- 15 -

22 1 16
                                    


" Biraz daha zaman gerekli" dedim.

Zamana bırakırız ama zamanın bize ne getireceğinden haberimiz olmaz.

Taehyung'la vedalaştıktan sonra cam kenarında olan boş yere geçtim. Oturduktan sonra kafamı cama çevirmiştim. Otobüs haraket etmeye başlamıştı. O gözden kaybolana kadar bakmıştım. Önüme döndüğümde elimde olan şemsiyeye baktım. Yüzümdeki gülümsemem büyümüştü. Beni düşünüp şemsiyesini vermişti. Gün geçtikçe ona olan sevgim artıyordu. Şemsiyeye bakarken hayallere daldım. İkimizin olduğu hayaller. Senin beni sevdiğin hayaller. İlerde ikimizin istediği meslekleri gerçekleştirdiği hayaller. Bahçeli beyaz bir evimizin olduğu,birlikte mutlu yaşadığımız hayaller. Yaş alıp zaman ilerlediğinde bir kızımız olurdu. Birlikte onu büyütürdük. Sevgimizde büyürdü. Otobüsün ani freni ile hayallerimden çıktım. Fren sesi, korna sesi, insan çığlıkları birbirine karışmıştı. Aniden olan firen ile öne gitmiştim. Tutunmaya çalışıyordum. Patlayan camlar üstümüze geliyordu. Çarpışan otobüsle geriye savruldum. Ne olduğunu anlayamıyordum. Bir anda bunlar nasıl olmuştu?
Kurtulmak istiyordum. Ölmek istemiyordum. Korkuyordum.
Bu hıphızlı gelişen an bana çok yavaş geliyordu. Savrulan bedenim cama doğru gidiyordu. Pencereye çarpan başım ile çok ağır bir acı hissettim. Parçalanan cam, yüzümden akan kan ile gözlerim kapandı.

Seninle yolumun kesişmesinin sebebi son nefesimden önce seni mi görmekti?

Son aşkım olarak kaldın gitmeden önce sevgi dolu gözlerimle sana baktım.

Verdiğin şemsiyeyle sonsuz yola çıkıyorum,  keşke seni sevdiğimi söyleyebilseydim.
                               
                                ~

Gözlerimi araladığımda koltukta uzanıyordum. Neler olduğu aklıma gelince hızla doğruldum. Telefonumun nerede olduğunu aramaya başladım. Bu sırada annem salona geldi.
" Uyandın mı Taehyung? "
" Uyandım da ben nasıl uyuya kaldım?
Ne kadar zaman geçti?
Ben böyle duramam. Ben nasıl uyudum? Uyumamam gerekiyordu."
Sözlerim kesildi gözlerimden yaşlar akmaya başladı.
"Sakinleştirici verdim sana annecim. O kadar uzunda uyumadın yarım saat kadar uyumuşsundur."
"Telefonum nerde?"
"Masanın üstündeydi. " 
Masanın üstünde ki telefonu aldım.
Bizimkilerden arama vardı. Birçok kez aramışlardı. En son arayan Jimin'di. On dakika önce aramıştı.
Hızlıca basıp Jimin'i aradım. Birkaç çalışta açıldı.
" Alo Jimin"
" Taehyung iyi misin?  Seni merak ettim. "
" Nasıl iyi olabilirim"
" Haklısın"
" Sen nerdesin?"
" Evdeyim"
" Bir bilgin var mı? Bir gelişme olmuş mu?"
" Hayır bir bilgim yok. Haberlere baktım ama yeni haber yok. Birinden bir şey de duymadım. "
" Hangi hastanedelermiş?"
" Seul Hastanesine gitmişler haberlerde öyle diyordu."
" Ben de gideceğim."
" Taehyung orası çok kalabalıktır şuan"
" Ne yapacağım Jimin böyle duramam. "
" Aileler vardır sadece kızlar bile gitmemiş. "
" Ben gitmek istiyorum. "
" Tamam o zaman birlikte gidelim. Yalnız olmanı istemiyorum."
" Tamam ben hemen çıkıyorum. "
" Tamam hastanede görüşürüz. "
Hemen telefomu ve cüzdanımı aldım. Ceketimi alıp giydim. Telefonumu ve cüzdanımı cebime koydum. Kapıyı açıp ayakkabılarımı giyiyordum.
" Taehyung hemen gidiyor musun?"
" Evet anne evde duramam"
" Sakin ol Taehyung. Sana bir şey olmasından korkuyorum. Kendine dikkat et."
" Jimin'de benimle olacak anne"
Diyip kapayı kapatıp çıktım.

Hastaneye en kısa sürede gitmeliydim. İlerlerken önümdeki durağa baktım. Otobüsle mi! Hayır asla. Ömrümde bir daha asla otobüse binmeyecektim.
İlerdeki taksi durağına gitmeye karar verdim. Hızlı adımlarla yürüyordum.
Çok kötü hissediyordum. Her geçen dakika daha fazla sıkışıyordu kalbim. Taksilerin oraya geldiğimde şoför ile konuşup arabaya binmiştik. Hastaneye gidiyordum. Yollardan geçerken dualar ediyordum.
Allahım nolur yardım et. O iyi olsun. Kurtar onu. Yalvarırım Rabbim kurtar onu.
O benim dünyam ben onsuz yaşayamam.
İçimden dualar ederken hastaneye varmıştım. Araba durunca hızlıca ücreti ödeyip indim. Koşarak hastanenin kapısından içeri girdim. Ne yapacaktım şimdi? Hastane kalabalıktı. Kazadan dolayıydı. Kalakalmıştım öylece.

Platonic | Vsoo Where stories live. Discover now