MAVKA

166K 4.3K 3.6K
                                    

Merhaba! Daha öncesinde bu sayfalarda başka bir kitap yazıyordum, ancak onu devam ettirmek yerine memnun olmadığım için silip MAVKA'yı yazmaya başladım. Bunu da küçük bir dipnot olarak geçmek istedim.

Umarım severek okursunuz!

G İ R İ Ş

Türkiye, 2026

Karanlık ve ıssız bir sokak boyunca sessiz ama seri olan adımlarla yürüyordum. Yolumun sonunda bir metro istasyonu vardı.

Hedefim ise birkaç metre kadar önümdeydi.

Tanınmamak için elimden geleni yaparak yüzüme gözlerim ile alnımı açıkta bırakan siyah kumaştan bir maske takmış ve uzun siyah saçlarımı ensemde sımsıkı toplayıp başıma çektiğim kapüşonumun içine sıkıştırmıştım. Baştan aşağı siyah giyindiğim için ıssız ve karanlık olan sokakta gizlenebilmem oldukça kolaydı.

Adamın elindeki siyah bilgisayar çantasına baktım. Almam gereken kağıtların o çantada olduğunu biliyordum. Ofisini bir binanın çatısından dürbün ile gözetlediğim sırada onları çantasına koyduğunu net bir şekilde görmüştüm.

Bakışlarım usulca adamın bedenine çıktı yeniden. Çok uzun biri değildi; ancak vücudu yapılıydı. Dürbünden yüzünü gördüğüm kadarıyla orta yaşlarda, yani tahminen benden on yaş kadar büyüktü. Üzerinde koyu mavi tonlarında, düzgünce ütülenmiş bir takım elbise vardı.

Geçmişini araştırdığımda Merkez Bankası'nda birkaç sene görev yaptığını; ancak sonrasında yolsuzluk yaparak görevinden atılmış ve üzerine de bir sürü dava açılmış olduğunu öğrenmiştim. Bu olayların sonrasında da karaborsa işine girmiş, organ satışına başlamıştı.

Merkez tarafından bana verilen görev ise imzalanan bir organ satış sözleşmesini ele geçirmek ve oradan kaldırmaktı.

Metro istasyonuna giriş yaparken merdiven basamaklarını hızlıca arkamda bırakarak önümde yürümekte olan adam ile aramızdaki mesafeyi açmamaya özen gösterdim.

Birkaç saniye sonra adımları yavaşladığında arkasından yürüyen benden şüphelendiğini anladım. Seri hareketlerle telefonumu cebimden çıkardım ve başımı telefon ekranına adeta gömerek biriyle mesajlaşıyormuşum algısı yarattım. Bunu yapmak zor bir şey değildi. Şimdilerde bütün gençler, telefonda sürekli birileriyle mesajlaşarak sokaklarda yürüyor, tehlikeli olup olmadığını umursamaksızın kalabalık caddelerden geçiyorlardı. Tam olarak aynı şekilde davrandım.

Yüzümdeki maske de dikkatini çekmeyecekti; çünkü geçtiğimiz yıllarda tehlikeli bir virüs Dünya'ya hakim olmuştu. Virüsün yayılımı aşılar sayesinde durduktan sonra dahi insanlar virüsün tamamen geçtiğinden emin olamayarak maske kullanmaya devam etmişlerdi. Ben de yüzümdeki bu maskeyle o insanlardan biriymişim gibi görünüyordum.

Şüphesini boşa çıktığını düşen adam önüne döndü ve son merdiven basamağını ardında bırakarak sol taraftaki metroyu beklemeye koyuldu. Dijital ekrandan metronun zamanını kontrol ettiğimde iki dakika içinde olduğumuz yere varacağını gördüm.

Aynı şekilde telefonda mesajlaşmaya devam ederken dışarıdan beni görenler, gözlerimin önümdeki telefondan başka bir şeyi görmediğini düşünebilirlerdi. Bu algıyı daha da oturtmak adına ceketimin cebinden bir kulaklık çıkardım ve kulaklığın ucunu telefonumun girişine taktım, uygulamadan müzik açıyormuş gibi yaptım.

MAVKA I & IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin