GİZLİ ÜYE (YAOI) TAMAMLANDI

" JE T'AIME"

Akashi

Sahile vardığımızda etrafta fazla insan yoktu. "Ne yapalım Akashicchi?"
-Biraz yürüyüp, dertleşelim. Nasıl?
-Bence gayet güzel.

Yavaş yavaş yürümeye başladık. Bana nasıl model olduğunu anlattı. Ben de o ara elimdeki kahveyi bitirdim. Çöpü atmak için Ryouta'nın yanından kısa sürelik ayrıldım. Çöpü atıp arkamı döndüğümde yanına 5 tane kız gelmişti bile. "Seni boş bırakmaya gelmiyor mu Kise Ryouta?" Hafifçe sırıttım, ardından Ryouta'nın yanına gittim.

Kısa bir süre kızların arkasından Ryouta'yı seyrettim. Ama fazla dayanamayıp Ryouta'nın bileğinden tuttum ve kızların arasından onu çıkardım. Ardından hızlı adımlarla oradan uzaklaştık. "A- Akashicchi, yavaşla. Kızlar gözden kayboldu"
Arkama baktım, ardından da Ryouta'ya baktım. Gözlerimi kapatıp sırıttım ve yavaşladım "Özür dilerim, sanırım kendimi kaptırdım" Ryouta güldü "Önemli değil Akashicchi." Kaldığımız yerden yürümeye devam ettik. Saat bir, iki derken üç olmuştu bile ve acıkmaya başlamıştık. "Ryouta sen de acıktın mı?" Ryouta yorgun yüz ifadesiyle bana baktı "Evet. Hem de kurt gibi" Sırıttım. Ama sırıttığımı görünce başka yere baktı ve yanakları tekrar kızardı. "Ryouta, iyi misin? Yine yüzün kızardı." Tekrar o tatlı paniğine kapılarak "Yorldum ya ondandır" Yüzümdeki gülümsemeyi biraz daha büyüttüm "Pekala, o zaman yemek alalım ve bir yerde oturalım, hem de dinleniriz. Nasıl fikir?" Bana döndü, gözlerinin içi parlıyordu "Mükemmel bir fikir" Sahilin kenarında bir dukkan bulduk. Ordan iki sandviç ve iki tane de meyve suyu alıp oturacak bir yer aramaya başladık. Ona sahilin biraz yukarısında olan ve manzaralı bir yer gösterdim. Oraya kadar yürüdük. Akasya ağaçlarıyla çevrilmiş ama oturduğunda deniz görülen banka oturduk. Tek bir bank vardı zaten. "Akashicchi burası çok güzel" Sonra da sandviçimizi yemeye başladık.

Kise

Yemekler bittikten sonra geriye kalan çöpleri çöp kutusuna attık ve oturmaya devam ettik. Huzurlu bir sessizlik vardı. Sessizliği bozan ben oldum.
-Akashicchi.
-Evet Ryouta.
-En sevdiğin cümle ne?
-Nerden çıktı bu?
-Bilmem... Amaç konu olsun işte.
-Hımm şu an aklima gelmiyor. Ilk sen söyle... ben de o ara düşüneyim.
-Peki. Benim en sevdiğim cümle "İmkansız diye bir şey yoktur"
-Neden bu cümle?
-Çünkü bu cümle her aklıma geldiğinde imkansız gördüklerimin gerçek olabileceğini hatırlıyorum.
-Beğendim.
-Sıra sende Akashicchi.
-Tamam.. Ben en sevdiğim cümle 'Je T'aime'
-O ne demek?
-Seni seviyorum...
-V...vay be. Gerçekten anlamlıymış.
- Aslında Ryouta, benim sevdiğim bir cümle yok..
-Eh?
-Benim sevdiğim iki kelime var.
-Peki, o zaman onu söyle?
-Kise Ryouta.
-Akashicchi....

Elini yüzüme koydu, kulağıma yaklaştı "Bu cümleyi bir kere söyleyeceğim  o yüzden iyi dinle; Je t'aime Kise.."

Yazar

Ardından burun buruna geldiler. Kise gözlerini kapattı. Kapatır kapatmaz da yanaklarından göz yaşı süzüldü. İşte imkansız olmuştu; Akashi'den uzak duracağım diyen Kise, artık Akashi'den başkasının olmayacaktı.

Selam minna. Bu bölüm biraz kısa oldu. Ama YB gelecek ;)