12.01.2013

1K 137 16
                                    

Yazar: vaeliselva



12 Ocak 2013

Jongin kapıyı ses çıkarmamaya dikkat ederek yavaşça açmıştı. Başka bir kapıyı daha aralamadan önce gözlerinin karanlığa alışması için bir süre beklemişti. Ancak gözleri kapalı bile olsa sıradaki kapıyı bulabilirdi.

Dairesinin her köşesine, kokusuna ve tabii ki sahibine aşinaydı.

Kyungsoo'nun odasına doğru ilerlemişti. Onun odası da tıpkı oturma odası gibi karanlıktı.

Jongin, Kyungsoo'nun nefes alış sesini duyabiliyordu. Nefesi yavaş ve düzenliydi. Jongin ilk kez burada uyuduğunda Kyungsoo'nun neden ışıklar kapalı bir şekilde uyuduğunu merak etmişti. Neden karanlıkta ve yalnız uyuyordu?

Nedeni oldukça basitti, çünkü o yalnızdı.

Kyungsoo'nun ailesi yıllar önce ayrılmışlardı. Annesi yeniden evlenmiş, babası ise her zaman işi ile meşguldü, küçük kız kardeşi ise gerçeklikten kaçmak için denizaşırı ülkelere gitmişti.

Kyungsoo büyük bir evde yalnız ve tek başına yaşayamayacağından bu apartmana taşınmıştı. Ama hala eski yalnızlığını hissediyordu.

"Oda aydınlık olduğunda tüm görebildiğim bu koca odada bir tek kendim oluyor ama oda karanlık olduğu zaman birinin benimle birlikte burada olduğuna dair ufak bir umudum oluyor. Kulağa ürkünç geliyor değil mi?"

Jongin, o soruyu sorduktan sonra Kyungsoo'nun verdiği cevabı her hatırlayışında içini bir acının kapladığını hissediyordu. Ama o günden sonra, Jongin ne kadar sürerse sürsün Kyungsoo'nun bir daha yalnız hissetmemesini sağlamaya karar vermişti.

Jongin büyük yatağın yanına vardığında Kyungsoo'yu tam net olarak göremiyordu ancak Kyungsoo'nun bedeninin her bir santimini biliyordu.

Büyük gözlerini.

Muazzam kalp şeklindeki dudaklarını.

Mükemmel yan profilini.

Güzel köprücük kemiklerini.

Jongin'in kolayca sarmasını sağlayan dar omuzlarını.

Ve Jongin'in dokunuşu için yalvardığı ellerini.

Kyungsoo'nun vücudunun Jongin'e ait olduğunu bilmekten başka ne onu daha iyi ne hissettirebilirdi? Tabii ki bu cinsel anlamda bir aitlik değildi. O kadar ileri gitmemişlerdi. İlişkileri Jongin yada Kyungsoo tarafından henüz tanımlanmış değildi.

Arkadaşlık?

Kardeşlik?

Yada sevgililik?

Bunlardan daha fazlasıydı. Daha karışıktı. Ancak Jongin, aralarında geçen konuşmaların ve etkileşimlerin herhangi bir sevgiliden daha fazla olduğunu biliyordu.

Jongin, Kyungsoo'nun yatağına ilişip ilk saçlarını daha sonra yanağını okşamıştı. Daha sonrasında ise eliyle Kyungsoo'nun dudaklarına dokunmuştu.

Kyungsoo yavaşça yanındaki bedenin farkında vararak uyanmıştı ancak bu onu şaşırtmamıştı. Jongin geceleri sık sık bilinmeyen bir nedenden ötürü gelir ve yatağına sokulurdu. Ve bu onu geceleri yalnız uyumayı sevmediğinden mutlu ederdi.

"Burada ne yapıyorsun?" Kyungsoo boğuk sesiyle sormuştu.

Jongin ise ona arkadan sarılıp fısıldamıştı.

"Bugün senin doğum günün hyung."

Kyungsoo genişçe gülümserken ensesine çarpan Jongin'in nefesi kanında bir elektriklenme yaratıyordu.

Last January ||  ÇeviriDonde viven las historias. Descúbrelo ahora