0.7

891 45 3
                                    



   Koltuğa uzandığımda 'Yorucu günlerin amına koyiyim!' diye fısıldadım. Ölü gibiydim ve hiç bir güç beni kaldıramazdı.

     Wonho bize bir ton araştırma vermişti ve resmen ağızımıza sıçılmıştı. Nerdeyse iki gündür kütüphanede yatıyordum. Ne yani internetten araştırsak hee!? Neyse sakin ol Min Ji gözlerini kapat veeeee...

Dinggg dongggg!

"Ananı avradını ama ya!!"

Sızlanarak ve ağlak sesler çıkararak kapıyı ya gidip açtım.

"Ne olursun bir gün yalnız kalıyım!!"diye bağırdığımda kapıda birinin tuttuğu ve nerdeyse suratının tamamını kapladığı kocaman bir tavşanla karşılaştım. Tavşanın arkasından başka bir tavşan çıktı ama bu seferki tatlı değil kızgın kaşları çatılmış bir tavşandı.

"Ö-özür dilerim."diyip dudaklarımı büzdüm.

"Göstericem sana özürü giriyim bir içeri."diyip elindeki tavşanı bana verdi Wonho. Koca tavşan elimdeyken kapıyı kapattım ve onun artından salona geçtim.

Y/N:Wonho'nun aldığı tavşan bu çok güzel değil miii? Banadaaa alsanızaaaaa ╰(*'︶'*)╯♡

Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.

Y/N:Wonho'nun aldığı tavşan bu çok güzel değil miii? Banadaaa alsanızaaaaa (*'︶'*)╯♡

    Koltuğa yayılıp bacaklarını sehpaya koydu. Hala kaşları çatık bir şekilde bana bakıyordu.

"Cidden çok yorgunum tavşan. Öyle bağırmak istemedim. İki gündür kütüphanede sabahlıyorum."diyip kendimi acındırma politikasını uyguladım. Veeee ne oldu tahmin edin??? Tabikide işe yaradı *piçsmile*

"Yaptın bari ödevini."

"Evet örrtmenim."

"Anlayamadığın bir yer var mı ? Azıcık kopya veriyim."

"Var hocamm."dedim cilveli bir şekilde.

"Hımm neresiymiş?"dedi dudaklarını yalarken.

    Tavşanı tekli koltuğa koyup yanına oturdum. Boynumu gösterdim.

"Burada ufak bir sıkıntı var hocamm."

"Anatomiden de hiç anlamam ama bir bakıyım."dedi.

    Parmak uçlarını boynumda gezdirmeye başladı. Bu adamın bana karşı olan bu zaafına bayılıyorum.

"Biraz daha yakından bakmalıyım. Acaba tadına mı baksam."diyip dudaklarını ısırdı.

    Saçlarımı sol tarafıma atıp sağ tarafta kendine yer açtı. İlk baş parmağı ile şah damarımı okşadı sonrada dudaklarını ıslatıp boynuma kelebek öpücükleri kondurdu. Lanet olsun adamın üzerinde derin bir etkim vardı ama onun bendeki etkisi tahmin edilemezdi.

Blue Moon// Wonho/TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now