23. bölüm +18

448 13 0
                                    

En ateşli bölümümüz diyebilir miyiz?🙈🙈🙈 Oy ve yorumlarınızı bekliyorum aşklarım. İnstagram; ulduzmakh

 İnstagram; ulduzmakh

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Keyifli okumalar!

***

Annemi kaybetmenin duygusu neydi bilmiyordum. Ancak babamın yokluğunu ve onu kaybedişimin keskin acısını derinden hissediyordum. Anılarım yoktu: geçmişime dair hiçbir şey hatırlamıyordum. Silik görüntüler ve aklıma gelen birkaç olay dışında hiçbir şey bilmiyordum. Hatıralarımı bilmediğim gibi yakınlarımda bu hatıralarımı bilmediğimi bilmiyorlardı. Bilseydiler kendimi daha fazla yarım hissederdim. Duygulardan, hislerden, olmuş ve olacaklardan eksik kalmış gibi olacaktım. Bu yüzden hep saklamıştım. En yakın arkadaşlarımdan bile saklamaya çalışmıştım. Şimdiyse karşımda, hatta kollarımın arasında bana sarılan kişiyle o içimdeki eksik parça yok olmuş gibiydi. O parçayı Andıç tamamlamıştı. Bu bana garip geliyordu. Birkaç haftadır tanıdığım yabancı biri şu an en yakınım olmuştu.

Artık emindim: ben ona aşık olmuştum. Hem de dönüşü olmaz bir şekilde. Hoşlanmıyordum bizzat onu görünce kalbim yerinde çıkıyor gibiydi. Bu aşktan da öteydi. Hele aramızdaki bağın güçlülüğü ona dair hissettiklerimin sadece basit bir hoşlantı olmadığını da söylüyordu.

Şimdiyse onun odasındaydık. O kokan yatağında başımı onun yastığa yaslamış, belime sarılan kollarıyla hemen duvardaki raftaki resimlerine bakıyordum. Dün fazlaca kavga etmemize rağmen şu an sarmaş dolaştık. Ondan ayrılmayan bir tarafım var gibiydi. Birbirimizi itiyor ama aynı zamanda birbirimize de çekiliyorduk.

Onun kalın sesini duydum. "Bana anlatacak mısın?" Diye sormuştu.

Boğazımı temizledim. Neden bahsettiğini bildiğim için hiç lafı dolamadan direkt konuştum.

"Babamı bulmak istiyordum. Dün gece bana kutu geldi. İçinde bir anahtar ve zarf vardı. Zarfta adres vardı ama anahtarı nerede kullanmam gerektiği yazılmamıştı. O yüzden ben de adresteki fabrikaya gittim. Gördüğün gibi şu an babamı bulmak yerine seninle buradayım." Sesimdeki alayı duyunca bedeni gerilmişti. Belimin üzerindeki kollarını sıktığında ona dönmek istemiştim. Ama buna izin vermedi ve burnunu saçlarımın arasına bastırdım. Kokumu içine çektiğinde yavaşça bedenini bedenime bastırmıştı. O an inlememek için kendimi kasmıştım. Tırnaklarımı onun görmemesi gereken bir şekilde avuç içlerime bastırdığımda erkeksi sesi kulaklarımı doldurdu.

"Baban nerede? En son ne zaman gördün?" Andıç'a şu an kaybettiğim zihnimden bahsetmek istemiyordum. Zira ne zaman bunu düşünsem veya konuşsam başıma ağrılar saplanıyor ve mental olarak kendimi berbat hissediyordum. Günlerle düşünmemek için kendimi oyalasam da zihnim dopdolu oluyordu.

"Annem babamın olmadığını söylüyor. Ona tam olarak ne oldu ben de bilmiyorum. Bildiğim tek şey annemin bana yalan söylemesi. Birkaç gün önce bir mektup buldum." Bu onun ilgisini çekmişti. Bedenini dikleştirdiğinde kollarını belimden çözmüştü. Bir an boşluğa düşmüş gibi olsam da hemen kendimi toparlamıştım. Sırtını yatak başlığına dayadığında belimi kavramak tek eliyle beni yukarı çekiştirmişti. Tişörtüm ellerinin arasında kıvrıldığında tenim ortaya çıkmıştı. Bir anda bakışları açık tenime kaymış daha sonra beni dinlemeye başlamıştı.

MÛTENÂ  +18Where stories live. Discover now