2. Bölüm - Prens

30.6K 1.6K 191
                                    

Kapıyı iki kere tıklatıp araladıktan sonra yavaşça içeri ilk Barlas girdi. Polis başıyla selam verdikten sonra eliyle gelmemizi işaret etti.

''Şöyle geçin.'' dedi ve koltuğu oturmamız için ayağa kalktı. "Ne için gelmiştiniz?"

"Bir şikayette bulunacaktım." dedikten sonra kucağında uyumakta olan çocuğu işaret etti. "Karımla birlikte yolda giderken şans eseri karşılaştık."dedi ve gözlerini bana kentledi. Yüzündeki huzurlu gülümseme beni bu gergin ortamda biraz olsun rahatlatırken bende aynı şekilde tebessüm ettim. Bakışlarımı bir süre ondan çekip kafasını kocamın omzuna koymuş uyuyan çocuğa çevirdim. Küçük bendeni benim montumun içinde kaybolmuştu.

''Çocuğu nerede buldunuz?'' Polis memuru sessizliği bozup konuşunca ikimizde ondan tarafa döndük.

'' Otogarın hemen ilerisinde ki trafik ışıklarında." Başımı evet derecesine salladım. Doğrusu kimsenin benden onay beklediği yoktu da.

"Büyük ihtimalle dilendiriyorlar çocuğu. Ama yinede hr ihtimali araştırmalıyız. " ayağa kalkıp beyaz bir dolaptan iki üç tane evrak çıkardı. Tekrar masasına oturup kalemi aldıktan sonra Barlas'a konduşması için elini salladı.

" Saat yedi civarlarıydı. Onu bulduğumuzda karım direk arabadan indi zaten bir kaç dakika konuştuktan sonra tam onu alıp buraya getirecektik ki bir adam bizim yanımıza gelip çocuğu istedi. Biz vermeyince fe tartışma çıktı.Sonra ise zaten adam kaçtı. " polis memuru Barlas'ın son dediğinde kafasını kağıttan kaldırıp morarmaya başlamış alnına baktı sonra ise kızarmış eline.

" Tamam biz gerekli işlemleri yapacağız. Yarın gelip adamın resmini sabıkalı dosyasında teşhis etmeniz gerekli yoksa da bir robot resmi çizdireceğiz. " ayağa kalkıp dosyayı Barlas' a imzalaması için uzattı.

Tekrar onu masaya bırakıp bu sefer uyuyan çocuğun yanına cömeldi.

"Çocuğu uyandırıp bir kaç soru sormalıyız." Başımızı onaylarcasına salladıktan sonra adam uyandırmak adına koluna dokunmasıyla çocuğun uyanıp korku dolu bir şekilde etrafa bakması bir oldu. Önce kafasını kaldırıp Nerede olduğunu kontrol ettikten sonra polis memuruna dikti gözlerini. Titrek bir şekilde nefes aldığını buradan hissediyordum. Ellerini Barlas'ın boynuna dolayıp kafası iyice boynuna yasladı.

" Şştt sakin küçük adam. Korkacak bir şey yok. Sadece adını soracaktım." Dese de çocuk olabildiğince Barlas'a yaslanarak tek eliyle polisi ittirdi. Herkesten korktuğu belliydi küçük adamın. Neden böyle tepki verdiği hakkında hiç bir fikrim yoktu. Tek bildiğim insanlardan korktuğuydu ama Barlas'a sarılması beni şaşırtmıştı.

''Size güveniyor olmalı." dedi polis memuru. Barlas da benim gibi şaşırtmıştı. Bir çocuğun güvenini kazanmak zor bir şeydi.

''Şimdi ne olacak?'' dedim kafamı çocuktan çevirmeden.

" Çocuk Esirgeme Kurumu'na göreceğiz. Orası onun için çok daha güvenli bir ortam olacaktır."dedikten sonra çocuğa yaklaşıp sarı saçlarını karıştırdı. Üst kısmı biraz uzun yan kısımlar ise üste göre kısaydı. "Maşallah çokta tatlı." dedikten sonra masasına geçip yine önündeki kağıda bir şeyler karaladı.

Düşünceli bir şekilde arkama yaslandım. Onu Kuruma bırakmak istemiyordum. Bir çocuğun anne babasız büyümesi kadar kötü bir şey yoktu. Hem okuduğum bir kaç yazıdan dolayı oralara antipati duymaya başlamıştım. Kime sığınacaktı kime güvenecekti bu kadar ürkek bir çocuk? Derdi olduğunu kime söyleyecekti? Çok fazla korkuyordu insanlardan.

" Merak etmeyin çocuk güvenli bir şekilde hayatında devam edecek. Sizin gibi insanlar sayesinde... Çok teşekkürler onu buraya getirdiğiniz için dediğim gibi yarın gelip adamı tespit ederiz. Zaten kamera kayıtları incelenmeye başlandı. En yakın sürede yakalıp sorguya alırız." Bunu bana bakarak sanki içindeki tedirginliği fark edip söylemişti.

PrensHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin