38

5.5K 602 151
                                    

ULAN BEN NE PONÇİK BİR YAZARIM BE , KENDİMİ ÇOK SEVİYORUM

Min'sson:Fark ettin mi?

Parrkchim: Öncelikle günaydın ve beni bu saatte uyandırdığın için senden nefret ediyorum

Sonralıkla yine neyi fark ediyorum?

Min'sson:Kapının önüne bıraktığım hediye paketini

Parrkchim:Hediye mi?

Ciddi misin?

Min'sson:Ciddiyim tabii ki

Parrkchim:Neden böyle birşey yaptın?

Min'sson: Paket daha fazla üşümeden içeriye alsan diyorum

Parrkchim:Tamam tamam

Bekle

Min'sson: Bekliyorum

~~~

Jimin koşa koşa merdivenlerden aşağı inip kapıya ilerledi.Sabahın köründe uyanıp kapısına hediye bıraktığını söyleyen şapşal yüzünden tüm uykusu kaçmıştı.Dağınık saçları ve üzerinde ki ayıcıklı pijaması ile hiç düşünmeden kapıyı açtı.

Karşısında gördüğü şey bir hediye kutusundan çok hediye paketine sarılmış bir şekilde ona bakan Yoongi'ydi.Jimin bazen gerçekten şaşırıyordu.Hangi beyin böylesine geri olabilirdi ki?

"Senin için en güzel hediyeyi aradım ama farkettim ki bu benden başka birşey olamaz." Hediyeyi bile kıskandığını gören Jimin kollarını göğsünde birleştirip güldü.Gülümsemesi karşısında donmuştu Yoongi.

Orada saatlerce durup o gülümsemeyi izlemeye razıydı.Öyle bir gülümsedi ki Jimin , Yoongi'nin sol tarafı acı içerisinde kavruldu sanki.

Tamamiyle onun olmasını istedi.

Tamamiyle o gülümsemenin sahibi olmak istedi.

ŞİMDİ DİYECEKSİNİZ Kİ BÖYLE BİRŞEY NİYE OLDU NEDEN OLDU NİÇİN OLDU AMA YANİ HİÇ Mİ TATLIŞ BİRŞEY YAZMAYAYIM

HEP SAPIK YOONGİ Mİ OLSUN YANİ

HEP JİMİN TACİZE Mİ UĞRASIN ARKADAŞLAR

did you notice? ❆ yoonmin✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin