"Jungkook, Taehyung'u gördün mü?" Jack'in gelmesiyle yüzünü ona çevirmişti. Jack yarışta kendisini öldürmeye çalışandı,eğer buraya geliyorsa gerçekten önemliydi.
"Hayır." Konuşmak için anlaşsalar bile Taehyung çıkıp gitmişti. Üç gündür de gelmiyordu.
Jack sinirle kafasını eğerken adımlarını Yoongi'ye götürürken Jimin Jungkook'a dönmüştü.
"Ne oldunuz siz?" Sadece omuz silkti Jungkook o an Taehyung'un yaklaştığını hissetmiş ve gözlerini üniversitenin kapısına götürmüştü.
Taehyung'un bal sarısı saçları ve üç günde biraz daha gelişmiş vücuduyla adımlarını Yoongi'nin yanına götürmüştü.
Jungkook sinirle ayaklandı. Bu siniri Taehyung'un konuşmak isteyip gitmesindendi.
Çardakta Taehyung'u dinleyen Yoongi ve Donghyun Jungkook'un gelişi ile ona dönerken Taehyungö'un yeşil gözleri de ona dönmüştü. Taehyung iç güdüsel olarak gülümseyip ayağa kalkmıştı.
Konuşmaları gerektiğini biliyordu oda. Arkadan Yoongi'nin şaşırmış sesi gelmişti.
"Adam cümle kurmadan emir verdi lan, bunları da mı görecektik?" Taehyunf'un bu seferki gülüşü sinirli olurken adımlarını binanın arkasındaki küçük sigara içme alanına götürmüşlerdi.
Taehyung duvara yaslanırken vücudunda gezen acının yansımamasını sağlamaya çalışırken yüzüne yediği yumrukla acıyla inledi.
"Benimle dalga mı geçiyorsun?" Taehyung yediği yumruktan sonra sorulan soruya cevap veremezken bir süre bir elini dizine diğer elini göğsüne dayayarak nefeslendi.
"Cevap versene."
"Eğer vurmasaydın zaten açıklayacaktım."
"İkincide açıklamaya ne dersin?" Jungkook tam ikinci yumruğu suratına indirecekken bileklerinden tutulup duvara dayanmasıyla duraksadı.
Taehyung'un kaşları çatıktı. Ama sesi yumuşak çıktı.
"Dur dinle." Taehyung Jungkook'un bu şekilde hareketleri sakince karşılamayacağını biliyordu ama kendi isteği değildi.
Apar topar kısa bir güçlendirme seansına almışlardı. Ve eğer Jungkook böyle devam ederse Taehyung oraya dönmek zorunda kalacaktı.
"Aramızdaki problemin ikimiz de farkındayız. Bunu yanlış anlama, bir şey yaptırmaya çalışmıyorum sana. Bu yüzden kurdum çok zayıflıyordu ama hallettim. O an gitmem lazımdı, annem bu yüzden gelmişti." Jungkook kaşlarını çatarken Taehyung'un yüzü yumuşamıştı.
Onun için sıkıntı gibi durmuyordu.
"Halletmişsin gibi hissetmiyorum?" Jungkook Taehyunf'un rahatsız hissettiğini ve az da olsa acısını hissedebiliyordu fakat Taehyung'un olumsuzca kafa sallamasıyla bir şey demedi.
Jungkook yeşil gözlere sessizce bakarken hoşuna gitmemişti bu durum. Araları o kadar da kötü değildi.
Taehyung'un patlamış dudağına gitti sonra gözleri. Yaptığından saniyesinde pişman olmuştu, eskiden olsa asla olmazdı.
Ondan uzaklaşıp arkadaki duvara yaslanırken Taehyung iyi gözüküyordu.
"Konuşmayacak mıydık?" Taehyung'un yumuşak sesi kendine getirdi onu. Jungkook plumzusca kafasını salladı.
Eş olmalarının saçmalık olduğunu düşünüyordu hala.
"Yarışa gelecek misiniz?" Taehyung onun olumsuz cevabına takılı kaldığından birkaç saniye duraksasa da kafasını salladı.
