✓5.Bölüm'Bizim olsun istedim'✓🌙

31.6K 1.3K 53
                                    


Merhaba okurlarım, oy veren ve yorum yapan elleriniz dert görmesin...

İyi okumalar.🌙


Farkında olmadan kapıldığımız anılar vardır, kime olduğu yada bir sebebi olmayan sebepsiz anıların boyunduruğu altında kısılıp kalır hafızamız. Unutmak istedikçe hafızanda biraz daha canlanan, silmek istedikçe her harfin üzerine bastırılarak yazılan anılardır. Bu benim asla dayanamadığım, tahammül seviyemi zorlayan sınır noktamdı.

Yıllar önce yaşadığım anının birden saklandığı kilitli odanın arkasından çıkması, şimdi bütün sınırlarımı geçmeye çalışmaya katlanamadığım bir olaydı. Senelerdir rüyama girmeyen, bir kez olsun kalbime uğramayan o anılar şimdi gözlerimin önünde canlanıyordu. Hazmedemeyeceğim bir şeydi.

Derin bir nefes aldım.

Berrak olan kalbim bir anda takılmış ve yere düşmüştü. Kaldırmak istediğim de bir anda denizin dibini boylamış , beni bir çıkmazın önüne sürüklemişti. Ben aynı çıkmaza seneler öncede düşmüştüm , beni terk eden adamın arkasından öylece baktığım zaman. Beni yamyamların arasına attığında sahip çıkmadığı , tanımazlıktan geldiği zamanda bu acıyı tatmıştım.

O günden sonra ben kendi içimde çırpınmıştım , deli düşüncelerin koynunda sabahlamış , içimde yoktan var ettiğim bir şeytan olmuştu. Şimdi deli gibi korkuyordum , içimdeki gün yüzüne çıkardığım şeytanın beni terk etmesinden , yine o acizliğin içine düşmekten ve yalnızlığımda boğulmaktan çok korkuyordum.

"Ayliz Hanım?" Adımı duymam ile birlikte bakışlarım masamın üzerinden Ece'ye döndü. Yüzünde her zamanki samimi gülümseyişi vardı , dün ona izin verdiğim halde işe erkenden gelmiş ve toplantım için detaylı bir dosya hazırlamıştı. "Ben sizden bir şey rica edecektim." Derin bir iç çekti. "Size verdiğim dosyada bazı çizimleri okula sunabilir miyim?" Elindeki kahveyi usulca masaya bıraktı. "Ödevim olduğu için istiyorum , yoksa biliyorsunuz asla sizin tasarımlarınızı başlarına sunmak haddim değil."

"Ece." dedim lafını bölerek. "İstediğin çizimi sunabilirsin, ana fikir benim olsa da en detayına kadar sen hazırladın o dosyayı." Yüzündeki ifade kendini rahatlığa bıraktı ve gülümsedi. "Sana daha öncede teklif etmiştim, kıyafet konusunda nasılsın bilmiyorum ama ayakkabı alanında çok iyisin ve ben senin gibi yetenekli bir kadını kaybetmek hiç istemiyorum. Her şekilde sana yardımcı olmak ,inan beni daha mutlu ediyor."

Güçlü kadınları severdim , yaptıkları ve yapacaklarına destek olmak bir kadın olarak yapabileceğim en gurur verici şey olurdu. Ece de öyleydi. Ailesine bel bağlamak istemeyen , kendi ayakları üzerinde ailesinden uzakta, başka bir şehirde okulunu okuyan başarılı olmaya aday bir kadındı. Bana yıllar önceki halimi hatırlatması da biraz ona yakın hissetmeme sebep oluyordu.

"Çok teşekkür ederim ,Ayliz Hanım." Yüzündeki kocaman gülümsemesi ve her an parlayan ela gözlerindeki minnet ışıklarını görmek beni mutlu ediyordu. Ona eşlik ettim ve bende dudaklarımı iki yana kıvırarak gülümsedim. Masamda ki kahveye uzanan parmaklarım usulca kupayı aldı ve dudaklarımla buluşturdum. Acı kahvenin tadı dilimi yakarken gülümsemem büyüdü , bu hissi seviyordum.

"Bu arada Ece, Salim Bey'le toplantım bugüne alınmıştı değil mi?"

"Evet , saat 3'de Ortaköyde her zaman gittiğiniz restoran da olacak."

"Teşekkürler Ece." dedikten sonra önümdeki bilgisayardan gerekli maillere cevap verdim. Kafamdaki düşüncelerin hepsini çoktan unutmuştum çünkü ben işine düşkün bir kadındım. Dudaklarım gururla kıvrıldı , içimdeki şeytan parmaklarını kaldırdı ve omzuma destek verircesine koydu.

LEYALWhere stories live. Discover now