58. Bölüm "Aşk"

23.7K 1.2K 420
                                    

    Güne yine mide bulantısıyla uyandım. Son iki haftadır mide bulantılarım beni bitirmişti. Hatice Teyze'nin yemeklerinin kokusu bile bir anda midemi alt üst edip istifra etmeme sebep oluyordu. Oysa bol bol yemek yemem gerektiği yönünde tembihleniyordum. Son iki gündür ise mide bulantılarım iyice artmış, ağzıma bir lokma bir şey koyamaz olmuştum. Kendini belli etmeye başlayan karnımla birlikte hamilelik sıkıntıları da iyiden iyiye belirmeye başlamıştı.

Yer yatağından kalkmadan yanıma koyduğum tuzlu krakerden birkaç tane alıp yedim. Sabahları midemi biraz olsun kendine getiriyor, en azından kusmamı önlüyordu. Krakeri yiyip susayınca yine yanımda hazır bekleyen sürahiden su doldurup içtim. Yorganı üzerimden attıktan sonra banyoya geçtim. Elimi yüzümü güzelce yıkadım. Abdestimi dikkatli bir şekilde aldıktan sonra etek ve bol bluzü giyip şalımı da güzelce başıma örttüm. Sonra kahvaltı yapmak için aşağı indim.

Hatice Teyze gelip arada beni kontrol ediyor, babaannemin talimatları üzerine bol bol yemek getiriyordu. Hamile olduğumu anlayan Hatice Teyze babaanneme haber uçurduğundan beri de babaannem ikide bir soluğu yanımda alıyordu. Başta çaktırmak istemesem de, Hatice Teyze'yle babaannemin hamile olduğumu öğrenmesi iyi olmuştu. Benim acemiliğimin yanında bana verdikleri öğütler pek işe yarıyordu. Doktorun verdiği listeden daha çok babaannemin yememi istediği şeyleri yiyordum. Her sabah pekmez, ceviz, yoğurt, süt gibi besinler alıyordum.

İçimin aldığı kadar kahvaltımı ettikten sonra doktorun verdiği ilaçları içip çantamı hazırladım. Bugün şehre inme vaktiydi. Doktor randevum vardı. İki aydır her hafta düzenli olarak çarşamba günleri kontrole gidiyordum. Bebeğimin kalbini duyduktan beri de sürekli aldığım ses kaydını dinleyip duruyordum. Ve bugün büyük gündü: Cinsiyetini öğrenme ihtimalimin olduğunu söylemişti doktor.

Çantama ilaçlarımı ve kuru meyvelerimi koymayı ihmal etmedim. Sonra pardesümü üzerime geçirdim. Havalar yavaş yavaş iyileşmeye başladığından ince giyinmeye başlamıştım. Küçücük karnımın belli olmaması için bol giyinmeye de özen gösteriyordum. Evden çıkıp kapıyı güzelce kilitledikten sonra anahtarı penceredeki saksının altına koydum. Hatice Teyze gelirse anahtarı alıp içeri girebilirdi.

Yola çıktıktan yarım saat sonra bir ay önce aldığım yeni telefondan babaannemi aradım. Cinsiyeti öğrenirken yanımda olmak istediğini söylemişti. Telefonu açan olmadı. Duymuyordu diyecektim ama ben ararım diye telefonunu sürekli yeleğinin sağ cebinde taşıyordu. Belki amcamların yanındaysa açamıyor olabilirdi. Amcama ve yengeme benimle görüştüğünü ve konuştuğunu söylememesi için söz verdirtmiştim. Kadını da bu yaştan sonra gizli saklı işlerle uğraştırıyordum ama gerçekten böylesi en iyisiydi.

Balıkesir merkezine girdikten sonra doktor randevusuna hâlâ vakit olduğu için eve lazım olan birkaç öteberiyi almak üzere markete girdim. Mutfak için birkaç erzak aldıktan sonra gözüm rengarenk bebek reyonuna takıldı. İki aydır olduğu gibi gözüme çarpan güzel bebek eşyalarını da aldıktan sonra doktorun yolunu tuttum. Cinsiyeti bilmememe rağmen sürekli bir şeyler almak istiyordum. Renk renk, desen desen ne bulursam, lazım görünen ne varsa alıyordum. Şimdiden lacivert ana kucağı almıştım bile. Birçok da tulumu, kıyafeti, bezi olmuştu bebeğimin. İsim düşünmeye bile başlamıştım. Kız-erkek aklıma gelen her ismi çantamdaki küçük not defterine not ediyordum.

Doktorun özel kliniğine girdikten sonra bekleme salonunda güneş gözlüklerimi çıkarmadan beklemeye devam ettim. Tanınmak ya da bir tanıdığa rastlamak istemediğimden büyük kahverengi gözlüklerimle kamufle oluyordum. Kaan kayıtlardan yerimi bulamasın diye de özellikle özel bir kliniğe gelmiş ve doktorla anlaşma yapmıştım. Adımı gizli tutacaktı.
E-reçete vermiyor, sisteme adımı girmiyordu. Gerekli ilaçları bir kağıda yazıyor, ben eczaneden tedarik ediyordum. Reçetesiz verilmeyen ilaçları da
kendisi bana veriyordu. Bu konuda ona ne kadar teşekkür etsem azdı. Tüm ricalarımı kabul ediyor, beni hiç kırmıyordu. Sadece bazen yememi istediği çok garip şeyler olduğunda yüzümü buruşturmama kızıyordu o kadar.

İKRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin