TENLERİN SEÇİMİ

6. Bölüm

Ertesi gün okuldan sonra Gamze ve Deniz hem biraz eğlenmek, hem de Deniz'in önceki gün bozulan moralini yerine getirmek için Denizlerin evinde pijama partisi yapmaya karar verdiler. Melis'e de haber verdikten sonra içki ve abur cubur almak için markete geçtiler. Birkaç bira, iki şişe rakı, mezelik malzemeler, cips ve çerezleri aldıktan sonra kasada sıra beklerken yanlarındaki kasada ödeme yapan Oğuz'la karşılaştıklarında Deniz görülmemek için kasanın arkasına saklanmaya çalıştı. Gamze'yse Deniz'e doğal davranmasını söylese de Deniz'e söz dinletmek pek kolay sayılmazdı. Oğuz da o gün okuldaki dersi bitince şirkette atıştırmak için bir şeyler almak için bulduğu ilk markette durmuştu. Kızları fark etmeden geçip gidecekti ama Gamze Deniz'i durdurmaya çalışırken pek de sessiz sayılmazdı. Oğuz bu kızı sinirlendirmekten gerçekten hoşlanmaya başlamıştı. Bu yüzden bir şey unutmuş gibi davranıp tekrar içeri girdi ve Deniz'in arkasındaki sıraya geçti. Kızlara kafasıyla selam verdiğinde Deniz neredeyse çıldıracaktı.

"Bu adam bilerek yapıyor ya. Rezil edecek beni bak görürsün Gamze. "

"Deniz Allah aşkına kendine gel ya fark etmeyecek adamı fark ettirirsin salak saçma hareketler yaptığının farkında mısın şu anda? Sanki biliyor muydun kızım adamla yatarken hocan olacağını? Olmuş bitmiş şeyi ne uzattın ya."

"Kızım adam sabahında tanışmak için kalmış. Ben kovmaktan beter ettim adamı. Bir de bilmiş bilmiş konuştum yok bildiğin kızlara benzemem, yok sensiz de yaşayabilirim falan."

"Bu konuyla ilgili fikrimi biliyorsun uzatmayacağım o yüzden. Her zaman dediğim gibi kudurmanın sonu kötü kızım öğren işte."

"Allah'ım şu beladan bir kurtulayım 4 fakir doyuracağım ya yeter ki kurtulayım."

"Yalnız bir noktaya parmak basmak istiyorum Denizcim o da şu ki adamı tatmin ettin demek ki lan. Her ne kadar gurur duymasam da bu işte iyisin kızım. Aferin. "

Deniz gülerek "geri zekalısın Gamze " diye cevap verirken Oğuz ikisini izliyordu. Ne konuştuklarını duyamasa da izleme işini sevmişti. Bu kız gerçekten çok güzeldi. Özellikle de gülümserken. "Ne yapıyorum ben" diye düşündü sonra kendi kendine. Bu kızla olanlar duyulursa babası bitirirdi onu. Hisseleri de on sene falan alamazdı. Oğuz bu düşüncelerle beklerken kızlar Melis'in istediği şalgamı almadıklarını fark ettiler ve Deniz dönüp almaya karar verdi. Bu sırada Oğuz'un da gideceğini umuyordu ama işler hiç de beklediği gibi olmayacaktı. Çünkü Oğuz onun tek başına gittiğini görünce sıradan çıkıp arkasından koştu.

"Deniz. Bir saniye bekler misin? "

Deniz arkasından gelen sesle irkildi. Kalbi küt küt atarken yavaşça arkasını döndü.

"Evet Hocam."

"Merak etme seni utandırmak için gelmedim arkandan. Ben yalnızca aramızda geçenlerden sonra konuşmamız gerektiğini düşündüm. "

"Bence hiç gerek Yok hocam. Konuşacak bir şeyim olduğunu sanmıyorum. "

"Tamam, o zaman beni dinle. Olanlarla ilgili herhangi bir şekilde başını derde sokmayacağımı söylemek istiyorum. Zaten duyulursa benim de başım yanar malum. Güzel bir gece geçirdik seninle o kadar. İkimiz de durumun buralara gelebileceğini tahmin edemezdik. Senin için de böyledir umarım. "

"Tabii ki böyle. Beni Selin mi sandınız siz? "

"Selin? "

"Bizim sınıftan her sorunuza atlayan kız."

"Hatırlayamadım. "

"Neyse çok da önemli biri değil zaten. Benim için de öyle. Lütfen sınıfta da herhangi bir imada bulunmayın dünkü gibi. "

"O zaman anlaşmamızın şerefine sizi eve bırakayım. "

"Yok gerek Yok ev yakın zaten. "

"Merak etme anlaşma anlaşmadır. Gamzeye belli etmem."

"Yok teşekkürler cidden gerek Yok. "

"Deniz hala korkuyor musun? Yoksa prensip olarak tek gecelik ilişkilerinin arabasına da mı binemezsin?"

"Böyle mi ima etmeyeceksiniz yani? "

"Baş başayız diye şaka yapmıştım. Neyse unut, duymadın say. Beni herhangi bir hocan olarak düşün öyle gel benimle olmaz mı? "

"Peki, o zaman Hocam"

"Hocam" kelimesini inatla vurgulu söylüyordu. Bu Oğuz'un da gözünden kaçmamıştı.

"O zaman önden buyurun Öğrencim. "

Deniz itaatkar bir tavırla dönüp yürümeye başladı. Oğuzsa arkasından yürürken kalçalarına bakmaktan kendini alıkoyamadı. Bu kız Oğuz'a hiç iyi gelmemişti. "Ah şu hisse meselesi olmasaydı" diye düşündü. O an aklına güzel bir fikir geldi. Biraz yakınlaşmanın kimseye zararı olmazdı değil mi?

xxx

"Teşekkürler hocam. Siz olmasanız zor taşırdık bunları. Deniz ben bunları çıkarıyorum sen de diğerlerini alsana."

Gamze'nin eve çıkmasıyla baş başa kalmışlardı. Yine. Deniz sessizce poşetleri alırken Oğuz da ona yardım etti. Poşetleri verirken elleri birbirine değdiğinde ikisi de ürperdi. Deniz hemen fark ettirmemeye çalışarak söze girdi.

"Şey. Teşekkürler. Hocam. "

Oğuz Deniz'e biraz daha yaklaştı ve kulağına fısıldadı:

"Vurgulamana gerek yok. Hocan olduğumu biliyorum."

Deniz'e ise bu yakınlaşmayla daha garip bir şeyler olmuştu. Geri çekilerek cevap verdi: 

"Bu kadar sessiz olmanız gerekmiyor Hocam. Ayrıca bir şey söylemeden edemeyeceğim. O gece. Benim için çok da güzel sayılmazdı."

"Bence ikimiz için de mükemmeldi. En azından beden diline göre. "

"Hepsi taklitti. Hocam. "

 Deniz zaferinin tadını çıkarırcasına bir gülümseme fırlattı ve "iyi günler hocam" diyerek binaya girdi. Oğuzsa arkasından bakakalırken aklına gelen bir detayla sevinerek arabasına bindi. Deniz ona gülümsemişti...