günahkâr » jung kook ✅

finale.

Vaktini ve ömrünü benim için harcadığın için özür dilerim.

Biliyor musun geçen gün kitaplarını karıştırdım. Bazı yerlerin altını çizmiş kalp koymuşsun. Sevgilinle neler yapmak istediğine dair bir liste yapmışsın.

Bütün her şeyi mahvettiğim için özür dilerim aşkım.

Senin tek istediğin sana orkide alan bir sevgiliydi.Orkidenin anlamının bağlılık olduğunu yazmışsın, hislerini döktüğün beyaz kağıda.

Seni orkidelerle süslemediğim için özür dilerim sevgilim.

Sevgilinle el ele tutuşmak istediğini, böylece aşkını ona aktarmak istediğini yazmışsın.

Ellerini kana buladığım için özür dilerim sevgilim.

Sana şarkılar söylemesini, sözlerinin kalbine dokunmasını istediğini yazmışsın.

Kalbini kırıcı sözlerimle soldurduğum için özür dilerim sevgilim.

Bazı aşkların parlak yıldızlara benzediğini, böyle bir aşk istediğini yazmışsın.

Aşkımızın yıldızını kaydırdığım için özür dilerim sevgilim.

Gökyüzü yıldızlarla dolu sevgilim, ama ben hala seni ayırt edebiliyorum.Her zamanki gibi ışıl ışıl parlıyorsun ve her gün benden biraz daha uzaklaşıyorsun.

Seni gökyüzüme ceset yaptığım için özür dilerim sevgilim.

Dün gece imkansız olduğunu bildiğim halde ellerimi kaldırıp sana dokunmaya çalıştım.Kaybettiğim seni geri getirmeye çalıştım.

Çünkü gecenin ikisinde tek istediğim bana sarılmandı.

Artık sessizliğe tahammül edemiyorum. Kokunu içime çekip uyumak, dudaklarını öpüp sarhoş olmak istiyorum.

En korktuğum şey yavaş yavaş gerçekleşiyor sevgilim. Gülüşünü unutuyorum. Her geçen gün biraz daha soluyor zihnime örümcek ağları ören gülüşün.

Ben senin gülüşünle can buluyorum aşkım, o olmadan benim yaşamamın ne anlamı kalır ki?

Seni unutmak istemiyorum. Her geçen gün daha da hatırlamak ve daha da kendimden nefret etmek istiyorum.

Neden hayatımın en sisli evresinde karşıma çıkmak zorundaydın? Neden kaderimiz böyle olmak zorundaydı?

Bugün kaderimizin kesiştiği yere, çıkmaz sokağa uğradım meleğim. Bir umut yine karşıma çıkmanı, kızarmış ve korkmuş yüzünü görmek istedim.

Yaşadığımız her özel an, gözlerimin önünden geçiyor.Gözlerim sadece sana ait olan şeyleri görüyor sevgilim.Tıpkı kalbim gibi.

Kalbim sadece seninle atıyor, senin için atıyor.

Sen gittikten sonra bir haftamı okul kütüphanesinde geçirdim aşkım.

Bir anlığına seni gördüğüme yemin edebilirdim.

Kütüphanedeki köşende müzik dinliyordun, bana gülümsedin. Ama sana dokunamadım sevgilim.

Ve ben bir hafta boyunca bana yine gülümsemeni bekledim.

Sensizlik beni uyuşturuyor ve sensiz geçen her saniye beni daha da harabeye döndürüyor.

Sensizliğin tek panzehiri sensin aşkım.

Bugün iki yıl oldu aşkım, ve ben artık dayanamıyorum.Sen olmadan eksiğim, bitiğim.

Seni o kadar özledim ki,rüyamda görmek için neredeyse her saat uyuyorum sevgilim.

Bir kere rüyama girip beni çok özlediğini söylemiştin.Bu özlemi bugün bitireceğim aşkım.

Çünkü sonsuza kadar seninle olmak, aşkımızın yıldızını izlemek istiyorum.

Seni seviyorum sevgilim. "

Genç adam yüzünü ıslatan gözyaşlarını koluna sildi ve kenarında duran silahı eline aldı.Masanın üzerinde duran kızın fotoğrafını öptü ve koltuktan kalkıp balkona çıktı.

Yıldız, büyük bir ışıltıyla parlıyordu ve derin maviye bürünmüş gökyüzüne ışık saçıyordu.Genç adam hafifçe gülümsedi ve tetiği çekti.

Bu dünyada artık bir işi kalmamıştı.Gözünün önünden canını aldığı insanların ölü suratları geçti. Şimdi onların yanına gidiyordu ama bunu umursamıyordu.

Bir an önce sevgilisine kavuşup onu öpmek ve kollarında uyumak istiyordu.

Yukarıdaki yıldıza bakarken hızlıca elindeki silahın tetiğine bastı.

Vücudu savrulurken başını zemine çarptı ve elini yıldıza doğru kaldırdı.Yıldız saçtığı inci ışıkla yerde yatan adamın kalbini okşuyordu.

Genç adamın gözünden bir yaş gelirken gözleri kapandı.

Geride huzur dolu gülüşü kalmıştı.