Bir uçak kazası ve sağ kurtulan altı kişi.
Luhan ve yanındaki beş kişi ıssız bir adada mahsur kalmıştı.
Bilmedikleri bir şey vardı o da adada yaşayan Sehun ve beş arkadaşı.
Onların kovalamaca oyununu okumaya ne dersiniz?
"Sehun-sshi gördüm gördüm bir insan gördüm," Jongdae'nin bağırışını duyan Sehun yaslandığı yerden doğruldu.
"Ne saçmalıyor yine," Sehun diğerlerine sorduğunda onlarda boş bakışlarla yanlarına koşarak gelen Jongdae'ye dikkat kesildiler. Jongdae yanlarına geldiğinde nefes nefeseydi.
"Bana baktı, sincap gibi gözleri vardı, gördüm onu," Sehun anlamaz bakışlarla Jongdae'ye bakıyordu.
"Ateşin mi var senin, ne sincabı ne gözü anlamıyorum seni," Sehun mağaranın içine girip ateş yakma işine koyuldu. Jongdae ona şaşkınca bakan diğer üyelere baktı.
"Kyungsoo, Chanyeol gördüm diyorum bir insandı," Kyungsoo başını olumsuz anlamda sallayıp mağaraya girdi.
"Chanyeol sen inanıyor musun bana?"
"Jongdae, zaman kavramını kaybettiğimiz bu lanet yerde senin zırvalıklarınla uğraşamayacağım," Umursamaz bir ses tonuyla konuştuğunda Jongdae ofladı.
"Zırvalık değil, gördüm işte neden inanmıyorsunuz ki?" Chanyeol'un da mağaraya girmesiyle Jongdae de el mecbur peşlerinden gitti.
Mağaraya girdiğinde Kyungsoo soğuk zemine sırt üstü uzanmış, ateş yakmaya çalışan Sehunu'u izliyordu. Chanyeol'a baktığında elindeki tahta parçasının ucunu biliyordu.
"Yixing nerede, o bana kesin inanır," Deyip mağaranın içinde volta atmaya başladı.
"Meyve toplamaya gitti, tamam Yixing saf olabilir ama senin saçma salak hikâyelerine de kanacak kadar aptal olduğunu sanmıyorum," Sehun alaycı ses tonuyla konuştuğunda Jongdae kaşlarını çattı.
"Yemin ederim ki gördüm diyorum, bana baktı, güzel bir insandı hadi ama inanın," Jongdae kendini kanıtlama çabasındayken güç sarfediyordu.
"Tao nerede yavru kuşum bana kesin inanır,"
"Şelaleye gitti, yıkanacakmış," Sehun yaktığı ateşi harlarken mağaraya elinde meyvelerle Yixing girdi.
"Bende senin gibi bir hayvan gördüm, tam karşımda duruyor," Yixing'in alaylı söylemiyle tüm üyeler mağarada yankı uyandıran kahkahalar atmaya başladı.
"Neden bana inanmıyorsunuz, hiçbiriniz ile konuşmayacağım ta ki bana inana kadar," Jongdae kollarını birbirine kavuşturup sırtını onlardan tarafa döndürdü.
Neden ona inanmıyorlardı ki, görmüştü küçük sincaba benzeyen gözler görmüştü. Bu adada onlardan başka insanlarda vardı.
Ona inanmayan arkadaşlarına inandıracaktı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Yaşadıkları mağara)
Kitabın kurgusu hakkında o kadar güzel mesajlar aldım ki hepinize çok teşekkür ederim.
![You're My Last Chance [HunHan] (√)](https://img.wattpad.com/cover/93889965-64-k79199.jpg)