-11-

2.1K 220 43
                                    


11. Episode

-

Güneş bulutların arasından sıyrılıp tekrar parıldadığında Jongin hâlâ şelalenin altındaydı.

Kyungsoo ise şu an çıldırmak üzereydi. Alt tarafı uçuşa hazırlanmıştı ama daha ineceği havaalanı hazır değildi.

Rahibe gibi soyunmuyor bir de

Artık sınırının son raddesine gelip başından akan suya rağmen Jongin'i kendine çekip dolgun pembemsi dudaklarına yapıştı.

Ah, lanet tadı çok güzel

Jongin'in de bekletmeyip ona karşılık vermesiyle ortam iyice kızışmıştı. Kyungsoo hızını alamayıp Jongin'i yanlarındaki taşa yatırıp üzerine çıktı.

"Bu kadar azmış olduğunu tahmin etmemiştim." Deyip kıkırdadı Jongin. Kyungsoo Jongin'in gülüşünden öptü.

Kyungsoo Jongin'in ıslak pantolununu çıkarıp attığında Jongin utanmıştı. Üzerindeki tişörtüde bir çırpıda çıkarıp attığında bir tek altındaki boxerı kalmıştı.

Kyungsoo düşündü.

Cidden çok bencilim, sırf kendi zevkim için sevdiğim adamın bekaretini soğuk sivri taşın üzerinde alacağım sanırım piçin tekiyim.

Jongin düşünceli Kyungsoo'ya baktı. "Kyungsoo ne oldu yanlış bir şey mi yaptım?" Deyip masumca konuştuğunda Kyungsoo tekrar kendine kızdı.

Kyungsoo Jongin'in kolundan tutup taşın üzerinden kaldırdı. Jongin ise yanlış bir şey yaptığını düşünüp dudak büzdü.

Kyungsoo taşın üzerine oturup Jongin'i kucağına oturtturdu. Elini Jongin'in boxerına atıp penisini sertçe sıktı. Jongin Kyungsoo'nun ani hareketiyle başını arkaya attı.

"K-Kyung- ahhh ahhh l-lütfen," Dediğinde Kyungsoo Jongin'in kulak memesini dişlerinin arasına alarak ısırdı. Sertleşmiş penise sertçe asıldığında Jongin derince bir inleme sesi çıkardı.

Jongin zevk suyunu sızdırdığında titreyerek kollarını Kyungsoo'nun boynuna doladı.

"İnle kara meleğim, ormanda inleyişlerinin buğulu yankılanmasını duymak istiyorum." Deyip kısık sesle konuştuğunda Jongin içinde tuttuğu yüksek inlemeyi dışarı saldı.

Dediği gibi inleme sesi ağaçtan ağaca çarpıp tiz bir inleme sesi yankılanmıştı. Jongin sona ulaştığında kasılarak Kyungsoo'nun kaslı gövdesine boşalmıştı. Nefes nefese kalmışken poposunun altındaki sertliği hissetti. Eğik başını kaldırıp Kyungsoo'ya baktı. "Seni rahatlatacağım." Deyip hızla eğilip Kyungsoo'nun erkekliğini ağzına aldı.

Kyungsoo şaşkınlıkla önünde eğilen tanrıçasına baktı. Cesaretine hayran kalmıştı. Erkekliği sevdiği adamın sıcak mağarasında ileri geri gittiğinde daha da hızlı olmasını istedi. İki eliyle başını tutup ağzında hızlanmasını sağladı.

Zevkten dört köşeydi. Başını arkaya attığında gözleri karardı. Etrafındaki ağaçlar dönüyormuş hissine kapıldı.

Boşalacağını anladığı zaman zorlukla elini penisine atıp sıcak kuytudan çıktı. Kasılarak suya boşaldığında ona sevimlice bakan Jongin'in çenesinden tutup dudaklarını öptü.

"Buradan kurtulduğumuzda sana nikâhı basacağım."

-

Size çok azıcık fake atmış olabilirim sorry friends

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
You're My Last Chance [HunHan] (√)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin