18. bölüm

115 10 1
                                    

Evet, işte beklediğiniz o bölüm, bu bölüm! :))) Bu arada bölümler haftada 1 kere gelecek. Keyifli okumalar dilerim. İnstagramdan beni takip etmeyi unutmayın. 

 Hesabım: ulduzmakh

 Hesabım: ulduzmakh

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Korkunun damarlarıma bu kadar hızla yayıldığı bir zaman diliminde ne olup bittiğini bilmiyordum. Karşımdaki manzara korkunun benim için yeni hali gibiydi. Bedenim titrerken gözlerim Andıç'ın üzerinde gezinmişti. O ise pürdikkat beni izliyordu. Gözlerimden başlayıp, bedenimi, üzerimdeki elbiseni bitiminde dolanırken dişlerini yavaşça sıkmıştı. Yanımda sarhoş ve kendini kaybeden Melih bir an dengesini kaybettiğinde bana tutunmaması için kenara çekilmiştim. Ceren'in titrek sesini duydum.

"A-abi!" diye mırıldandı. Andıç'ın arkasında ise Serkan ve Burak da vardı. Serkan çatılı kaşlarla Melih'e bakarken, Burak ise aynı şekilde bizi izliyordu.

Andıç korkunç adımlarla Melih'e doğru yaklaştığında yutkunmak zorunda kaldı. Tanımadığım az önceki çocuk Andıç'ın önüne geçmeye çalıştığında, "Sakın! Arkadaşının ağzını yüzünü dağıtmadan bu parti bitmeyecek!" diye bağırdı. Bir anda müzik yeniden başladığında Andıç'ın o derin ve korkutucu bakışları bedenimi sarmıştı. Geri adımladığımda sanki seninle sonra görüşeceğiz bakışları atmıştı. Bir anda Melih'in yakalarına yapıştığında kulağına doğru, "Kardeşime dediğini bana da söylesene!" diye bağırdı.

Melih kahkaha atarak, "Seni ayağıma getirdim ya o bana yeter!" diye bağırdığında Andıç'ın gözlerine perde inmiş gibiydi. Hiçbir şeyi görmüyordu. Dişlerini sıktığında, "Senin ayağına geldim! O ayağını kırmak için!" diye bağırıp yumruk attı. Korkarak Serkan ve Burak'ın yanına gittim.

"Bi-bir şey yapsanıza. Size söylüyorum. Hey!" İkisi de zevkle Melih'e inen yumrukları seyrediyorlardı. Beni görmezden gelmişlerdi. Ceren korkarak onların yanına sığındığında, "Sen bir şey yap! Öldürecek görmüyor musunuz? Delirmiş gibi. Ceren sana söylüyorum!" diye çığlık çığlığa bağırdım.

Ceren korkarak, "O-onu durduramayız ki. A-abim..." diye hıçkırarak ağladığında gözlerinden yaşlar dökülüyordu.

Farkında değildiler ama Andıç neredeyse katil olacaktı. Bizi utanmadan çekenlere bağırarak, "Manyak mısınız siz! Ne diye çekim yapıyorsunuz!" dedim.

MÛTENÂ  +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin