𝚏𝚕𝚢 𝚊𝚠𝚊𝚢 [𝕞𝕚𝕟𝕤𝕦𝕟𝕘]

5

yazmaya yazmaya hikayeyi unutmam dışında sıkıntı yok :))

* havacılık/havacılık eğitimi kurallarını bildiğim kadarıyla olduğu gibi ekliyor, kafamda kurguluyor ya da gerçeğine çok yakın olacak şekilde değiştirerek yazıyorum.

Gece yarısını çoktan geçmiş, ikisi de yorgunluktan ve soğuğun verdiği dayak yemiş hissinden bir köşeye büzüşmüş uyukluyordu. Minho'nun gözleri kapalı olmasına rağmen uykuya dalamamıştı. Böyle bir durumda uykuya dalabilmesi garip kaçabilirdi gerçi. Kalbi, tenine değen bu çelimsiz oğlanın soğuk vücudunu hatırladıkça hızlanıp onu rahatsız ediyordu. Artık yapacakları bir şey de kalmamıştı. Han Jisung denen çocukla böyle bir gece geçireceğinden habersiz sadece sigara içmek istemişti fakat bugün olanları düşündükçe işin içinden çıkamayacak gibi hissediyordu. Soğuktan gözleri yaşarmıştı.

"Gün doğumunda uçuşum vardı." dedi Jisung karanlığın içindeki köşesinden.

"Ne?"

"Gün doğumunda diyorum. Birkaç saat sonra uçuşum var." diye tekrarladı cümlesinin sonunda öksürmeye başlayarak.

"Nasıl? Bu saatte genelde..."

Minho donakaldı. Dün sabah Kaptan Seokjin'in söylediği şeyler aklına gelince... "Yeni dönemin öğrencileri. Sanırım bu hafta uçuşa başlayacaklar. Bugün bile olabilir. Kim Taehyung ilgileniyor onlarla."

Jisung bu sabah ilk uçuşuna çıkacaktı. Yeni dönem öğrencilerinin ilk uçuşları her zaman gün doğumunda başlar, gün batımına denk gelecek periyodik aralıklarla devam ederdi.

"Hem de ilk uçuşuna, ha?"
Karşısındaki bu çelimsiz çocuğa karşı bir anda müthiş bir merhamet hissetmişti. İlk uçuşuna katılamayacaktı ve bu daha ilk seferinde sarı uyarı alacağı anlamına geliyordu. Sarı uyarılar da kırmızılar kadar önemliydi kaldı ki bu onun henüz ilk seferiydi. Hata yapmamaya daha ilk haftasından peşinde sarı bir tehditle özen göstermek zorunda kalacaktı. Önceden planlanan uçuşlara mazeret göstermeksizin katılım göstermemek veya 24 saat öncesinden mazeret belirterek ertelenmesi için talep oluşturmamak sarı uyarı almanıza sebep oluyordu. 2 sarı uyarı 1 net (itirazsız) kırmızı uyarıya dönüşüyordu ki bu da pilot olabilme şansınızı kaybetmenize sebep olan 3 kırmızı uyarınızdan birini alarak kariyerinizi risk altına atmanız anlamına gelebiliyordu. Tüm bunları daha ilk uçuşundan sonra yaşamak zorunda kalmak Minho için empati kurması bile imkansız bir durumdu. Her zaman mükemmel bir öğrenci olduğunu herkese kanıtlamış ve eğitimde son 1 dönemi kalmışken ilk kırmızı uyarısını o da birkaç saat önce almıştı.

"Evet, ilk seferimden sarı uyarı ağzıma sıçacak... İtiraz bile edemem. Ne diyeceğim? Herifin biriyle çatı katında kilitli kaldık ve sarılarak birilerinin bizi gelip kurtarmasını bekledik mi diyeceğim?"
Gözleri kapalı bir şekilde kafasını rüzgarı kesen duvara yaslamış kollarıyla Minho'nun ceketine sıkıca sarılıyordu.

"Sarılarak kısmını eklemediğin sürece istediğin gibi itiraz edebilirsin." Gülümsüyordu.

"Gülüyor musun sen?"

Gülümsediği maalesef sesinden bile anlaşılıyordu. Bu her seferinde Minho'nun kendini aptal gibi hissetmesine sebep oluyordu. Gülmek istediği zaman o katı çehresini gün yüzüne çıkaramıyordu. Canı gülmek istiyorsa kendisini durdurmasının bir yolu yoktu. Oyunculuğu bir tek bu alanda başarısız kalıyordu.