Bölüm 33. Tövbe vakti

3.5K 250 19
                                    

Selamün aleyküm arkadaşlar.
Bu bölümde sizede bir mesajım var!
Onu aldıysanız ne mutlu size😊
Bölüme başlamadan önce medyaya eklediğim videoyu izlemenizi tavsiye ediyorum.
________________________

"B..babammı?" dedim kekeliyerek. Gözlerim karariyordu. Başımı kaldırıp Sıraç'a baktım.

"Evet.."

Gözlerimi kapatıp tekrar açtım. Babam bıçaklanmıştı ve ben burda ne yapiyordum? Hiç birşey!

"Hadi gidelim ozaman.."

Yukarı çıkıp eşyalarımı almak istiyordum. Bir adım attığımda Sıraç kolumdan tuttu.

"Hiç bir yere gitmiyoruz!"

Gözlerimi kocaman açıp Sıraç'a bakım.

"Bu ne demek oluyor? Şaka felan değilmi?"

Herkese tek tek baktım. Başlarını önlerine eğdiklerinde gözümden bir yaş aktı.

"Öldümü yoksa!?.."

Amcama ilk defa bağırmıştım. Elimde olan birşey değildi. Babamın bana yaşattıkları unutulmazdı evet ama o benim babam! Babam o benim.

"Hayır hayır! Ölmedi sadece bir kaza Neslişah. Abartılacak bir durum yok. Otur şuraya."

Koltuğa oturup ellerimi saçlarımın arasından geçirdim.

"Ne oldu?"

Sıraç önümde durduğunda kaşlarımı çarıp ona baktım.

"Bu kadar iyi olma Neslişah! Sana yaptıklarını unutma! Sakın unutma! Kendin için yapmiyorsan Neşe için yap."

Ayağa kalkıp Sıraç'ı arkaya ittiğimde yerimden sarsıldım. İşaret parmağımı gögsüne değdirdim.

"Sana inanamiyorum Sıraç! Gerçekten inanamiyorum! O bizim babamız!"

"Hayır! O bizim hiç birşeyimiz! Onlar Neşeyi öldürdüler!"

Gözyaşımı silip amcama baktım.

"Amca lütfen.."

Babamın yanına gitmeliydim. Onu yalnız bırakamazdım. Ne olursa olsun.

"Üzgünüm. Odana çık dinlen."

Sinirlenip masadaki herşeyi yere fırlattım. Ahu vazoyu yere atacağım sırada kolumdan tuttu.

"Yapma."

Ahu'yu itip yukarı koştum. Merdivenleri koşup bacaklarımın ne kadar çok acıdığını fark ettim. Göz yaşlarımı elimin tersiyle sildim. Ağlamiyacaktım artık. Geçmiş geçmeli. Odaya girip arkamdan kilitledim. Yatağın üstüne oturup Ömer'in yazmış olduğu kitabı elime aldım.

Benim yüzümden hayallerinden vazgeçmişti kaç kişi. Benim yüzümden kaç kişi ölmüştü. Öldürülmüştü. Yine bir gün herşeyden bıkmış bir şekilde kendimi bir uçurum kenarında buldum kendimi.

Başımı kitaptan kaldırdım. Ömer benim kaderimmiydi? Neden yaşadıklarını bende yaşamıştım. Daha fazla meraklanmadan okumaya devam ettim..

Kollarımı açıp rüzgarı hissettim. Gözlerimi kapatıp başka bir hayatım olsaydı nasıl olurdu diye düşündüm. Aklıma yaşlı amca geldi. Belkide tek çarem o adamdı diye düşündüm. Gözlerimi açıp arkaya bir adım attım. Attığım sırada neredeyse toprakla beraber aşağı düşecektim. Korkmuştum. Az önce kendimi atmak istediğim uçurumdan düşmekten korkmuştum! Son model arabama binip hiç düşünmeden caminin yolunu aldım. Camiye vardığımda kalabalık bir toplukla karşılaştım. Daha önce geldiğimdede kalabalıktı fakat bu sanki biraz daha farklıydı. İnsanların aralarından geçip yeşil örtüyle örtülmüş tabuta baktım bir süre. Daha sonra gözlerim tabutun önündeki fotoğraf'a kaydı. Gözlerim dehşetle açılırken bir adım arkaya attım. Resimdeki adam bendim! Gözlerimi resimden ayırmayıp arka arka gittim. Birisine çarpmam ile kişiye baktım. Yaşlı amcayı görmeyi beklemiyordum.

Yetimhane Güzeli (ISLÂMI)Onde histórias criam vida. Descubra agora