~11~

7.3K 400 163
                                    


Jungkook'la beraber bir kafeye gelmiş oturuyorduk. Uzun zamandır birlikte olmadığımız için tuhaf gelmişti açıkçası.

"Ne düşünüyorsun hayatım?" Jungkook'un erkeksi sesini işitince kendime geldim.

"Hiç birşey" diyip otuziki dış sırıttım. Jungkook'un kaşları çatılınca birden tekrar eski halime döndüm.

"Cafe'de bu kadar erkek varken nasıl olurda sexy ve sevimli bir şekilde gülebilirsin? Hemde kocanın yanında?" Bu muydu yani bende dişimin arasında birşey var sanmıştım.

"Kıskanmana gerek yok Jungkook" alaylı bir şekilde güldü.

"Hah ben mi kıskancam seni" peki Jeon bunu sen istedin.

Cafe'nin tıklım tıklım olması ve sadece erkek olmasından fırsat bilerek sadece ufacıcık bir kıskandırma oyunu oynaya biliriz.

Zaten kısa olan okul eteğimi biraz daha yukarı çektim. Jungkook fark etmediği için şu anlık tepti vermedi ama diğer erkeklerin bana saldıracakmış gibi bakması Jungkook'un dikkatini çekmişti.

Ama oyunum burda son bulmadı tabi...

Jungkook kahvesini gözü kapalı yudumlarken düğmelerimin üç tanesini açtım her ne kadar kendimi or***u gibi hissetsemde beni kıskandığını kabul etmesi gerekiyor.

Ve son olarak saçımdaki tokayida çıkarınca saçımı iki yana sallayıp şekil almasını sağladım.

Jungkook'a baktığımda gözleri benle ve göğüsüm arasında gidip geliyordu. Tamam bu açma işini fazla abartıp sütyenimin birazcıcık görünmesini sağlamış olabilirim.

Jungkook hala gördüğü şeyin şokunu atlatamamış far görmüş tavşan gibi bakıyordu.

Cafe'den uğultular yükselince Jungkook kendine gelmişti ama o uğultular müstakbel karısı için çıktığını anladığında üstündeki hırkayı çıkarıp vücudumu sarmış ardından beni sertçe çekip dışarı çıkarmıştı.

Elimi bırakıp sinirle bana döndü. Tanrım sen Jungkook'un azabından koru...

"SEN NE YAPTIĞININ FARKINDAMISIN HWAYOUNG!! O PİÇLERİN ORTASINDA YAPTIĞINDA NEYDİ. BENİ DELİRTMEYE Mİ ÇALIŞIYORSUN? HAH"

Hiçbirşey diyememiştim sadece Jungkook'a bakıyordum bu yaptığım iğrenç birşeydi kabul ediyorum hatta baya ileri gittiğimide kabul ediyorum. Ama sadece Jungkook'un beni kıskandığını kabul etmesini istiyordum.

"Üzgünüm" deyip başımı öne eğdim.

"Birdaha bunu asla ama asla yapma Hwayoung...duydunmu beni asla yapma" başımı onaylar biçimde salladım.

"Sadece biraz kıskandırmak istemiştim üzgünüm"

"Biraz mı? Tanrım Hwayoung içeride az kalsın çıldıracaktım. Hepsini o sinirle dövebilirdim...Lanet olası güzellikte göğüslerin var Hwayoung" dediği şeyle gözlerimi açabildiğim kadar açtım. Sanırım iyi değilim.

"Seni sapık" dedim koluna vururken. Ama hiçbir işe yaramamıştı.

"Haksız mıyım Hwayoung ne kadar büyük ve güzeller hiçbir fikrin yok. Tanrım hemen evlenmeyiz" hala göğslerimden konuşmaya devam ederken bense ona 'seni geri zekalı' bakışı atıyodum.

"Jungkook yeter artık" sert bir tonla konuştuğum için Jungkook susmuştu.

"Ne o utandın mı?" Evet utandım hemde çok ne var yani utanamazmıyım.

"Yoooo niye utanayım ki? Müstakbel kocam değil misin?" Aferin Hwayoung böyle devam et.

