski haline çevirmeye çalışmış ve gülümsemeye çabalamıştım.Sanırım yanaklarım alev atıyordu...

''Çok sevindim Cenker Bey.Defne'nin emin ellerde olduğunu bilmek çok güzel oldu...Eee..Düğün ne zaman?'' diyip gülümsediğinde öksürmemi engelleyememiştim.Cenkerle göz göze geldiğimde bakışlarını benden kaçırıp Yusuf Bey'e çevirmişti.

Hafif bir öksürük ardından ''Henüz bir tarih belirlemedik ama düğüne daha çok var.'' demişti.Neden bilmiyordum ama gülesim gelmişti.Dudaklarımı birbirine bastırmış gülmemek için zor duruyordum.

''Buraya Defne'nin birkaç gündür işe gelmemesi konusunu konuşmak için gelmiştim.Defne'yle ufak ama önemli problemler yaşadık.İşe gelmesine ben izin vermedim'' diyerek eklemişti Cenker.

''Hiç önemli değil Cenker Bey.Ben ailesiyle ilgili bir şey oldu ve gelemiyor diye düşünüyordum.Bugün de gelmezse ailesini ziyarete gidecektim.Yani kısacası önemli değil'' diyerek gülümsemiş ve sonra da eklemişti''Çay-kahve?'' 

''Kahve olabilir.Eğer izniniz olursa bugünümü burada geçirmek istiyorum...Güneş Holding'in çok iyi bir şirket olduğunu biliyorum fakat Defne'nin çalıştığı yeri ve kişileri görmem gerek.Yanlış anlamayın sakın ama emin olmalıyım'' dediğinde benim yanaklarım yine alev olmuştu.Ne yani tüm gün boyunca burada mı olacaktı? 

''Şirketimizin çalışanları son derece güvenilir insanlardır,gözünüz arkanızda kalmasın.Ama kalıp kendi gözlerinizle görmek istiyorsanız bu sizin en büyük hakkınız'' diyerek gülümsemişti Yusuf Bey.

''Ben izninizle işime dönebilir miyim Yusuf Bey?'' dediğimde kafasıyla onaylamış ve masadaki dosyaları bana uzatmıştı.''Tabiki Defne Hanım.Şu dosyalara da bir göz atar mısınız?'' dediğinde uzanıp dosyaları almış''Tabiki..Şimdi izninizle'' diyip gülümsemiş ve kapıya yönelmiştim.Tam kapıdan çıkacakken Cenker'in sesiyle arkama dönmüştüm.

''Öğle arasında alırım seni'' Bana mı demişti? Ama Yusuf Bey'e diyecek hali yoktu ya..Yanaklarım alev almış bir şekilde gülümsedim ve tamam diyerek odadan çıktım.Dışarıya çıktığımda büyük bir rahatlama hissetmiştim.Sanki içeride boğulacakmış ama çıkınca rahatlamış gibiydim.Cenker neden erkek arkadaşım gibi tanıtmıştı kendini? Güvenliğim için mi? Gerçek anlamda erkek arkadaşım olmasa da kendini öyle tanıtması beni çok mutlu etmişti.'Kız arkadaşım' demişti.Ne kadar da hoştu...Ahh..Neler saçmalıyordum ben yine?

Odama geldiğimde odamı ne kadar da özlediğimi fark etmiştim.Elimdeki dosyaları masaya bıraktım ve sandalyeye oturup bir süre gözlerimi kapattım.Yorgun,moralim bozuk ya da kafam karışık olduğunda hep böyle yapardım.Bir nevi rahatlıyordum...Başım zonkluyordu sanırım bugün atlattığımız kazadan dolayıydı.İşe başlamadan kafeteryaya çıkıp kahve almaya karar vermiştim.İşten önce çok iyi geliyordu.

Yürürken başımın zonklaması şiddetleniyordu.Kafeteryaya gelip kahvemi aldığımda köpük bardağın elime yaydığı sıcaklık elimin yanmasına sebep olmuştu.Kahveyi diğer elime alıp elimi üflediğimde bu sefer diğer elimde yanıyordu.Kahveyi hemen karşımdaki masaya bırakıp iki elimide kuvvetli bir şekilde üflemiştim ve bu da başımın daha da zonklamasına yol açmıştı.Kahvemi elime alıp kapıya yönelecekken karşıdan gelen Ayla ablayla kahveyi almaktan vazgeçmiştim.Çünkü beni bu halde görünce fazlasıyla lafa tutacaktı.Bana doğru yaklaştıkça yüzündeki sinir ve şaşkınlık artıyordu.Evet şimdi Ayla ablaya olanları dökülme vakti...

PAPATYAWhere stories live. Discover now