2.Bölüm •Taşkaya Koleji•

210K 7.2K 5K
                                    

Medya da Rüya.

Sabah tahmin ettiğim gibi alarmın sesiyle uyandım. Odamda bulunan banyoma gidip rutin işlerimi hallettim ve formalarımı giydim.

Formalarımız siyah etek ve üzerine yakalı t-shirt. T-shirtlerimiz renk renkti. Ben mavi olanı giymiştim. Saçlarım düz olduğu için sadece taradım. Çilekli nemlendiricimi ve rimelimi de sürdüm ve aşağıya indim. Kahvaltı hazırdı ve bir not vardı.

Kızım sabah erkenden babanla işe gittik. Bu akşam ikimizde nöbetteyiz. Kahvaltını yap ve akşam bizi beklemeden yat. Seni Seviyorum.

yazmıştı. Ben artık evde yanlız kalmaya alıştığım için pek sorun etmedim.

Kahvaltımı yapınca yola çıktım. Kolej evimize yakın olduğu için yürüyerek gidiyordum. Yaklaşık on beş dakika sonra koleje gelmiştim. Koleje girdiğimde gördüklerime inanamadım resmen okul, okul değil yol geçen hanına benziyordu... okula mı geldi yoksa geçerken uğradı mı belli olmayan insanlar, kızlara gereksiz el şakaları yapan gereksiz tipler vardı. Daha fenası kızlar bu duruma gülerek karşılık verip birşey demiyorlardı... Birden herkes bana bakıp fısıldaşmaya başladı. Bundan ne kadar rahatsız olsamda bozuntuya vermeyerek yürümeye devam ettim. Büyük uğraşlar sonucu müdürün odasına varabilmiştim.

Müdür ben sormadan,

"Sınıfın 12/C" dedi.

Müdürün odasındayken zil çoktan çalmıştı bu nedenle koşuyordum. Birden telefonumu sessize almadığım aklıma geldi. Bir yandan koşarken bir yandan da çantamda telefonumu arıyordum.

Birden sert birşeye çarpıp yere düştüm. Sonra karşımda bir çift ayakkabı gördüm ve ayakkabıdan başlayarak kafasına kadar süzdüm. Kafasına gelince bana sinirli bir şekilde bakan o kahverengi gözleri gördüm.

Kaşlarımı çattım ve ayağa kalktım.

"Ya insan bir önüne bakar değil mi? Ya da onuda geçtim yardım eder." dedim. Birden kolumu sıkıca tutup sıkmaya başladı.

"Banane kızım! Niye yardım edeyim ben sana ayrıca önüne asıl sen bak." Diye bağırdı ve kolumu biraz daha sıktı.

"Ya sen önce kolumu bir rahat bıraksana benim!" dedim ama bu sefer ben de bağırmıştım.

"Sanane lan sanane! Bırakmıyorum önce özür dileyeceksin." dedi ve sanki mümkünmüş gibi kolumu tekrar sıktı. Ben de daha fazla uğraşmak istemediğim için.

"Özür dilerim." dedim. Ve kolumu bırakıp gitti.

İlk derse girmedim kantinde oturdum. Resmen demin başıma bela alacaktım. Sonra lavaboya gittim ve koluma baktım. Hayvan morartmıştı. Ben kolumu incelerken zil çalmıştı ve bir kız lavaboya girdi. Önce bana baktı sonra koluma ve gözlerini açıp hafifçe kolumu tuttu.

"Ya canım iyi misin?" diye sordu.

Cevap versem mi? Vermesem mi? diye düşündüm. Aslında iyi bir kıza benziyordu. Kahverengi saçları, mavi gözleri vardı ve bahçede gördüğüm tiplere hiç benzemiyordu.

"Yok hayır fazla acımıyor yine de sorduğun için sağol." dedim hafif bir tebessüm ederek.

"Önemli değil ama sanki bu yeni olmuş gibi herşey yolunda mı?" dedi. Bende kafa salladım.

"Tamam o zaman ben Rüya, sanırım sen yeni geldin." Dedi.

"Bende Masal, memnun oldum. Bu arada evet yeni geldim. Burslu olarak." dedim.

"Hoşgeldin. Peki hangi sınıftasın?"

" 12/C" dedim. Birden bana sarıldı. Sonra geri çekildi ve,

"Ya Masal aynı sınıftayız." dedi. Ben de mutlu olmuştum gerçekten çok iyi bir kıza benziyordu.

"Çok sevindim arkadaşım bu arada arkadaşız değil mi?" dedim.

"Evet arkadaşız hem de bence en yakın arkadaş bile olabiliriz." dedi.

"Aynen olabiliriz." dedim.

Biz böyle konuşurken zil çalmıştı ve biz konuşarak sınıfa gidiyorduk. Sınıfın önüne geldiğimizde kapıyı tıklayıp içeri girdik. Hoca gelmişti. Rüya yerine oturdu. Ben de Sınıfa göz gezdirince sabah ki odunun da bu sınıfta olduğunu gördüm. Bana tepkisiz bir şekilde bakıyordu.
Hoca birden,

"Kızım, yeni geldin sanırım bize kendini tanıt." dedi.

"Ben Masal Yıldız Burslu olarak İzmirden geldim." dedim.

"Peki hoşgeldin Masal boş bir yere otur." dedi.

Sınıfa göz gezdirince bir tek odunun yanının boş olduğunu gördüm ve oraya gidip oturdum.

Oduna baktığımda başını sıraya koymuş olduğunu gördüm. Ben de hocayı dinlemeye başladım. Birden birisinin beni izlediğini hissettim ve sola döndüm. Siyah saçlı kahverengi gözlü kız bana sinirli bir şekilde bakıyordu. Ben de ona ne var der gibi tek kaşımı kaldırdım ve önüne döndü.

Tenefüs zili çalınca Rüya ile kantine gitmeye karar verdik. Kantine girdiğimizde bir topluluk gördük. Oraya gittiğimizde Odunun bir çocuğu dövdüğünü gördüm. Odunun çocuğa bir yumruk daha atmasıyla çığlık attım. Odun birden bana baktı ve çocuğu bırakıp gitti. Benim yanımdan geçerken birden durdu ve derin bir nefes aldı. Sonra kantinden çıktı.

Kantindeki olaydan sonra odun derslere girmedi. Biz de şu anda Rüya ile edebiyat dersine girdik. Odun olmadığı için Rüya yanıma oturdu. Hoca sınıfa gelince kimse kalkmadı o yüzden bende kalkmaya çekindim açıkçası... Hoca:

"Çocuklar şimdi herkese iki kişilik proje vereceğim. Proje aşk ile ilgili aşkın insanlar üzerinde nasıl bir etki yarattığı yani aşık olunca insan nasıl davranır nasıl hisseder bunları sunacaksınız."

"Rüya sen Batu ile Masal sen de Ege ile eş olacaksın. Yarın herkes eşleri ile birlikte kütüphanede olacak." dedi.

Benim aklımda bir soru işareti vardı ama ne olduğunu hala bulamadım...

Umarım beğenirsiniz.😃😃😎

Kolejli Psikopat'ımWhere stories live. Discover now