"Demek öyleeee~~~ benden utanmıyorsun" yüzüne aldığı piçsmile'la dediğimi geri almak istedim. Ama inat işte.

"H-hayır utanmıyorum" Tanrım biraz önce kekeledim mi ben?

"Peki o zaman madem benden utanmıyorsun hadi seni bir yere götüreceğim" oha noluyoruz bu salak beni en son bir yere getirdiğinde parmağıma yüzük takılmıştı. Herşey beklerim ben bu çocuktan.

"Geldik" geldiğimiz yer yeşillik bir alandı ve hiç kimse yoktu sadece çimen olan bir yer...Ve kimse yok.

Evet kimse yok. Ve yeşillik.

"Neden geldik buraya?"

"Vakit geçirmek için genelde buraya hiç kimse gelmez. Yani tek başımızayız hayatım." Son cümleyi kulağıma fısıldamıştı.

"Hadi gel oturalım" başımla onayladım ve beni yönlendirmesine izin verdim.

Bir ağacın altında gölgelik bir yere oturmuştuk hava sıcaktı ve korunacak bir yere ihtiyacımız vardı değil mi?

"Hayatım"

"Hmm"

"Hani sen şimdi benden utanmıyorsun ya" nereden çıktı şimdi bu.

"E-evet" Jungkook bana bana doğru eğildi aramızda sadece beş santim vardı.

"Emin misin ?" Tabi ki de emin değilim.

"E-evet" neden söylemek istediğimin dışında şeyler söylüyorum?

"Pekala bunu sen istedin...gerçi bu benim işime gelir ama cezanızı çekmelisiniz bayan Jeon" sözünü bitirir bitirmez dudaklarıma kapanan sıcak dudaklar gözlerimi kapatmamı sağlamıştı.

Öpüşü derinleşirken bende ona ayak uydurmaya çalışıyordum. Elleri kalçamı bulduğunda hafif ürpermiştim. Araya dilinide sokunca tepki vermemiş aynı şekilde karşılık veriyordum.

Elleri kalçamı okşamaya devam ederken bir yandan da tuhaf sesler çıkartıyordu. Sanırım sonu iyi bir yere gitmiyor ama kendimi durduramıyordum.

Kalçamdaki elleri formamın içinde yol aldığında artık iyice uyuştuğumu hissettim. Sert bir şekilde göğsümü sıktığında acıyla inledim ama Jungkook zevk alıyormuş gibi sırıtıyordu. Bu sefer göğüs ucumu sıktığında dudaklarımı Jungkook'un tatlı dudaklarından ayırdım.

"Ne yapıyorsun Jungkook canım acıdı" Ama Jungkook'un elini hala göğslerimden çekmemişti.

"Ne oldu bebeğim kızarmışsın kocan olduğum için utanmıyorsun hemde hiç" içimden lanet okurken Jungkook'un eline bakıyordum.

"Çeker misin artık elini?"

"Hayır karım değil misin bırakmayacağım" Jungkook'a sinirden gözümden çıkan lazerle ateş ediyordum.( Yazarınız çok fazla çizgi film izliyor😂)

Jungkook elini çekince bende doğruldum ve rahat bir nefes aldım. Ama Jungkook'un suratına bakamıyordum.

"Göğüslerin yumuşak , büyük ve muhteşem hayatım" ne demezsin😒.

"Ama yeter Jungkook ben senin çünküne birşey diyor muyum bu kadarcık şeyle etkilenmesi bence hiç normal değil " Jungkook bana bakarken gözümle kalkmış değerlisini gösterdim.

"Erkeğim ben😑"

"Tanrım senin üstündeki etkimi çok sevdim"

"İstersen otele gidelim beni biraz daha tahrik etmeye devam edersen seni burada beceririm"

Vuhhuuuuuu nasıl ama biraz sapik bir bölüm oldu kabul. Derslerimi aksaltıp size bölüm yazıyorum lutfen oy verin ve bol bol yorum yapın 
Bos vaktim oldukça bölüm yazacağım çünkü 10.siniftayim derslerim çok yoğun.

Yazamadigim zaman beni affedin lutfen.💜💜💜💜💜

Saçma bir bölüm kabul ediyorum nchsknska

you're just mine | jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin